3. Istisare Toplantisi Yapildi
Genel Baskanimiz Ahmet Gündogdu, Anayasa Mahkemesi- nin, ögrenim özgürlügünü düzenleyen anayasa degisikliginin ve AK Parti kapatma davasinin gerekçelerinin, millet iradesini engelledigini ifade ederek, “Kararlarin gerekçeleriyle Atatürk- ün vasiyeti yok sayilmis, demokratik rejimden sapilmis ve vesayet rejiminde darbenin yerini yargi almistir” dedi.
3. Istisare Toplantimiz, Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeleri, Genel Denetleme Kurulu, Sube Basin Yayin Sekreterleri, Sube Mali Sekreterleri ve Sube Mevzuat ve Toplu Görüsme Sekreterleri’nin katilimiyla Kizilcahamam Asya Termal Tesisleri’nde gerçeklestirildi.
Toplantinin açilisinda konusan Genel Baskanimiz Ahmet Gündogdu, Egitim-Bir-Sen’in misyonunda üyesini, ülkesini ve insanligi dert edinme anlayis bulundugunu belirterek, “Üyesini dert edinirken, onun ücretini, insanliga yarasir bir ücrete kavusmasini önemsiyoruz” ifadesini kullandi. 
Toplu görüsmelerde üç sendikada yetkili olmalarina ragmen 11 sendikada yetkiliymis gibi masaya damgalarini vurduklarini kaydeden Gündogdu, Basbakan’a ‘neden toplu sözlesme olmasin’ cümlesini kurdurduklarini, bunun gelecek adina kendileri için en önemli konulardan birisi oldugunu söyledi.
Konusmasinda ‘iki yakin tehlike’den söz eden Gündogdu, söyle devam etti:
“Yakin tehlikelerden birisi terördür. Teröre, teröriste lanet okumak çok kolaydir. Memur-Sen’in teröre bakisi nettir. Memur-Sen’in bakisi hukuktur, özgürlüklerdir, demokratiklesmedir, kalkinmadir, egitimdir, birlik ve beraberligimizdir, Çanakkale ruhudur, degerlerimizdir, inancimizdir. Bunlardan taviz vermeden bu terör illetiyle mücadele edilmesinden yanayiz. Yakin tehlikelerden ikincisi, Anayasa Mahkemesi’nin gerekçeli kararidir. 411 milletvekili ‘üniversitelerde basörtüsü serbest olsun’ demisti, Anayasa Mahkemesi bunu iptal etti. Iptal edilen, ‘basörtüsü serbest olsun’ degildir, milletin yetkisidir, millet iradesidir. Gaspedilen, Atatürk’ün ‘Egemenlik kayitsiz sartsiz milletindir’ seklindeki vasiyetidir. Bu kararla Meclis’e ipotek konulmustur. Yargi vesayeti baslamistir. Meclis’te grubu bulunan bütün partilerin yetkililerine sesleniyorum, Türkiye’yi bu ayiptan kurtaracak çalismalar yapin.” 
Cumhuriyet Bayrami’nda milleti üzen, yüregini yakan görüntülerin hala yasaniyor olmasina iliskin görüslerini de dile getiren Gündogdu, “Sen ‘sehit ol ama örtünme’ anlayisi sürüyor. Öyleyse bize düsen, basörtüsünün üniversitelerde serbest birakilmasi da dahil, taslarin tamaminin serbest birakilmasi, köpeklerin baglanmasi için 24 saat çalismaktir. Bundan sonra lokal anestezi uygulamalari yerine genel iklimin yerlesmesi için herkesin haykirmasi lazim. Üye kaydini yetkiye ulasmak için yaparken, Anayasayi çigneyerek milleti hizaya getirmek isteyen Anayasa Mahkemesi basta olmak üzere her türlü yanlisliga, hukuksuzluga son verecek sivil, çagdas, medeni bir anayasa talebini diri tutmak ve bu talebin gerçeklestigini görünceye kadar çalismalarimiza devam etmektir, bundan sonra bize düsen. Bu anayasa özgürlüklerin garantisi olacak, bu anayasa ideolojilere prim vermeyecek, bu anayasa cinsiyet ayrimciligini sona erdirecek, bu anayasa Seyh Edebali’nin deyimiyle milleti yücelten bir anayasa olacaktir” diye konustu.
“Emek ve ekmek mücadelesinin hakkini vererek ama özgürlügün sevdalisi olarak yolumuza devam etmek zorundayiz” diyen Gündogdu, “Üyemiz bunu bekliyor, ülkemiz bunu bizden borç olarak bekliyor, mazlumlar bizden çikaracagimiz bu sesi daha gür çikarmamizi bekliyor” seklinde konustu.
Gündogdu, yetkiyi alabilmeleri için 15 Mayis’a kadar en az 36 bin yeni üye kaydetmeleri gerektigini, bu hedefe ulasmak için de herkesin bu sorumluluk bilinciyle çalismasi gerektigini vurguladi.
Bundan sonra üye kaydetmek kadar üyenin aidiyet duygusunu kazanmasini saglamanin da önemli oldugunu anlatan Gündogdu, “Insallah toplantimiz etkinligimizi yetkiyle taçlandirmamiza vesile olacaktir” diyerek sözlerini tamamladi.
Genel Baskanimiz Ahmet Gündogdu’dan sonra Genel Merkez Yönetim Kurulu üyeleri de katilimcilara birer selamlama konusmasi yapti. 
Genel Sekreterimiz Halil Etyemez, Egitim-Bir-Sen’in etkilenen degil, etkileyen bir sendika konumuna geldigini belirterek, sunlari kaydetti:
“Egitimin sorunlarinin çözümüne dönük faaliyetler yürütüyoruz. Insanlarin yasam kalitesini yükseltmek için gayret gösteriyoruz. Bize düsen, bu sendikayi yetkili konuma tasimak, birinci yapmaktir. Mevcut yetkili sendika simdiye kadar egitim çalisanlarinin beklentilerini karsilayamamistir. Öyleyse, bu beklentileri karsilayacak donanima ve birikime sahip olan sendikamizi daha ileriye tasimak için var gücümüzle çalismaliyiz, bunun için gayret göstermeliyiz. Bu noktada herkes üzerine düsen sorumlulugu yerine getirmelidir.”
Genel Mali Sekreterimiz Ahmet Özer, maliyenin bir ülke için çok önemli olduguna dikkat çekerek, “Maliyeniz düzgün olursa abad olursunuz, maliyeniz kötü olursa berbat olursunuz” dedi. Özer, Egitim-Bir-Sen’in sendikacilik anlayisinda normal bir sendikacilik degil, hak ve hukuk anlayisi bulundugunu dile getirdi.
Genel Basin Yayin Sekreterimiz Hidir Yildirim, sendika olarak çok önemli bir noktaya geldiklerini bildirerek, “Yetki kapisindayiz. Esasinda biz yetkiye ulasmak için 155 bini hedeflemiyoruz, biz 300 bin kisilik saglikli, nitelikli bir sivil toplum kurulusunu hedefliyoruz ve yetki noktasinin çigdan düsen ilk kütle olacagini ümit ediyoruz. Tabii ki böylesine cüsseli bir teskilat yapisi beklentisi içindeyken, bu cüsseyi tasiyacak saglam bir omurga arzuluyoruz. Bugün eksigimizi, gedigimizi tamamlamak ve o ‘arzuladigimiz yapiyi tasiyabilir hale nasil gelebiliriz’i konusmak için bu toplantiyi düzenledik” degerlendirmesinde bulundu.
Genel Egitim ve Sosyal Isler Sekreterimiz Esat Tektas, bir amaci gerçeklestirmek için örgütlendiklerini, bu amacin basariya ulasmasi için dogru, ilkeli ve donanimli olmak gerektigini anlatarak, “Hamdolsun bu özelliklerin hepsi sizlerde mevcuttur. Yurdumuzun her kösesinde kadrolarimiz bulunmaktadir. Tek sikintimiz, daha etkili olmak için yetkiyi alacak bir sayiya ulasmaktir. Bunun için de daha fazla çalismamiz lazim” diye konustu.
Genel Mevzuat ve Toplu Görüsme Sekreterimiz Ramazan Çakirci ise, sendikal hedeflerinin özlük, sosyal ve ekonomik haklari gelistirmek ve sahip olduklari haklari korumak oldugunu ifade ederek, “Daha da önemlisi zorbacilar, vesayetçi anlayislar özgürlüklerimize, düsüncelerimize, düslerimize dahi yasaklar koymak istemektedirler. Tabii ki simdiye kadar buna müsaade etmedik, bundan sonra da müsaade etmeyecegiz. Bu salondaki örgütlü güç bundan sonraki süreçte de darbelere karsi, daha önce oldugu gibi, sivil durusunu ortaya koyacaktir, bundan kimsenin süphesi olmasin” dedi.
