4/C’li Personelin Fazla Çalisma Ücreti ve Hastalik Izni Süresine Dava Açtik
31.12.2010 tarih ve 27802 sayili Resmi Gazete’de yayim- lanan 20/12/2010 tarih ve 2010/1205 sayili Bakanlar Ku- rulu Karari’yla yürürlüge giren Kamu Kurum ve Kurulusla- rindaki Geçici Mahiyetteki Isleri Yürütmek Üzere Geçici Per- sonel Istihdami ve Bu Per- sonele Ödenecek Ücretler Hakkinda Karar’in “Ücretler” baslikli,
Madde 3- (5) “Geçici personele, bu Kararda belirtilen ücretler disinda herhangi bir ad altinda ücret ödenemez ve sözlesmelerine bu yolda hüküm konulamaz”,
“Izinler” baslikli,
Madde 9- (2) “Geçici personele, resmi tabip raporu ile kanitlanan hastaliklar için yilda 30 günü geçmemek üzere ücretli hastalik izni verilebilir” hükmünde yer alan “yilda 30 günü geçmemek üzere” ibarelerinin iptali için Danistay’da yürütmesinin durdurulmasi talepli dava açtik. Dava dilekçesinde su ifadelere yer verdik:
“Günümüz kosullari göz önüne alindiginda, degisen ve gelisen insan hak ve özgürlüklerine, çalisanlarin hayatini korumaya yönelik belirlenen kurallara ragmen bunlara aykiri bir kisim düzenlemelere yer verildigi görülmektedir. 657 sayili Devlet Memurlari Kanunu’na tabi olarak çalisan 4/C sözlesmeli personel ile kadrolu devlet memurlarinin her ikisinin de üstlendikleri görev, kamu görevi olup, sorumluluklari ise ayni olmasina ragmen, kadrolu devlet memuru olanlara 657 sayili Kanun’un yukarida yer vermis oldugumuz hükmünde belirli bazi hallerde yaptirilacak olan fazla çalismanin ücretle karsilanacagi, ayrica kurumlarin gerektigi takdirde günlük çalisma saatleri disinda fazla çalisma ücreti vermeksizin personele çalisma yaptirabilecekleri belirlenmis ise de, bu çalismalarin karsiliginin ne sekilde verilecegi belirtilmis fakat farkli gruplarda yer alan bu kamu görevlilerinden; hizmet akdiyle çalisan sözlesmelilere iptali istenen kararda belirtilen ücretler disinda herhangi bir ad altinda ücret ödenmeyecegi hüküm altina alinmistir. Diger yandan, 4/C’li personele hastalik izni 30 güne kadar verilirken, kadrolu devlet memuru olanlar için bu süre en az alti ay olarak tespit edilmistir. Insanlar dönem dönem çesitli saglik sikintilari yasayabilir. Fakat bu rahatsizliklarin 30 gün kadar sürecegi, bundan daha uzun süren bir hastaligin bulunmadigi seklindeki tespitler, sosyal olgular ve bilim sinirinin ötesinde, hayatin olagan akisina ters, gerçeklikten uzak yargilardir. Dolayisiyla burada davali idarenin hangi gerekçe ile hastalik iznini 30 gün ile kisitladigi tam olarak anlasilamamaktadir. Bu durum, basta Anayasa olmak üzere, 657 sayili Kanun’a ve uluslararasi sözlesmelere açikça aykirilik teskil etmektedir.”
Ilgili Dava Dilekçemiz
