Amacımız günü kurtarmak değil, geleceğe damga vurmaktır

Eğitim-Bir-Sen Genel Merkez Kadınlar Komisyonu Başkanı Habibe Öçal, sendikal örgütlenmenin; adaletin, hakkın, özgürlüğün birlikteliğinin simgesi olduğunu ifade ederek, “Eğitim-Bir-Sen çatısı altında bir araya gelen kadınlar olarak amacımız, günü kurtarmak değil, geleceğe damga vurmaktır” dedi.

Habibe Öçal, başkan yardımcılarıyla birlikte, İstanbul şubeleri kadın komisyonlarının “Öncü Kadınlar İstişare Toplantısı” sloganıyla düzenlediği programa katıldı.

1, 2, 5 ve 6 Nolu Şube Kadınlar Komisyonu’nun istişare toplantısı Bağcılar Halk Sarayı’nda, 3 ve 4 No’lu Şube Kadınlar Komisyonu’nun toplantısı ise Beykoz Sabancı Öğretmenevi’nde yapıldı. 

Milletvekilleri Ravza Kavakçı, Fatma Benli, AK Parti İstanbul Kadın Kolları Başkanı İffet Polat, Eğitim-Bir-Sen İstanbul şubeleri kadınlar komisyonu başkan ve yardımcıları ile çok sayıda kadın üyenin katıldığı toplantılarda konuşan Habibe Öçal, inançlı, kararlı, fedakâr dostları, dava arkadaşları olduğu için onur duyduklarını söyledi.

Örgütlenme adaletin, hakkın, özgürlüğün ve birlikteliğin simgesidir

Sendikal örgütlenmenin; adaletin, hakkın, özgürlüğün ve birlikteliğin simgesi olduğunu kaydeden Öçal, şöyle konuştu:

“Türkiye sevgisi, Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen olarak bizim için bir slogan değil, varlığımızın hareket gücüdür. Mücadele ile kazanılan hak, adalet gibi değerlerin mirası ‘Asım’ın Nesli’ne yön verecek yegâne güç kaynağıdır. Biz Türkiye’nin en örgütlü, en kuşatıcı, dolayısıyla en etkin teşkilatlarından biriyiz. Bu birlikteliğimizin, bu yol ve dava arkadaşlığımızın öncelikleri vardır. Ancak ilk önceliğimiz ülkemizdir, Türkiye’dir. Her şeyden evvel Türkiye bizim varlığımızın mekân boyutudur. Biz bu mekânda var oluyoruz. Bu mekâna ayağımızı basıyoruz. Gerçekliğimiz, rüyamız, realitemiz bu mekânda, bu iklimde biçimleniyor. O nedenle her zaman Türkiye hassasiyetini ön planda tuttuk.”

Çalışmalarımızı daha da hızlandırmalıyız

Eğitim-Bir-Sen çatısı altında bir araya gelen kadınlar olarak, amaçlarının günü kurtarmak değil, geleceğe damga vurmak olduğunu ifade eden Öçal, “Ancak kadın örgütlenmesi bakımından daha yüksek bir orana ulaşmamız gerekiyor. Eğitim-Bir-Sen’de kadın örgütlenmesi oranı yüzde 35’tir. Oysa çalışan kadın oranı yüzde 55’tir. Bu tabloyu değiştirmemiz, örgütlü kadın sayısının artırılması konusunda çalışmalarımıza hız vermemiz gerekmektedir” şeklinde konuştu.

Örgütlü kadınlar gerçeğini harekete geçirmeliyiz

Güçlü bir örgütlenmenin, kadınların sendikal faaliyetlere daha fazla katılmalarının sorunların çözümüne katkıda bulunacağını belirten Habibe Öçal, “Unutmamalıyız ki, muhataplarımız üzerindeki etkimiz, taleplerimizi örgütlü bir yapı içinde dile getirdiğimiz oranda daha büyük olacaktır. Örgütlü kadınlar gerçeğini harekete geçirmezsek, kendi sesimize sağır kalmış oluruz” ifadelerini kullandı.