Haber
2011-07-04 07:23:57
19. Baskanlar Kurulu Toplantimizi Saraybosna’da Yaptik

Egitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Baskani Ahmet Gündogdu, bugün Türkiye’de milletvekilliginin düsmesi ve tutuklu vekiller gibi krizler araciligiyla derinlestirilmek istenen bir kaos zemini olusturuldugunu belirterek, “Bugün darbeciler Meclis’e girsin diye eylem yapiyorlar. Merve Kavakçi, hiçbir suçu yokken, ‘Haddini bildirin’ denilerek Meclis’ten çikartildi. Önce Merve Kavakçi’dan özür dilesinler ki, Meclis’in itibari yerine gelsin” dedi.

 

19. Baskanlar Kurulu toplantimizi, Uluslararasi Saraybosna Üniversitesi’nin davetlisi olarak gittigimiz Bosna Hersek’in baskenti Saraybosna’da gerçeklestirdik. Toplantiya, aralarinda Saraybosna Kantonu Orta ve Yüksek Egitim Sendikasi Genel Baskani Bektiç Mensur’un da yer aldigi çok sayida Bosnali temsilci katildi.

 

Toplantinin açilisinda konusan Genel Baskan Ahmet Gündogdu, Egitim-Bir-Sen ve Memur-Sen olarak, 200 bin egitim çalisani ve onlarin dahil oldugu 520 bin kamu görevlisi adina verdikleri sendikal ve demokratik mücadelenin yaninda tüm insanlik için yasabilir bir dünya ve daha adil bir dünya düzeninin mücadelesini de verdiklerini söyledi.

 

Bosna-Hersek’in bagimsizligini kazanmasinda öncülük yapan Aliya Izzetbegoviç’in de, Egitim-Bir-Sen’in kurulusunda öncülük yapan Kudüs Sairi Mehmet Akif Inan’in da inanmis, adanmis ve aksiyoner dava adamlari oldugunu vurgulayan Gündogdu, “Onlar, inanmisliklarini, adanmisliklarini ve dava adamligi kimliklerini ayni medeniyetin pinarlarindan beslediler. Bu vesileyle, gerek Bosna-Hersek’in gerekse Egitim-Bir-Sen’in kurulus ve var olus mücadelesine öncülük edenlere sükranlarimi sunuyorum” seklinde konustu.

 

Sorumluluk Almak Istiyoruz

Egitim alaninda faaliyet gösteren bir sendika olarak, Türkiye’nin medeniyet paydasi olan tüm ülke ve toplumlarla ortak bir algiyi, yenilenmis ve kuvvetlendirilmis bir birlikteligi olusturmada sorumluluk almak istediklerini kaydeden Ahmet Gündogdu, söyle konustu:

“Yazismalarla yürütülecek bir görüs alisverisi seremonisi yerine medeniyetimizin insanlara ve toplumlara önerdigi en güzel ve en güçlü iletisim sekli olan ‘muhabbet’ ve ‘sohbet’ yöntemiyle Bosnali kardeslerimizle, sivil toplum örgütleriyle ve devlet ricaliyle kucaklasmayi tercih ettik. Biz bu ziyareti, mirasçisi olmaktan onur duydugumuz medeniyetimizin sahasi içerisinde biraz da gecikmis bir yolculuk olarak görüyoruz. Ruhen ayrilmadigimiz, bedenen de uzun bir süredir gitmedigimiz, gözümüzle görmedigimiz ama gönlümüzden de düsürmedigimiz bir kardes cografyaya ve insanlarina olan hasretimizi bitirmek ve hürmetimizi ifade etmek için buradayiz. Mefkureleri ve meseleleri ortak kilan medeniyet paydasligimizin ürettigi ikiz kimligin gerektirdigi isbirliginin, sadece devletlerarasi diplomasiyle yürütülmesi imkansizdir. Böylesi bir isbirligi, içerigi kucaklasma özlemiyle çizilmis olan bir sivil toplum diplomasisinin enerji ve sinerjisine muhtaçtir. Ticaret ve ekonomi alanina mahkum edilmis bir elbirligi kurgusu, ellerin kavusmasina degil, zaman içerisinde farklilasmasina neden olacaktir. Türkiye ve Bosna Hersek arasindaki iliski, ‘satici-müsteri’ kategorisinde bir iliski degil, zaman zaman rollerin degistigi ‘gül-bülbül’ kategorisinde bir iliski olmalidir. Böylece, ‘bir ve beraberiz’ söylemini ortak ant haline getirmis bir kardeslik hukuku yeniden ve yenilenerek kurulmus olacaktir.”

 

Isbirligi Vurgusu

Türkiye’de yürüttükleri sendikal ve demokratik mücadeleyle birçok alanda önemli kazanimlar elde ettiklerini söyleyen Gündogdu, kamu görevlilerinin toplu sözlesme hakkina sahip olmasi, sözlesmeli personelin kadroya geçirilmesi, sendikal örgütlenme hakkina iliskin birçok fiili sinirlamanin kaldirilmasi, kamu görevlilerinin mali ve sosyal haklarinin iyilestirilmesi, çalisma sartlarinin düzeltilmesi ve kamu görevlilerinin sosyal statülerinin eski parlak günlerine dönmesinin Memur-Sen ve bagli sendikalarinin sendikal mücadelesinin ürünü oldugunu söyledi.

 

 

Baskan Gündogdu, sendikal örgütlenme, toplu pazarlik ve kamuoyu olusturmak gibi konularda Bosna-Hersek’teki sendika ve sivil toplum kuruluslariyla isbirligi yapmak istediklerini ifade etti.

 

Kimsenin Taraftari Olmadan Bizahiti Taraf Olmak Iradesiyle Hareket Ettik

Ahmet Gündogdu, kimsenin taraftari olmadan bizatihi taraf olmak iradesiyle hareket ettiklerinin altini çizerek, “Darbe zemini haline getirilmis Anayasa metninden arinmadikça demokrasiyi var edemeyecegimizi ve uzun ömürlü bir demokratik sistem olusturamayacagimizi yilmadan anlattik. Basarili da olduk. 12 Haziran 2011 seçimleri döneminde neredeyse bütün siyasi partilerin yeni Anayasa vaadinde bulunmasinda büyük katkimiz var. Yeni Anayasa’nin yapimina ve yazimina da katki saglayacagiz. Bununla ilgili çalismalarimizi da sürdürüyoruz. 50 bin kisi üzerinde gerçeklestirilecek bir anket ve bu anketin sonuçlarina dayali olarak hazirlanacak Anayasa raporu çalismamiz, eminim ki, konuyla ilgilenen herkesin ve her kesimin faydalanacagi bir kaynak olacak. Bu raporun basliklarini esas alarak düzenleyecegimiz Uluslararasi Anayasa Kongresi ile hem kendi taleplerimizi hem de siyaset ve bilim dünyasi ile diger sivil toplum kuruluslarinin Anayasa ile ilgili önerilerini ve çekincelerini kamuoyuyla paylasmalarinin zeminini olusturacagiz” diye konustu.

 

Meclisin Kapisina Sirt Dönerek, Milletin Bekledigi Çözümleri Üretme Sansi Yok

Istanbul’dan Bosna’ya hareket ettiklerinde TBMM’deki yemin töreninin hazirliklarinin sürdügünü ifade eden Gündogdu, seçim dönemindeki sert üslubun terk edilerek ülkenin sorunlarinin çözümüne katki sunacak bir uzlasma dilinin hakim olmasini beklerken, milletvekilliginin düsmesi ve tutuklu vekiller gibi krizler araciligiyla bir kaos zemini olusturuldugunu dile getirerek, “Biz, TBMM’nin ülkenin sorunlarinin ve bu sorunlara iliskin çözüm önerilerinin aktarilacagi, çözümlerin hayata geçirilmesi kararlarinin alinacagi tek merkez olduguna inaniyoruz. Sokaklar çözüm önerilerinin gelistirilecegi yerler degil, sorunlarin yasandigi ve dillendirildigi yerlerdir. Siddet, çözüm degil, kaos aracidir. Meclis’in kapisina sirt dönerek, milletin bekledigi çözümleri üretme sansi yok. Siyasi partiler ve aktörler, TBMM’yi siyasi entrikalarini sergileyecekleri sahne olarak görmemelidir. TBMM, millet iradesinin tezahür alanidir, milletin geleceginin sekillendirildigi, milli birlik ve bütünlügün perçinlendigi, tapusu millete ait, kapisi milli iradeye açik bir zemindir. Kimse, millet iradesini kendi siyasi ve ideolojik zeminlerinin dayanagi olarak görmemelidir. Biz ve milletimiz, 12 Haziran’da olusturulan Meclis’ten çok sey bekliyoruz. Vatandas olarak, yeni Anayasa ile ilgili çalismalara, olabilecek en kisa sürede baslamasini istedigimiz TBMM’den, milletin bütününü heyecanlandiran ve bütün millette, ‘bu Anayasa’da ben de varim’ aidiyeti uyandiran yeni Anayasa’yi yapmasini; kamu görevlisi olarak da, toplu sözlesme hakkini fiilen kullanmamizi saglayacak kanuni düzenlemeleri ivedilikle yürürlüge koymasini bekliyoruz” ifadelerini kullandi.

 

Srebrenitsa katliamina da dikkat çeken Gündogdu, bu katliamda hunharca katledilen 8 bin 372 Bosnak’in acisini yüreklerinde hissettiklerini söyleyerek, sözlerini söyle sürdürdü: “9-10 Temmuz’da Istanbul Taksim’de düzenlenecek eyleme Memur-Sen ve Egitim-Bir-Sen olarak katilim saglayacagimizi ve destek olacagimizi burada ifade etmek istiyorum. Katledilen 8 bin 372 kardesimizin katledilisini simgelemek üzere Taksim Meydani’nda 8 bin 372 çift ayakkabinin sergilenecegi eylem ve etkinlikle, insanlik suçu oldugu tartismasiz olan soykirimi yapanlari, soykirima ortak olanlari ve seyirci kalanlari unutmadigimizi ve unutturmayacagimizi da deklare etmis olacagiz.”

 

Gündogdu, sözlerini söyle tamamladi: “Insanlik tarihinin en acimasiz ve büyük soykirimlarindan birine maruz kalan bu topraklarda, her seye ragmen insanlik ideallerini ayakta tutma çabasi veren Bosna Hersekli bütün kardeslerimizi saygi ve muhabbetle selamliyorum. Bir insanlik suçu oldugu kuskusuz olan Srebrenitsa soykiriminda hunharca katledilen ve bagimsizlik mücadelesinde hayatini kaybeden tüm Bosna Hersekli kardeslerimize Allah’tan rahmet diliyorum.”

 

Bektiç Mensur: ‘Bosnalilar Size Emanet’  

Gündogdu’dan sonra söz alan Saraybosna Kantonu Orta ve Yüksek Egitim Sendikasi Genel Baskani Bektiç Mensur ise, heyetimize, Bosna Hersek’e geldigi için tesekkür ederek, Egitim-Bir-Sen ile isbirligi yapmaktan gurur duyacaklarini vurguladi. Mensur, sunlari söyledi:

“Sirplar ve Hirvatlar tarafindan Bosna’da soykirim yapilirken, Aliya Izzetbegoviç’i ziyaret eden Milli Görüs Lideri Necmettin Erbakan bize maddi ve manevi desteklerde bulundu. Bosna’dan ayrilmadan önce Aliya, Erbakan Hoca’ya dönerek, ‘Bosna’yi önce Allah’a, sonra size emanet ediyorum’ dedi.”

 

Mensur, Türk milletinin geçmiste oldugu gibi, simdi de kendilerini yalniz birakmamalarini isteyerek, “Biz Aliya’nin size emanetiyiz” dedi.

 

Egitim-Bir-Sen’in Baskanlar Kurulu toplantisini Saraybosna’da yapiyor olmasinin çok anlamli oldugunu kaydeden Mensur, bu tip toplanti ve etkinliklerin artarak devam etmesi temennisinde bulundu.

 

Toplantinin sonunda, Egitim-Bir-Sen’in genel yetkili sendika olmasinda lokomotif görevi yapan Sube baskanlarimiza, yönetimleri adina, birer plaket takdim edildi.

 

Bu arada, dört gün süren Bosna Hersek programimizda, ata yadigari Saraybosna, Mostar ve Travnik’te birçok tarihi mekani ziyaret ettik.

 

 Genel Baskan Ahmet Gündogdu'nun Konusma Metni

 

MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen