Dogu Türkistan’da Uygur Türkleri ile Çinliler arasinda meydana gelen tartisma sonrasi, 140 soydasimizin hayatini kaybetmesinin, 900’e yakininin da yaralanmasinin aci ve hüznünü yasiyoruz. Insan haklari savunuculari, irkçi yaklasimlari protesto eden dernek ve kurumlarin, Çin’de Müslüman Türk vatandaslarinin hayatlarini kaybetmesi karsisindaki vurdumduymazligi da acimizi artirmaktadir. Israil’den sonra devlet terörü uygulayan ülke konumunda olan Çin Halk Cumhuriyeti’ne karsi basta Birlesmis Milletler olmak üzere tüm uluslararasi kurum ve kuruluslari göreve çagiriyoruz. Bu insanlik ayibi ve draminin bir an önce sona erdirilmesi için, gerekli girisimler hemen baslatilmalidir. Kisa bir süre önce bu ülkeye resmi ziyarette bulunan Cumhurbaskanimiz Sayin Abdullah Gül ve devletimizin diger yetkililerinin de diplomatik teamüller ve uluslararasi hukuk açisindan gerekli girisimlerde bulunacagina inancimiz tamdir. 21. yüzyil dünyasinda, irkçi bir yaklasimla soykirim yolunda ilerleyen Çin hükümetini protesto ederken, Çin vahset ve zulmüyle hayatini kaybeden soydaslarimiza ve dindaslarimiza da Allah’tan rahmet diliyoruz.