Millet iradesini rafa kaldiran darbe girisimlerine karsi baslatilan Ortak Akil Hareketi, Malatya ve Samsun’dan sonra üçüncü mitingini Bursa’da gerçeklestirdi. Sehreküstü (Fomara) Meydani’ni tiklim tiklim dolduranlar, demokrasi taleplerini haykirdilar.
Mitinge katilanlar ellerinde, “Sivil Anayasa hemen simdi”, “Kayit yok, sart yok! Egemenlik milletindir”, “Darbeye karsi 70 milyon adim”, “Darbeciler degil halk kazanacak”, “Milli irade engellenemez”, “Zulme karsi direnecegiz”, “Sözde degil, özde egemenlik”, yazili dövizler tasidi. Türk bayraklariyla yürüyen katilimcilar, düdük çalarak “darbeye hayir” sloganlari atti.
Mitingde konusan Genel Baskanimiz Ahmet Gündogdu, anti demokratik dönemlerin kazananinin olmadigini, bu dönemlerde hep milletin, ülkenin, devletin kaybettigini söyledi. Gündogdu, “Bundan sonra olumsuz süreçlerin olusmasina sivil inisiyatif ve ‘Ortak Akil Hareketi’ olarak izin vermeyecegiz” dedi.
Bu milletin, Türkiye’nin yasadigi zor günlerde varligini ortaya koydugunu, vatanina, hürriyetine, bagimsizligina, iradesine kasteden içerden ve disardan her türlü zorbaligi def ettigini, tarihin hiçbir döneminde bunun istisnasinin olmadigini kaydeden Gündogdu, sözlerini söyle sürdürdü:
“Bugün bizleri buraya toplayan da ayni ahvaldir. Yine birileri jakoben aliskanliklariyla ‘millet bilmez biz biliriz’ deyip, halkin iradesini devre disi birakabilmek için darbe planlari yapmakta, ülkemizi kaosa sürüklemekte, terör estirmekte, kardesi kardese kirdirmak için planlar yapmakta, kanlar dökmektedir. Öyle bir karanlik olusturmuslar ki, kimin eli kimin cebinde belli degil. Bir tarafta cuntaci eski askerler, diger tarafta eski Maocular; bir tarafta eski milletvekilleri, diger tarafta darbe özlemcisi gazeteler; dolgusunda yari resmi sivil toplum örgütleri, bir yerlerinde fasist ulusalcilar; bir yanlarinda 1940’lari yasayan 90’lik eski solcular ve tam ortalarinda ise karsilarinda oldugunu sandigimiz terör örgütleri, çeteler… Hepsini bir araya getiren ortak amaçsa, milletin degerlerinden intikam almak, bütün millete aci çektirmek, ülkeyi muz cumhuriyetine döndürmek ve kendi kralliklarini kurmak, ‘astigim astik, kestigim kestik’ bir yönetimi teskil ettirmektir. Iste bütün bunlara ‘dur demek’ için ‘Ortak Akil’ var. Biz bu ortak aklin; süregelen ezberi bozacagina inaniyoruz, ülkemizin önünü açacagina inaniyoruz. Bu sesi duymamis gibi hareket edenler ya da duyup çamur atmaya kalkanlar, milletin ortak aklinin karsisinda duramayacaklardir.”
Ahmet Gündogdu, ortak akli kullanarak toplumda var olan sosyal sermayeyi heba ettirmeyeceklerini, yardimlasma ve dayanismayi, birlik ve beraberligimizi, paranoyakça yaklasimlara ve yasaklara yem ettirmeyeceklerini, toplumsal cinnet olusturmaya çalisanlara geçit vermeyeceklerini vurgulayarak, “Tarihimizi çocuklarimiza darbelerin utanciyla degil, övünerek anlatabilmek için buradayiz. Bize düsen gençlerimize ve çocuklarimiza nasil bir ülke birakacagimizin hesabini yapmaktir. Milli iradenin hâkim oldugu bir ülke mi, yok sayildigi bir ülkemi? Hukukun üstünlügünün esas alindigi bir ülke mi, anayasanin hükümlerinin ihlal edildigi bir ülke mi? Tam demokrasinin var oldugu bir ülke mi, çetelerin her alanda cirit attigi bir ülke mi? Insan haklarinin anayasanin teminati altinda oldugu bir ülke mi, yoksa sürekli ihlal edildigi, egitim hakkinin bile verilmedigi bir ülke mi? Evrensel degerlerle bütünlesen, dünyaya açilan, bölgesinde lider bir ülke mi, içine kapanarak geri kalan bir ülke mi? Bu meydan gelecek kusaklara birakacagi insan haklarina sayginin gözetildigi, hukukun üstün tutuldugu, demokrasinin bütün kurul ve kurallariyla hâkim oldugu bir mirasin kavgasi için dolmustur. Bu meydan özgürlüklerin genisletildigi, doya doya yasandigi bir ülkeden yanadir. Yasaklarin olmadigi bir ülkeden yanadir. Adaletin ve refahin saglandigi bir ülkeden yanadir. Kayitsiz sartsiz egemenligin millette oldugu bir ülkeden yanadir. Bu meydan büyük Türkiye’den yanadir” seklinde konustu.
Millet Tam Demokrasi Istiyor
Milli iradeye yönelik sergilenen tavirlari hayretle izlediklerini dile getiren Gündogdu, sunlari kaydetti:
“Fildisi kulelerine çekilmis toplum mühendisleri bu gidisata seyirci kalacagimizi zannetmesin, hayallere kapilmasin. Siz toplum mühendisleri hangi plani yaparsaniz yapin, planlariniz milli iradeye çarparak geri dönecektir. Bu millet defolu demokrasi degil, tam demokrasi istiyor. Milletin degerlerinden bihaber toplum mühendislerine bu meydandan sesleniyoruz: Ne kadar hesap ederseniz edin; bölün, toplayin, çarpin, çikartin ama sunu bilin ki, hiçbir sey elde edemeyeceksiniz. Çünkü milletimiz demokrasi ve iradesine sahip çikmaktadir. Milletçe sarsintili bir süreçten geçiyoruz. Millete ait makamlardan millete yöneltilen bakislarin yakici, bogucu etkisi altindayiz. Bu ülkede bazi kavramlar anlamlarindan uzaklastirilarak bir egemenlik krizi yaratilmak istenmektedir. Yegâne hedefleri halkin degil, kiymeti kendinden menkul elit zümrelerin çikarlarini korumaktir. Bu zümrenin kirli tarihlerinin tecrübeleri, milletimize bu amaci, hiç süpheye mahal vermez biçimde ögretmistir. Iste buna dur demek için sizinle birlikte buradayiz. Türkiye Cumhuriyeti demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir. Buna ragmen ülkede bir egemenlik krizi yaratilmak istenmektedir. Bu gün laiklik, hukuk ve demokrasi özünden uzaklastirilmaktadir. Sosyal devlet anlayisindan soyutlanarak yorumlanmaktadir. Iste buna dur demek için sizinle birlikte alanlardayiz. Birilerinin zannettigi gibi, demokrasilerde mesruiyetin kaynagi darbeler degildir. Ergenekoncu çeteler degildir. Seçkinci elitler degildir. E-muhtiralar degildir. Demokrasilerde mesruiyetin kaynagi millettir. Bu siyasiler içinde böyledir. Bürokratlar içinde böyledir. Hukuk kurallari içinde böyledir. Sivil toplum kuruluslari içinde böyledir. Mesruiyetini halkin rizasina dayamayan hiçbir anlayis milletimizden vize alamaz.”
“Bugüne kadar halki, fikirleri alinmadan, sadece yönetilecek bir güruh olarak gören zihniyet artik yanildigini anlayacaktir. Zira milletimiz demokrasiyi özümsemistir. Akip giden süreçten de taviz vermemeye kararlidir. Bu kararliligi artarak devam edecektir” diyen Gündogdu, “Milletimiz toplumsal ve siyasal katilimin en üst düzeyde gerçeklestigi demokrasiden vazgeçmeyecektir. Zümre demokrasisinin isleyisine geçit vermeyecektir. Güdümlü, çarpik demokrasi projesine prim tanimayacaktir. Bu kapsamda son günlerde ‘Ergenekon’ baglaminda yasananlar insallah milletimiz için bir milat olacaktir. Artik bu ülkede hiçbir sey eskisi gibi olmayacaktir” ifadelerini kullandi.
Ergenekon Çetesinin Avukatlarini Iyi Takip Ediniz
Gündogdu, meydanda toplanan kalabaliktan, Ergenekon çetesinin avukatligina soyunanlari iyi takip etmelerini isteyerek, sunlari söyledi:
“Onlari hafizanizin en derinlerine kaziyiniz ve asla unutmayiniz. Onlar her on yilda bir bu ülkeyi 20 yil geriye götürenlerdir. Bu milletin kanini emenlerdir. Varliklarini karanlik çetelere borçlu olanlardir. Bu çeteleri örtmeye, gizlemeye çalisan siyasetçileri, gazetecileri, akademisyenleri, bürokratlari, is adamlarini iyi belleyiniz, onlar batakligin ürettikleridir. Bataklik kurudugu gün yok olacaklarini, bütün varliklarini kaybedeceklerini, çok iyi bilmekteler. Bunu iyi bildikleri içinde canhiras biçimde gayret sarf etmekteler. Ama artik nafile. Onlar için deniz bitti. Çirpinislari karaya düsmüs baligin çirpinisidir. Bunlar cumhursuz cumhuriyet hesabi yapanlardir. Bunlar koltugunu ya da bireysel beklentisini cumhuriyetin kalesi ilan edenlerdir. Biz; otoriter cumhuriyet degil, bürokratik cumhuriyet degil, demokratik cumhuriyeti önemsiyoruz.”
Toplumda demokrasi, özgürlükler, sivil toplumu sahiplenme noktasinda gelismeler yasandigina dikkat çeken Gündogdu, “Bu gelisimlerin hepsi on yillarin verdigi bir birikimle gerçeklesmektedir. Simdi bazilari çikip bu degisimlerden rahatsiz olduklarini ifade ediyorlar. Yapilan bu mitingleri hazmedemediklerini dillendiriyorlar. Ama birileri istese de istemese de bu degisim ve gelisim devam edecektir. Bu sürecin önüne milletin degerlerinden kopuk olan hiçbir güç geçemeyecektir. Anti demokratik dönemlerin kazanani yoktur, millet kaybetmistir, ülke kaybetmistir, devlet kaybetmistir. Bundan sonra olumsuz süreçlerin olusmasina sivil inisiyatif ve ortak akil hareketi olarak izin vermeyecegiz” diye konustu.
Özgürlükçü ve Milleti Kucaklayici Sivil Bir Anayasa Olmali
Milletin özleminin, gelirin adil paylasildigi, hakkin hak sahiplerine verildigi, politik yozlasmanin olmadigi bir sistemin tecelli ettigi demokratik düzen oldugunu belirten Ahmet Gündogdu, sözlerini söyle tamamladi:
“Fakat milletimiz bunun engellenmeye çalisildiginin idrakindedir. Oynanan oyunlarin farkindadir, senaristleri bilmektedir. Oyunculari tanimaktadir. Figüranlarin kim oldugu da açiktir. Bölgemizde ve dünyada güçlü olmaliyiz. Bu da güçlü bir demokrasiden geçmektedir. Ülkemizde demokratik gelenegin olusmasinin yolu milli iradeye dayanan yeni bir anayasadir. Bu yeni anayasa sivil olmalidir. Katilimci olmalidir. Özgürlükçü ve milleti kucaklayici olmalidir. ‘Insani yücelt ki devlet yasasin’ anlayisiyla hazirlanmalidir. Mustafa Kemal Atatürk’ün, ‘Hakimiyet Kayitsiz Sartsiz Milletindir’ sözüne kayit ve sart düsen bürokratik oligarsiye son vermelidir. Darbecilerin yargilanmasinin önünü açmalidir. Imtiyazli kurum, kurul veya zümre hâkimiyetinden ziyade hakli olanin güçlü oldugu yapiyi temin etmelidir. Mesruiyet debisi yüksek olmalidir. Hiç kimse kilik ve kiyafetinden dolayi egitim ve ögretim hakkindan mahrum birakilmamalidir. Kuvvetler ayriligini esas alan, hiçbir kurumun diger kurumun yetki alanina müdahale edemedigi bir anayasa olmalidir.”
Mitingde Devlet eski Bakani Hasan Celal Güzel, Hak-Is Genel Baskani Salim Uslu ile Türkiye Gönüllü Tesekküller Vakfi Baskani Necati Ceylan da birer konusma yapti.