Anne, Yaratici Kudretin En Önemli Eseridir
Anneler, dünyada ukba eksenli varliklardir. Yaratilislarindaki rol ve istihdamlariyla elde ettikleri mükâfatlari, çektikleri mesakkat ve sikintilariyla, gördükleri mukabele arasindaki uyumsuzluk bu gerçegin en açik delilidir.
Nesli temin noktasinda yaratici kudretin en önemli eseri olan anne, nesli talim konusunda ise ilk ögretmendir. Insan bilgiyle muhkemlesirken, ayni zamanda gelisiyor olmanin da tadini alir. Dünyada ögretilen bilgilerin hiçbiri, annelerin bir bakisinin, bir kelimesinin verdigi lezzeti asla anlatamaz. Bizler, yüregi isitan sicakligi, dünyanin bütün ordularinin saglayamayacagi güveni onlarin kalbinde; huzuru ise, yanlarinda buluruz.
Anneler Günü, yilin her günü sevgi ve saygimizdan hiçbir eksilmenin olmadigi annelerimize özel olduklarini hissettirmek, kendilerine verdigimiz degeri göstermek için bir firsattir. Günlük kosusturmanin telasiyla sevgimizi ifade etme ve dile getirme firsati bulamamanin telafisine kapi aralayan Anneler Günü, yilin bir gününe indirgenmemelidir.
Toplumlarin saglam bir zemin üzerinde yükselmesi; aile kurumunun saglamligi ve ailede verilen egitimle mümkündür. Ailedeki egitimin temel kaynagi ise annedir. Anne olmanin yanisira bizleri hayatin her asamasina hazirlayan ve yönlendiren ilk egitimcilerimize sunacagimiz samimiyet ve sadakat, misliyle sefkat ve merhamet olarak bizi bulacaktir.
Bir milleti millet yapan degerlerin her birimizde hayat bulmasinda, yasatilmasinda en çok annelerin payi vardir. Yine tarih boyunca milletine yol gösteren önderlerin, kahramanlarin yetismesinde de anneler çok ayri bir yere sahiptir.
Ailenin ve toplumun temel tasi olan annelerimize hak ettikleri degeri vermemiz, her seyden önce bir vefa borcudur. Çünkü anneler, çocuklari doguran degil, aslinda toplumu doguran, dolayisiyla yarinlarimizi sekillendiren en saygideger varliklarimizdir.
Dayanisma ve sorumluluk duygusunu, zorluklarla mücadele etme bilincini; sefkati, merhameti, ahlaki ve mutlulugu egitim-ögretim hayatimizin ilk ögretmenleri olan annelerimizden ögreniyoruz.
Peygamberimizin, ‘Cennet analarin ayaklari altindadir’ sözüyle, anneligin kutsiyeti ve yüceligi gerçek ifadesini bulmustur. Anne, bir milleti yoguran mukaddes bir el ve toplumun ilk hücresini teskil eden yuvanin da kurucusudur.
Cumhurbaskanindan basbakanina, yüksek yargi mensuplarindan her kademedeki bürokratlari yetistiren annelerimiz, maalesef, günlük yasamda hak ettikleri konumda degildir. Egitimde firsat esitliligi ellerinden alinmis, inanci geregi basini örttügü için TBMM’de milletin temsilcisi olma hakki gasp edilmistir. Yine ayni sekilde çalisma hayatinda da ‘kamusal alan’ yalani yüzünden kiyafet dayatmasi ile karsilasmaktadir. Dahasi, yüreginin en önemli parçasi evlatlarini vatan için sehit veren annelerin, fedakârliklari bas taci edilmesi gerekirken, inanci geregi tercihlerinden dolayi, ne yazik ki, kapilardan geri çevrildigine sahit olunmaktadir.
Her türlü zorlugu göze alip, çalisma hayatinda yer alan kadin çalisanlarimizin ayni zamanda bir anne olduklari unutulmakta, annelik görevini yerine getirmesinin önüne de birçok zorluk çikarilmaktadir.
Senenin bir gününü, hayatimizda önem verdigimiz varliklara ve degerlere ayirmak, sevgi ve saygimizin göstergesi olamayacaktir.
Anneler Günü’nü, çalisan annelerin sorunlarini bir kez daha dillendirme ve baslara taç annelerin çalisma hayatinda yasadigi sikintilardan arindirilmasi için sürdürdügümüz mücadeleyi tazeleme vesilesi olarak kabul ediyor; bugünün, annelik bilincinin gelismesine ve annelerimizin degerini daha iyi anlamamiza katkida bulunmasini diliyoruz.
Bu duygu ve düsüncelerle, üzerimizde ödenemez haklari bulunan, karsiliksiz sevgi, fedakârlik ve sabirlarini hiçbir maddi degerle ölçemeyecegimiz bütün annelerimizin gününü kutluyor, her günlerinin özel gün tadinda geçmesini temenni ediyoruz.
