Haber
2010-10-28 07:21:52
Cumhuriyet ‘Cumhur’undur

Tarih boyunca hakki, adaleti yeryüzüne hâkim kilmak için mücadele veren milletimiz, 19. yüzyilin sonlarinda adeta tarih sahnesinden silinme tehli- kesiyle karsi karsiya kalmistir. Uzak cografyalardaki topraklari elinden çikmakla kalmamis, Osmanli uygarliginin merkezi olan Anadolu da düsman tarafindan isgal edilmistir. Bu cendereden kurtulmanin tek yolu olarak, yeniden bir mücadeleyi kusanmak ve elde kalan son imkânlari bu mücadeleye hasretmek gerekmistir.

 

Milli mücadele, bir var olma kavgasi olarak cereyan etmis, Anadolu topraklarini vatan bilen herkes, canini, malini, irzini, namusunu, topragini korumanin, kurtarmanin mücadelesinden galip çikmistir. Milletin ‘özne’ oldugu bir mücadelenin ertesinde devlet düzeni olarak millet-egemen bir yapi öngörülmüs, mücadeleyi yürüten Büyük Millet Meclisi, 29 Ekim 1923’te devletin rejiminin cumhuriyet oldugunu ilan etmistir.

 

87. yilina ulastigimiz Cumhuriyet, bu süre zarfinda birçok badire atlatmis, darbeler görmüs, muhtiralar yasamistir. Her seferinde de bunun bedelini ‘cumhur’ ödemistir.

 

Tanklari sokaklara sürenler de, gece yarisi bildirilerini yayinlayanlar da, ülkenin Basbakani’ni idam edenler de, Cumhuriyet’i korumak için bunlari yaptiklarini iddia etmistir. Bütün bunlarin tekrar yasanmamasi için cumhurla Cumhuriyet’in barismasi saglanmali, herkesin rejim içinde kendine yer bulacagi bir ortam hazirlanmalidir.

 

Anayasa degisikligi paketini, bu yolda atilan önemli bir adim olarak gördük; 12 Eylül’deki referandumu bu manada önemsedik ve destekledik. Üstünlerin hukukundan hukukun üstünlügüne, devletin bireyinden bireyin devletine atilan adimlari normallesme sürecine bir katki olarak degerlendirdik.

 

Cumhuriyet cumhurundur. Bunun için cumhur, öz yurdunda dininden, hayat tarzindan, düsünce yapisindan dolayi parya muamelesi görmemeli, kimse de böyle görme hakkini kendisinde bulmamalidir. Hizmet ettirmek için deger atfedilen, ancak sosyal toplum içinde bulunmasina izin verilmeyen insanlarin ikinci sinif görülmesinin önündeki engeller kaldirilmalidir. Vergi tahsil edilirken, herkesin esit sayildigi ülkemizde, bütün kurumlar vatandaslik kavrami içinde yer alan herkese esit miktarda açilmalidir. Üretime destek olup temel unsuru olusturanlar, demokratik bir rejim olan Cumhuriyet’te kendisini esit olarak hissetmeli ve bütün haklardan esit olarak yararlanmalidir.

 

Cumhuriyet rejiminin en temel esasi olan parlamentonun üzerindeki yargi tehdidi ortadan kaldirilmali; yasama, yürütme ve yargi erkleri arasindaki görev tanimlari demokratik sistemin gerekleri dogrultusunda dizayn edilmelidir.

 

Halkin egemenliginin esas oldugu, halktan cumhuriyetini korumak için komplolarin üretilmedigi, gece yarisi bildirilerinin olmadigi, yargi önünde herkesin esit oldugu, yargi tarafsizliginin saglandigi bir hayat tarzi, bütün vatandaslarimizin en dogal hakkidir.

 

Devlet, millet içindir. Devlet; Türküne, Kürdüne, Lazina, Çerkesine; Alevisine, Sünnisine, Ateistine; basi örtülüye, basi açiga esit mesafede durmali, vatandaslari arasinda ayrimcilik yapmamalidir. Buna ulasmanin yolu da, yamalarla ayakta tutulmaya çalisilan anayasanin, tam demokratik bir anayasaya dönüstürülmesinden geçmektedir.

 

87. yilinda, Türkiye Cumhuriyeti Devleti, çagin gerisinde kalmis bir müessese olarak tanimlanmasina yol açacak uygulamalardan vazgeçmeli, halkinin mutlulugunu, refahini, yücelmesini gözeten; çagdas, bu topraklar üzerinde yasayan ve kendisini vatandas olarak tanimlayan herkesi candan kucaklayan, demokrasinin tüm kurallariyla isledigi, seffaf bir yapiya kavusmalidir.

 

Bu duygu ve düsüncelerle cumhurun Cumhuriyet Bayrami’ni kutluyor, yasadigimiz sürecin tam ve kesintisiz demokrasiye geçisimize vesile olmasini diliyoruz.

MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen