Haber
2012-03-12 06:29:46
4+4+4 Kesintili ve Zorunlu Egitim Öngören Kanun Teklifine Iliskin Degerlendirme

TBMM Milli Egitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu’nda kabul edilen “ Ilkögretim Ve Egitim Kanunu Ile Bazi Kanunlarda Degisiklik Yapilmasina Dair Kanun Teklifi ” hakkinda degerlendirmemiz söyle:

-Teklifin birinci maddesiyle, 222 sayili Kanun’un 3. maddesinde degisiklik öngörülmekle birlikte, bu degisiklik sadece mecburi ilkögretim çaginin bitis yasinin 14’ten 13’e indirilmesi seklindedir. Oysa 3. maddeye iliskin degisiklikte, mecburi ilkögretim çaginin baslangicinin yil yerine “ay” olarak ifade edildigi bir hükmün önerilmesi daha uygun olacaktir. Bu sayede ilkögretime baslama yasi konusunda birakin toplumun geri kalanini, alaninin uzmani oldugu ileri sürülen kisiler arasinda dahi var olan ve üzerinde fikir birligine varilamayan görüs ayriliginin ve kafa karisikliginin önüne geçilmis olacaktir.

-Teklifin ikinci maddesiyle, ilkögretimde sekiz yil zorunlu egitim devam ettirilmis ancak dört yil süreli zorunlu ilkokul ile dört yil süreli zorunlu ortaokuldan olusmasi öngörülmüstür. “ilkögretim birinci kademe” ve “ilkögretim ikinci kademe” gibi literatüre yabanci ifadelerin yerine ilkokul ve ortaokul gibi lisana ve gündelik kullanima yerlesmis kelimelerin kullanilmasi yerinde olmustur.

-Teklifin üçüncü maddesiyle, ilkögretim kurumlarinin ilkokul ve ortaokuldan olusan birbirinden bagimsiz okullar halinde kurulmasi öngörülmüstür. Yine teklifin, imkân ve sartlara göre ortaokullarin ilkokullarla ya da liselerle birlikte kurulabilecegi öngörülmüstür.

Teklifin ikinci ve üçüncü maddeleri birlikte degerlendirildiginde, bu sayede sekiz yillik kesintisiz egitimin sakincalarindan gerçek anlamda kaçinilmasi saglanacaktir.

-Teklifin besinci maddesiyle, 222 sayili Kanun’un 76. maddesinde ilkögretimin gelirleri arasinda sayilan “ Özel idare bütçelerine, bu kanun hükümleri geregince saglanacak gelirler hariç ve 1960 mali yilinda ilkögretime tahsis edilen miktardan az olmamak üzere, yillik gelirlerinin en az % 20 si oraninda konulacak ödenekler ”, yani bütçe kanunlari ile il özel idarelerine bu amaçla konulan ödenekler; il özel idarelerince, ortaögretim kurumlarinin arsa temini, binalarinin yapim, bakim ve onarimi ile diger ihtiyaçlarinin karsilanmasi için kullanilabilecektir. Tipki ilkögretimde oldugu gibi, ortaögretim kurum yöneticileri de okullarinin bakim, onarimi ile diger zorunlu ihtiyaçlarinin il özel idarelerince karsilanmasini valiliklerden talep edebilecekler. Bu sayede ortaögretim kurumlarinin giderlerinin finansmani sorununa bir nebze olsa çözüm saglanmis olacaktir. Ancak elbette bu türden kisitli ve inisiyatifi mali imkânlara ve valilik iznine baglayan bir finansman yönetiminin okullara ödenek tahsisi gibi kökten bir çözümün yerini tutmayacagi açiktir.

Ancak ayni kaynagin daha önce sadece ilkögretim kurumlarina tahsis edildigi dikkate alindiginda, bu düzenlemeyle ilkögretim kurumlarina ayrilan kaynakta azalma olacagi süphesizdir. Bu nedenledir ki, ihtiyaç esasina göre ilk ve ortaögretim kurumlari arasinda bu kaynaktan gelen maddi imkânlarin paylasilmasinda bir oranti belirlenmelidir.

-Teklifin altinci maddesiyle, 222 sayili Kanun’a eklenmesi teklif edilen geçici 11. madde ile “Kanun degisikliginin yayim tarihi itibariyle ilkögretim kurumlarinin 5, 6, 7 ve 8’inci siniflarinda egitim görenlerin egitimlerini bu kurumlarda tamamlamalarina” imkân taninmasi düsünülmektedir. Teklif, bu maddenin uygulanmasiyla ilgili usul ve esaslarin belirlenmesinde yetkiyi Milli Egitim Bakanligina birakmakla birlikte Bakanligin bu maddenin uygulanmasiyla ilgili düzenlemeleri il, ilçe ve okul bazinda yapmaya yetkili olmasina iliskin de ayrica yetki vermistir. Kanun degisikliginin yayim tarihi itibariyle ilkögretim kurumlarinin 5, 6, 7 ve 8. siniflarinda egitim görenlerinin ilkögretim egitimlerini mevcut okullarinda ve mevcut sistem dâhilinde tamamlamalari, ilçe bazinda, hele hele okul bazinda bunun farkli sekillerde uygulanmasina kapi aralanmasi uygulama birligini bozacagi gibi, sistemin aksamasina sebebiyet verilmesi riskini de tasimaktadir. Bunun yaninda gerekli altyapi eksikligi yönetmelik çalismalari ve müfredat degisikliginin bir an evvel gerçeklestirilerek ve tamamlanarak, teklif ile getirilecek degisikliklerin, teklifin kanunlasarak yürürlüge girecegi tarih itibari ile ilkögretim kurumlarinin 5,6,7 ve 8. siniflarinda da uygulanmasi yerinde olacaktir.

Daha önemlisi, 1739 sayili Kanun’a eklenmesi teklif edilen geçici madde teklifi ile “ 2012-2013 egitim-ögretim yilinda baslatilmasi planlanan zorunlu ortaögretimin Bakanlar Kurulunca bir egitim-ögretim yili ertelenmesine ” imkân verilmisken, bu türden bir erteleme imkâninin, altyapi eksikliginin hissedildigi hallerde ilkögretim okullari için düsünülmemesi önemli bir eksikliktir.

-Yedinci maddesiyle, 222 sayili Kanun’daki degisiklige paralel olarak 1739 sayili Kanun’un 22. maddesinde zorunlu ilkögretime baslama yasi düzenlenmekte olup, bu konuda 222 sayili Kanun’da degisiklik getiren teklife dair yapilan açiklamalar ve önerimiz çerçevesinde islem yapilmasi uygun olacaktir.

-Teklifin dokuzuncu maddesiyle, ilkögretim kurumlarinin dört yil süreli zorunlu ilkokullar ile dört yil süreli, zorunlu ve farkli programlar arasindan tercihe imkân veren ortaokullardan olusmasi öngörülmüstür. Yine ortaokullarda lise egitimini destekleyecek sekilde ögrencilerin yetenek, gelisim ve tercihlerine göre seçimlik dersler olusturulmasi öngörülmüstür. Teklif ile ortaokul kademesindeki ögrencilere, ileri düzey temel bilgi ve beceriler edindirmesinin yani sira esasen yönlendirme egitiminin/sürecinin hedef alindigi, ögrencinin kendi yetenek ve gelisiminin farkindaligini saglayarak ortaögretim (lise) egitimini kendi tercihleri dogrultusunda sekillendirmesinin amaçlandigi anlasilmaktadir. Bu açidan düzenleme teklifi yerindedir. Teklifin komisyon görüsmeleri esnasinda sendikamizca TBMM’ye ve komisyon üyelerine sunulan tekliflerimize paralel hükümler getirdigi dikkate alindiginda, görüslerimizin ele alinmasi ve tabandan gelen hakli tepki ve beklentilere kulak verilmesi sürecin saglikli isledigine isarettir.

Ancak ortaokullarda uygulanacak farkli programlar konusunda teklifte net bir tanim ve düzenleme yer almadigindan, farkli program tercihi hakkinin yaninda açik ögretim, uzaktan egitim gibi ögretim türlerine imkân saglayacak bir düzenlemenin yapilmasi yerinde olacaktir. Bu nedenle teklif edilen madde metninin ilk cümlesinin, “ Ilkögretim kurumlari; dört yil süreli ve zorunlu ilkokullar ile dört yil süreli, zorunlu, örgün veya yaygin ögrenim veren ve farkli programlar arasinda tercihe imkân veren ortaokullardan olusur ” seklinde olmasinin daha uygun olacagi kanaatindeyiz.

-Teklifin 10. maddesiyle, ortaögretimin (lise) zorunlu hale getirilmesi öngörülmekte; ortaögretim, “egitim” kapsamli degil, “kurum” odakli tanimlanmakta ve ortaögretimin süresi yasal anlamda dört yil olarak belirlenmektedir. Diger taraftan, ortaögretim kurumlari örgün ve yaygin egitim veren bir kurum olarak nitelenmektedir. Degisiklik teklifiyle, ortaögretim zorunlu bir egitim süreci olarak tasarlanmakta ve bu sürecin okula devam zorunlulugu içermesi öngörülmektedir.

Ortaögretimin (lise) zorunlu olmasi yerine bireylerin tercihine birakilmis istege bagli bir egitim süreci olarak tasarlanmasi daha uygun olacaktir. Zira okumak istemeyen, bir an önce meslek hayatina atilmak isteyen veya yeteneklerinin farkina erken yasta vararak bunu bir an evvel mesleki hayata dönüstürmeyi hedeflerken, bir yandan da egitimine devam etmek isteyen gençlerin bir dört yil daha okula devam mecburiyetinde birakilmasi bireylerin yeteneklerini ve becerilerini köreltecegi gibi, okula devam etmek istemeyen gençleri zorla okula götürmeye kalkismak ortaögretim okullarinin performansini düsürecektir. Diger taraftan, salt yaygin egitim ibaresinin kullanilmakla yetinilerek ve bu nedenle teklifin ilk seklinde yer alan “açikögretim” ibaresinin madde kapsamindan çikarilmasi, ortaögretim (lise) sürecinde açik ögretim, uzaktan egitim gibi yöntemlerin yasal dayanaktan mahrum birakilmasi sonucunu doguracaktir. Bu nedenle, maddenin yeniden düzenlenmesi ve ortaögretimin istege bagli olmak kaydiyla genel, mesleki ve teknik odakli farkli ögretim programlarinin uygulandigi bir ögretim süreci olarak tasarlanmasi, yaygin egitim faaliyetlerine katilmak suretiyle elde edilen belgelerin ortaögretim sürecinde ders, ögretim yili ya da ortaögretimi tamamlamis sayilma gibi muafiyetler kazandirmasina dönük hükümlere yer verilmesi, ayrica ortaögretim sürecinde açikögretim ve uzaktan ögretim gibi yöntemlerle egitim hizmeti verilebilecegi/alinabilecegini öngören ifadelere yer verilmesi uygun olacaktir.

Yine ortaögretim (lise) ögrencilerinin, dört yillik süreçte almalari ve basarili olmalari gereken dersleri daha kisa bir süre içerisinde alma imkânina sahip kilinmalari son derece önemlidir. Bu durum, hem bireylerin egitim süreçlerine daha fazla katilmalarina hem de egitim kurumlarinin ve egitim sürecinin bu birey basarilari üzerinden yapisal ve içerik form degisiklikleri bakimindan esnek hale getirilmesine imkân saglayacaktir. Bu çerçevede, ortaögretim evresinin bir ila dört yillik bir süreçte tamamlanmasina imkân saglanmasina iliskin hüküm ya da hükümlere, ilgili kanunlarda yer verilmesine dönük bir düzenleme mutlaka kapsama alinmalidir. Nitekim 18. Milli Egitim Surasi’nda, “Ilkögretim ve Ortaögretimin Güçlendirilmesi, Ortaögretime Erisimin Saglanmasi” baslikli bölümünün 19. maddesinde “ ortaögretim kurumlarini erken bitirme imkân saglayan düzenlemelere yer verilmelidir ” karari alinmistir.

Diger taraftan, ortaögretim programlari arasinda geçis esnekligi ile birlikte ortaögretim programlariyla iliskilendirilen ortaokullardan mezun olanlarin bu iliskilendirmeyle mutlak bagli olmamasina dönük bir hükme yer verilerek ortaögretim sürecinde gerçek anlamda bir esnek yapinin kurulmasi uygun olacaktir. Teklifin bu sekliyle kanunlasmasi halinde zorunlu nitelikte olacak olan ortaögretim sürecinin hangi yas araligini kapsayacagi, tipki ilkögretim sürecinde oldugu gibi, kanunla kayit altina alinmak durumundadir. Aksi halde, zorunlu ortaögretim çagini tamamlamak noktasinda bireylerin hüküm boslugundan kaynaklanan olumsuz durumlarla karsilasmasi olagan ve mümkün bir durum olarak karsimiza çikmaktadir.

Bu madde baglaminda önemli bir eksiklik de, ülkemizin üstün zekâli ve üstün yetenekli insan kaynagini harekete geçirecek bir hüküm öngörmemesidir. Bu çerçevede, kanun teklifinin içeriginde üstün yetenekli ve üstün zekâli çocuklara mahsus özel egitim programlarinin her egitim kademesi için olusturulacagi ve bu özelliklere sahip bireylerin mensubu oldugu ailelere, egitim süreçlerinde kullanmalari açisindan gerekli maddi destegin saglanacagini öngören bir hükmü ihtiva etmesi uygun olacaktir.

-Teklifin 14. maddesiyle, 2547 sayili Kanun’un 45. maddesinde degisiklik yapilmasi ve yüksekögretim yerlestirme puanlarinin belirlenmesinde agirlikli ortaögretim basari puani yerine bireyin ortaögretim basari puaninin belirli bir bölümünün dikkate alinmasi uygulamasina geçilmesi öngörülmektedir. Bu kapsamda, ortaögretimi bitirme basari notlarinin en küçügü 250 en büyügü 500 olacak sekilde, her bireyin ortaögretim basari puaninin yüzde 12’sinin merkezi sinavdan aldigi puana eklenecek, meslege yönelik ortaögretim kurumlari mezunlarinin bu meslekle ilgili yüksekögretim kurumlarini tercih etmeleri halinde ilave olarak ortaögretim basari puanlarinin yüzde 6’sinin merkezi sinav puanlarina eklenmesi de öngörülmektedir. Ancak, Yüksekögretim Kurulu’nun farkli katsayi uygulamasini tekrar hayata geçirmesini engelleyecek bir hükme madde kapsaminda yer verilmemistir. Bu bakimdan, 45. maddenin (a) bendinde yer verilen yüksekögretime giris ve yerlestirme konusunda YÖK’e verilen yetkinin farkli katsayi belirlemeyi içermediginin hüküm altina alinmasini saglayacak bir hükme madde kapsaminda yer verilmesi uygun olacaktir.

Teklifin tamamini degerlendirdigimizde özetle;

1-Teklif, 28 Subat sürecinde alinan sekiz yillik kesintisiz zorunlu egitimin, toplumda ve egitim sisteminde yol açtigi tahribatin tamirati noktasinda yerinde hükümler öngörmekle birlikte pek çok eksik nokta birakmaktadir.

2-Zorunlu ilkögretime baslama yasinin, teklif bu haliyle yasalasmasi durumunda, Ilkögretim Kurumlari Yönetmeliginde zorunlu degisiklige gidilmesini gerektirecegi, bunun da mevcut tartismalari ileriki bir zamana tasiyacagi dikkate alinarak ilkögretime baslama çaginin yil yerine ay olarak ifade edilmesi yerinde olacaktir.

3-Yine 12 yila çikarilan zorunlu egitimin kesintili olarak öngörülmesi 28 Subat sürecinde siyasi gerekçelerle göz ardi edilen hususlarin tamiri ile pedagojik açidan önemli bir hatadan dönülmesini saglayacaktir.

4-Ilkögretim birinci ve ikinci kademe gibi ibareler yerine halk diline yerlesmis ilkokul ve ortaokul kavramlarinin yeniden kullaniminin saglanmasi sistemin oturmasi ve benimsenmesi açisindan oldukça yararlidir.

5-Ortaögretim kurumlarinda (lise) örgün egitimin yaninda yaygin egitime imkân saglanmis olmasi ne kadar yerinde ise de ayni imkânin ortaokul kademesinde taninmamis olmasi o ölçüde eksikliktir.

6-Tasariya göre su an egitimine devam eden 5. siniflarin mevcut siteme göre okumasi öngürülüyor. Suanki 5. siniflarin yeni siteme göre okumasi daha uygun olacaktir. 6-7. siniflarin ise seçmeli derslerden faydalanmasi  mümkün olabilmelidir.

7-Ortaögretimin dört yil süreyle zorunlu tutulmasi kaynak israfina neden olacak, liselerin toplam performansini düsürecek, bu okullari okula ve egitime devam etmek istemeyen bir yigin isteksiz ögrenci ile bas basa birakarak asil fonksiyonlarini icra etmekte akamete ugratabilecektir.

8-Yine dört yildan daha kisa sürede liseyi bitirme imkân ve kabiliyetine sahip gençlerin yok sayilarak bu yönde bir düzenleme getirilmemesi de bir eksikliktir.

9-Üniversiteye giris ve yerlestirmede katsayi adaletsizliginin giderilmis olmasi, firsat esitligini ve ögrenci basarisini ön plana çikaracak olup yerindedir. Ancak teklif kapsaminda YÖK’ün üniversiteye giris ve yerlestirme konusundaki yetkisinin sinirlarinin çizilmis olmasi gerekirdi. 


TBMM Milli Egitim Komisyonunda Kabul Edilen Kanun Tasarisi

MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen