Egemenlik Yetkisini Millet Adina Sadece TBMM Kullanmalidir
Yurdumuzun düsman tara- findan isgal edildigi, bagimsiz- ligimizin, milli ve manevi degerlerimizin tehlikeye düsü- rüldügü karanlik bir tablodan; milletimizin destansi bir direnisle ayaga kalktigi, kendi gelecegiyle ilgili kararlari kendisinin alabilecegini ortaya koydugu aydinlik bir tabloya geçisi ifade eden TBMM’nin açilisinin 90. yildönümünü kutluyoruz.
TBMM, millet iradesinin yansimasi, milleti özne kabul edisimizin sembolü, Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran iradenin millet iradesi oldugunun göstergesidir.
Meclis’in kurulusu, milletimizin sadece vatan topraklarini isgalden kurtarma ve kendisine vurulmak istenen esaret zincirlerini parçalama azminin degil, ayni zamanda ülkenin yönetim biçimi ile ilgili kararliliginin da anlamli bir ifadesidir. Nitekim bu irade, Istiklal Savasi’ni büyük bir kahramanlik ve kararlilikla yürütmüs, vatan topraklarini isgalden kurtarmis ve Anadolu topraklari üzerinde Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni kurmustur. Bu iradenin temel dayanagi ise, milli egemenlik düsüncesi ve gelecege ait kararlari yine bizzat milletin kendisinin verecegi inancidir.
Devletimizin ve demokrasimizin teminati olan Meclisimizin önemi ve yüceligi de millet iradesine yaslanmasindan, milletin kendi kendini yönetme biçimi olan demokrasinin temeli olmasindan ve nihayet millete ait olan egemenlik hakkini millet adina kullanmasindan gelir. Bugün bu bilinç ve kararlilikla hareket etme günüdür. Bunu basarabildigimiz takdirde asamayacagimiz hiçbir engel, çözemeyecegimiz hiçbir sorun kalmayacaktir.
Kuruldugundan bu yana milli iradeyi eksen alan Türkiye Cumhuriyeti’nin bu özelligini sinirlandirma arzusunda olan kisi ve olusumlar hepimizin malumudur. Hatta bu arzunun fiile dönüstügü 27 Mayis, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Subat ve 27 Nisan tarihleri, 23 Nisan’in içerdigi anlami gölgelemis, Kurtulus Savasi sürecinde dahi var olan milli irade kesintiye ugratilmistir. Bugün de milli iradeye karsi mücadele edenlerin varligi bilinmektedir. Ancak gelinen noktada görüyoruz ki, bu toplum kendisini ve iradesini yok sayan kisilere ve olusumlara pabuç birakmayacak kadar demokrasisine ve özgürlüklerine sahip çikma kararliligindadir.
23 Nisan 1920’de bu millet tarafindan ortaya konan ‘Hakimiyet kayitsiz sartsiz milletindir’ iradesi, aradan geçen 90 yilda demokratik hukuk devleti ilkeleriyle bezenmis bir devlet kimligiyle somutlastirilmistir. Bize düsen, milli irade ikliminin daha özgür, daha demokrat, daha sivil ve daha güçlü bir Türkiye’yi ortaya çikarmak için basta çocuklarimiz olmak üzere bütün bireylere yüksek demokrasi bilinci ve sarsilmaz milli irade algisi olusturacak bir zemin olusturmaktir.
Inaniyoruz ki, her türlü yoklugun ve yoksunlugun hakim oldugu 1920’lerde milli iradeye tutunan bu toplum, aradan geçen sürede gerçeklestirdigi atilimlarla sahip oldugu imkan ve kabiliyetlerini milli iradenin daha da kuvvetlenmesi için seferber edecektir. Bu tespiti hakli kilacak en somut örnek ise, son dönemde ortaya çikan milli irade karsiti eylemlerin faillerinin amaçlarina ulasmadan tarafsizligina inancimizi korudugumuz yargi organlarinin önünde hesap veriyor olmalaridir. Daha önemlisi ise, bu kisi ve olusumlarin taraftar bulamamalari ve milletimiz tarafindan onaylanmamasidir.
Egitim-Bir-Sen olarak milletimizin iradesini önemsiyor, millete dayanmayan duruslarin sahibi çesitli organlarca paylasilmaksizin ve hiçbir kisitlamaya tabi tutulmaksizin bu iradenin millet adina TBMM tarafindan kullanilmasindan yana tavir koyuyoruz. Bunun için de, ‘egemenlik yetkisini millet adina sadece TBMM kullanabilir’ ibaresinin Anayasa’da yer almasini istiyoruz. Millet iradesinin tam olarak tecelli edebilmesi için bu sarttir.
Demokrasinin kurum ve kurallariyla yasamasina kisitlamalar getiren, demokratik teneffüsün dar bir alanda gerçeklestirilebilecegine iliskin serhler koyan ve demokratik ilerleyisi bir koridor içerisine hapseden uygulama biçimlerine sonuna kadar karsi oldugumuzu, tüm gücümüzle karsi duracagimizi bir kez daha belirtiyoruz.
Ülkemizde toplumsal barisin ve huzurun demokrasiyi içimize sindirmek ve millet iradesini egemen irade olarak kabul etmekle mümkün olacagina inaniyor, TBMM’yi kuran, Milli Mücadele’yi gerçeklestiren aziz sehitlerimizi rahmetle aniyoruz.
