Artısı Ve Eksisiyle Yeni İzin Yönergesinin Değerlendirilmesi
Milli Eğitim Bakanlığı, İzin Yönergesinde değişiklik yaptı. Bakanlık, daha önce yapılan yasal düzenlemeler nedeniyle bazı maddeleri işlevsiz hale gelen yönergede gerekli değişiklikleri yaparak, ‘izin yönergesini’ de yasal düzenlemeye uyarlamış oldu. Bu uyarlama ile birlikte yönergede bazı olumlu ve olumsuz değişiklikler yaptığı göze çarpmaktadır. Değişen bu yönergeyi eksileri ve artıları ile aşağıdaki şekilde değerlendirmek mümkündür.
6111 sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ve Diğer Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun 25/02/2011 tarihli ve 27857 sayılı 1.Mükerrer Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiş ve söz konusu Kanun’un 106, 107 ve 108 inci maddeleri ile 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 104, 105 ve 108 inci maddeleri değiştirilmişti.
Milli Eğitim Bakanlığı İnsan Kaynakları Genel Müdürlüğü de 16/01/2013 tarihli ve 34932 sayılı Makam onayı ile Millî Eğitim Bakanlığı İzin Yönergesini yürürlüğe koymuştur.
6111 sayılı Kanun ile yapılan değişikliklere paralel olarak düzenlenen İzin Yönergesinin dayanak maddesi yeniden düzenlenmiş ve söz konusu maddeye 22/05/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanunu ile 06/06/1978 tarihli ve 7/15754 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla yürürlüğe konulan Sözleşmeli Personel Çalıştırılmasına İlişkin Esaslar eklenmiştir.
Böylece daha önce kapsama dâhil olmayan geçici personel (4/C) ve işçiler de izin yönergesi kapsamına dahil edilmiş olup, İzin Yönergesi tüm Bakanlık çalışanlarını kapsar hale getirilmiştir.
Daha önce taşra teşkilatında illerde valiler, ilçelerde kaymakamlar, tarafından verilen mazeret izinleri yeni yönerge ile birlikte, öğretmenlere verilecek mazeret izinleri eğitim kurumu müdürlerince verilebilmesine imkân tanınmıştır. Bu değişiklikle birlikte illerdeki farklı uygulamalarında önüne geçilmiştir.
Öte yandan, yurtdışına çıkışlarda uygulanan bürokratik prosedürler ise tamamen kaldırılmış memurun beyanı ya da izin belgesinde belirtmesi kaydıyla yurt dışına çıkışı yeterli olabilmesi yönünde düzenleme yapılmıştır. Özellikle sendikamızın da daha önceki dönemlerde bir talebi olan, hac ve umreye gibi ziyaretler başta olmak üzere yurt dışı gezileri için uygulanan uzun izin prosedürünün ortadan kaldırılması son derece olumlu bir değişiklik olmuştur.
Ancak söz konusu yönergenin, 18 nci maddesinin (b) fıkrasında yer alan; “ … Lisansüstü öğrenimine devam edenlere ise, görevlerini aksatmamak şartıyla, izin verilmesi hususunda gerekli kolaylık sağlanır. Öğretmenlerin ders programları, lisansüstü öğrenimlerine devam edebilmelerine imkân verecek şekilde düzenlenir.” ibaresi ile Yönergenin yürürlüğe girdiği 16/01/2013 tarihine kadar yürürlükte olan Mart 2001/2522 sayılı Tebliğler dergisinde yayınlanan Millî Eğitim Bakanlığı Personeli İzin Yönergesinin Öğrenim İzni başlıklı 41’nci maddesinin ikinci fıkrasında yer alan, “Yüksek lisans öğrenimine devam edenlere, görevlerini aksatmamak kaydıyla haftada iki yarım gün izin verilebilir. Öğretmenlerin ders saatleri, bu öğrenimlerine devam edebilmelerine olanak verecek şekilde düzenlenir. Bu izin merkez teşkilatında görevli olanlara birim amiri, taşra teşkilatında görevli olanlara il/ilçe milli eğitim müdürü tarafından verilir. İzin verme yetkisi alt kademelere devredilebilir.” hükmü yürürlükten kaldırılmıştır. Bu değişiklik ile yüksek lisans veya doktora yapanlara kaç gün izin verileceği açık olarak belirtilmemekte, gerekli kolaylığın nasıl sağlanacağının tartışmaya açık bir düzenleme olduğu kuşkusuzdur.
Yönerge İçin Tıklayınız
