28 Subat’in Egitimdeki Izlerinin Silinmesine Öncülük Ettik

28 Subat postmodern darbesinin en önemli uygulamalarindan birisi olan 8 yillik kesintisiz zorunlu egitim, TBMM’de kabul edilen yasal düzenlemeyle birlikte tarihin tozlu sayfalarindaki yerini aldi.

Egitimin kademeli olarak 12 yila çikarilmasiyla birlikte yeni bir dönem baslamis oldu. Böylece, 15 yil önce egitim tarihine düsen kara leke silinmis, darbeci zihniyetin ürünü olan mevcut egitim sistemi tarihin çöp sepetine atilmistir.

4+4+4, tek tip insan yetistirme düzeninden serbest düsünceye, çogulculugu ve degerleri temel alan bir sisteme dogru bir adimdir.

Darbe ikliminin puslu havasiyla hayata geçirilen kesintisiz zorunlu egitim uygulamasi çagin sartlarini karsilamaktan uzak kalmistir. 28 Subat’in biçtigi bu elbise artik millete ve onlarin çocuklarina dar gelmistir. Söz konusu degisiklikle çocuklara ve gençlere giydirilen bu dar elbise çikarilmis ve degerlerimize uygun sivil bir anlayisla getirilen, çagin gereklerini karsilayan bir egitim sistemi sayesinde gelismis ülkeler ligindeki yerimizi alabilme imkânina kavusacagiz.

Ayrica, Meclis’te kabul edilen yasa, Kur’an-i Kerim ve Peygamberimiz Hz. Muhammed’in hayatinin seçmeli ders olarak okutulmasinin önünü açmistir. Bu konunun seçmeli olarak müfredatta yerini alacak olmasi tarihi önemi haizdir. Anilan kararin TBMM’de grubu bulunan 4 partiden üçünün oylariyla kabul edilmesi ise kamuoyu destegi açisindan önemlidir.

Yasada, ortaokulu açiktan bitirme ve lisenin zorunlu olmasi yerine bireylerin tercihine birakilmis istege bagli ve tesvik edici bir egitim süreci olarak tasarlanmasi disindaki taleplerimizin karsilik bulmasi memnuniyet vericidir.

Egitim-Bir-Sen olarak, bu süreçte etkili rol oynamis olmamiz da gözden kaçirilmamalidir. 18. Milli Egitim Surasi’nda, iyi organize olmus bir ekiple suranin ana konusu olmadigi halde, verdigimiz önergelerle kesintili egitimi ve seçmeli din egitimini suranin gündemine tasimistik. Önerimiz, Sura Genel Kurulu’nda oyçokluguyla kabul görmüs ve bugünün altyapisinin ilk temel tasini olusturmustur.

Egitim sistemimizin gelecegi açisindan çok büyük önem arz eden yeni düzenlemeye katki yapan herkese tesekkür ediyor; düzenlemenin, daha demokratik, sivil ve aydin bir Türkiye’nin insasina vesile olmasini diliyoruz.

Geldigimiz noktada, karma egitim mecburiyetine son verilmelidir. Bunun yerine demokratik egitim hakki kapsaminda velilere istege bagli seçenekler sunulmalidir. Ayrica, kadin çalisanlarin ve kiz ögrencilerin kilik kiyafetini sorun haline getiren ‘kamusal alan’ tartismalari bitirilmeli, ögrencilere okul üniformasi zorunlulugu gibi egitim sisteminin demokratiklestirilmesinin önündeki engeller de kaldirilmalidir.