2011, Demokratiklesmenin Tamamlandigi Bir Yil Olmalidir
2010, tarihi gelismelerin yasandigi bir yil oldu. Gerek kamu çalisanlarimiz gerek ülkemiz gerekse dis gelismeler açisindan tarihe yön verecek gelismeler yasadik.
Memur-Sen ailesi olarak, 2010 yilinda genel merkezlerimiz açisindan üç büyük kayip yasadik. Memur-Sen Genel Teskilatlanma Sekreteri ve Diyanet-Sen Genel Baskani Ahmet Yildiz, Bem-Bir-Sen Genel Sekreteri Ibrahim Keresteci ve Memur-Sen Denetleme Kurulu Baskani, Toç-Bir-Sen Genel Teskilatlanma Sekreteri Tahsin Suda, yerleri dolmayacak büyük bosluklarla aramizdan ayrildi. Keresteci ve Suda, trafik kazalari sonucu aramizdan ayrilirken; Ahmet Yildiz, yakalandigi amansiz hastaliga yenik düstü.
Egitim-Bir-Sen olarak, 2010’da Egitim-Ögretim-Bilim Hizmet Kolu Çalisanlari Sorunlari ve Çözüm Önerileri Sûrasi düzenleyerek, egitim çalisanlarinin sorunlarini ve bu sorunlara yönelik çözüm önerilerini ortaya koyduk.
Milli Egitim Bakanligi’nda yetkili sendika olarak katildigimiz Kurum Idari Kurulu’nda egitim çalisanlari adina önemli kazanimlara imza attik.
18. Milli Egitim Sûrasi’na, yaptigimiz çalisma ve sundugumuz katkilarla damgamizi vurduk.
“Türkiye’de Ortak Bir Kimlik Olarak Ötekilik” basta olmak üzere egitimin ve egitim çalisanlarinin sorunlariyla ilgili birçok arastirma gerçeklestirdik.
Memur-Sen olarak, 2010 yilinda Uluslararasi Demokrasi Kongresi düzenleyerek, ülkemizin demokratiklesme sürecinde yaptiklarina ve yapmasi gerekenlere dikkat çektik. Daha sonra kamu çalisanlari açisindan önem tasiyan, Toplu Sözlesme Çalistayi’na katildik. Bunun devaminda, Memur-Sen olarak bu yönde çalistaylar ve çalismalar gerçeklestirdik.
Son kez gerçeklestirdigimiz toplu görüsmelerde 9 yilin en iyi sonuçlarini elde ettik. Kamu çalisanlarinin elde ettigi bu kazanimlarda, memur konfederasyonlari adina sadece Memur-Sen’in imzasinin olmasi ise dikkat çekicidir. Kamu çalisanlarinin hakkini savundugunu iddia edenler, bu basariya bir katki sunamamistir. Toplu görüsmeler, adeta hükümetle Konfederasyonumuz Memur-Sen arasinda geçmistir.
Kamu çalisanlari, toplu sözlesme hakkini, temelleri 2009 yilinda atilmis olmasina karsin Memur-Sen’in büyük mücadelesi sonucu 12 Eylül’de yapilan referandum sonrasi elde etti.
Referandumda ayrica;
Darbecilere yargi yolu açildi.
HSYK ve YAS’in meslekten çikarma kararlari yargi denetimine açildi.
Üstünlerin hukukundan, hukukun üstünlügüne geçisi saglayan önemli reformlara imza atildi. HSYK ve Anayasa Mahkemesi’nin yapisi daha da genisletilerek genis katilimli temsil sistemi olusturuldu.
Kadinlara, engellilere, sehitlerimizin geride biraktigi emanetlerle gazilerimize pozitif ayrimciligin yolu açildi.
Ancak, yamali bohça halini alan Anayasa, tam demokratiklesme yolunda istenileni verememektedir. Bunu gerçeklestirmenin yolu ise, devletin milletinden milletin devletine geçisi saglayacak, temeline insani alan, demokrasinin tüm kurum ve kurallarinin tezahür ettigi bir anayasa hazirlamaktir. Milletimiz, 12 Eylül referandumunda siyasilere bu görevi vermistir. Referandumda bu kadar yüksek oy çikmasi, ‘iktidar kim olursa olsun, yeni anayasayi hazirlasin’ seklinde yorumlanmalidir.
2010’da, tarihin kara sayfalarinda utanç vesikasi olarak hatirlanacak olaylar da yasadik. Bunlardan biri de, Mavi Marmara gemisine terör devleti Israil’in gerçeklestirdigi baskin ve saldiridir. Filistinli sivillere insani yardim tasiyan gemilere baskin düzenleyip, sivil vatandaslari nefret ve kinle öldüren Israil, bu haliyle terör devleti oldugunu bir kez daha ispatlamistir. Bu menfur saldiriyi ülke genelinde protesto ettik. Ankara’da büyük bir miting düzenleyerek milletimizin hissiyatini dile getirdik.
Davos’ta ‘one minute’ ile baslayan Türkiye-Israil gerginligi bu olay sonrasi tirmanirken, Türkiye’nin dis dünyadaki gücünü ise artirmistir. Türkiye, bölgesinde gücü inkar edilemeyen, hak ettigi ve layik oldugu konuma erismistir.
Eksen kaymasi tartismalari ise, Türkiye’nin sadece Bati veya ABD ile degil, her yöndeki komsulari ve ülkelerle iyi iliskiler içinde olmak için yürüttügü dis politika sonrasi ortaya atilmis bir iddiadir.
2011 yilinin, yarim kalmis demokratiklesme hamlesinin tamamlandigi, kamu çalisanlarinin elde ettikleri toplu sözlesme hakkini grev hakkiyla taçlandirdigi, temel insan hak ve özgürlüklerinin ihlal edilmedigi, sendikalilasmanin önündeki engellerin kaldirildigi bir yil olmasini ümit ediyor; kamu çalisanlarimiza, milletimize ve insanliga sevgi, baris, saglik ve hosgörünün egemen oldugu bir yil olmasini diliyoruz.
