Egitim-Bir-Sen 23. Baskanlar Kurulu Sonuç Bildirgesi

Antalya’da gerçeklestirilen Egitim Bir-Sen 6. Türkiye Bulusmasi, sonuç bildirgesinin okunmasinin ardindan sona erdi. Türkiye ve dünya gündemine deginilen ve 20 maddeden olusan sonuç bildirgesi su sekilde:

-Dinimiz Islama ve Hz. Peygamberimize hakaret eden fikir ve hürriyet kapsaminda degerlendirilemeyecek, açikça provokasyon amaci tasiyan filmi planlayanlari, çekenleri, oynayanlari ve dünya kamuoyuna internet araciyla yayanlari esefle kiniyoruz. Egitim-Bir-Sen olarak derhal sorumlular hakkinda sorusturma baslatilmasini ve suçlularin cezalandirilmasini bekliyoruz. Islam dünyasi olarak hakli tepkilerimizi Islam’in özüne ve Müslüman’in ferasetine yakisacak sekilde vererek, filmi çekenlerin ve arkasindaki Siyonist güçlerin oyununa gelmememiz gerektigine inaniyoruz.

-Suriye’de kan akitmaya ve katliam yapmaya devam eden, Esat yönetimindeki Baas rejimini kiniyoruz. Katliamlari seyreden, gerek ülkemizdeki gerekse dünyadaki destekçilerini anlamakta güçlük çekiyoruz. Bütün ülke ve uluslar arasi kuruluslari katliami durdurmak için birlikte hareket etmeye çagiriyoruz.

-Türkiye’nin gelismesini engellemek isteyen ve yakin ülkelerdeki karisikliklari, firsat bilenler terörü azdirma ve terör örgütünü masa olarak kullanma yarisina girmislerdir. Son günlerde terör saldirilarinin artmasini terör örgütünün ve yandaslarinin son çirpinislari olarak görüyoruz. Birlik ve beraberligin mayasinin çalindigi bu topraklar ve medeniyet mefkûremiz, terörü yenmeye ve Çanakkale ruhu ekseninde Anadolu’da kardeslik türküsünü seslendirmeye devam edecek idraki bizlere sunmustur. Terörün her türlüsüne karsi olan milletimiz, terörü sona erdirmekle kalmayacak, arkasindaki güçlere de haddini bildirecektir.

-Yakin siyasi dönemin en büyük projesi bizzat millet tarafindan ilan edilen yeni anayasadir. Milletin bu projesine basta siyasi partiler olmak üzere bütün kisi ve kuruluslar katki sunmalidir. Yeni Anayasa’nin yazim süreci 2012 sonuna kadar tamamlanmali, 2013 yili içerisinde yürürlüge girecek sekilde halkin onayina sunulmalidir.

-Yeni anayasa, hükümleri ve ruhuyla insani esas almali, bütün vatandaslari kucaklamali, tanimlama dayatmasi yerine tanima erdemi içermeli, bu ülkenin vatandaslarini Türkiyelilik çerçevesi içerisinde bir ve esit görmeli, dogustan gelen haklari sinirlamamali aksine teminat altina almali, din ve vicdan özgürlügüne yönelik mevcuttaki sinirlamalari sona erdirmelidir.

-Türkiye’de kadin erkek esitligine yönelik çalismalar kayda degerdir. Ancak benzer çalismalarin ve sonuçlarin kadin-kadin esitliliginin saglanmasi bakimindan gerçeklestirilmesi elzemdir. Bu çerçevede kamuda basörtülü görev yapmayi mümkün kilan, mecliste basörtülü kadinlarin yer almasini saglayan, kadinlarin basörtüsüyle egitim hakkindan yararlanmasina imkân veren ve bütün bunlari teminat altina alan yasal ve anayasal düzenlemeler, milletimizin hakli ve ortak beklentisidir.

-Egitim sisteminde müfredat, kademeli egitim, din egitimi seçeneklerinin artirilmasi, seçimlik dersler araciligiyla bireylere daha fazla seçme hakkinin taninmasi gibi birçok alani kapsayan ve milletin taleplerini karsilayan reformlar gerçeklesmistir. Ancak reformlardaki dogru yaklasim, uygulama süreçlerinde ayni hassasiyetle sürdürülememistir. Ilkokula baslama yasi  ve rapor alma zorunlulugu, sinif mevcutlari, derslik sayisinin artirilamamasi, ögretmenlere yönelik norm kadro ve yer degistirme odakli sorunlar, okullarin fiziki donanimlarinin yas gruplarina uygun sekle getirilmesindeki eksiklikler ve benzeri sorunlar, yapilan reformlarin hak ettigi kamuoyu desteginin elde edilmesine engel olacak mahiyettedir. Bu durum Milli Egitim Bakanligi’nin uygulamaya iliskin üslubundan ve sosyal paydaslarla iletisim kurmamasindan kaynaklanmaktadir.

-Egitim sisteminde yapilan reformlarin fikri sahibi olan Egitim-Bir-Sen, reformlarin uygulama sürecine dönük talep ve önerilerini de basta Milli Egitim Bakanligi olmak üzere bütün kamuoyuyla paylasmistir. Öneri ve taleplerimizin zamaninda dikkate alinmamasindan kaynaklanan sorunlar ortaya çikmaya baslamistir. Riskler ve olumsuzluklar artmadan önerilerimiz dikkate alinarak uygulamalardaki aksakliklar ivedilikle giderilmelidir.

-Egitimde tarihi degisiklik olan yeni egitim sistemine iliskin reformun amacina ulasmasi için, ikili ögretim yapan egitim kurumunun kalmamasi, sinif mevcutlarinin 24–30 araliginda olmasi, 120 bini asan ögretmen ihtiyacinin karsilanmasi gerekmektedir. Bu çerçevede siyasi irade kamu maliyesi ve bütçe disiplini gibi gerekçelere siginmadan üzerine düsen sorumlulugu yerine getirmelidir.

-Türkiye’deki her birey gibi ögretmenlerin de aile bütünlügünün saglanmasi Anayasal bir haktir. Ögretmenler evlerinin yaninda degil, eslerinin ve çocuklarinin yaninda olmak istemektedirler. Bu konuda imkân ve firsatlari olusturmak Milli Egitim Bakanligi’nin öncelikli görevleri arasindadir.

-Karma egitim mecburiyeti basta olmak üzere 28 Subat sürecinin bütün yasaklari ve dayatmalari kaldirilmali, egitimde özgürlükler, bilimsel ve pedagojik kriterler ile toplumsal hassasiyetler esas alinmalidir.

-4 ⁺ 4 +4 yeni egitim sistemine karsi çikanlar, ideolojik bakis ve saplanti içerisinde olan kisi ve kuruluslardir. Bu kisi ve kuruluslar, eylemlerinde 5–6 yas grubundaki çocuklari kullanmaktan çekinmemis, teröre lojistik destek veren örgütlerin eylemlerinde boy göstermesine izin vermis, egitimin amaç ve hedefleriyle bagdasmayan fiillerin altina imza atmislardir. Milletimize ve egitim camiasina çagrimiz, milletin degerleriyle kavga etmeyi görev saymis bu örgütlere itibar etmemeleri, bu örgütlerin çagrilarini ellerinin tersiyle itmeleridir.

-Bir milletin ruhunu insa eden egitimdir, egitimin mimari ise ögretmenlerdir. Ögretmenleri itibarsizlastirmak ve degersizlestirmek egitim sistemini ve toplumu çökertir. Buradan basta Milli Egitim Bakanligi ve iktidar mensuplari olmak üzere herkesi ögretmenleri degersizlestirecek ve itibarsizlastiracak söz, davranis ve eylemlerden kaçinmaya davet ediyoruz.

-Son yillarda bütçeden egitime ayrilan payin artmasi ve ilk sirada olmasi takdir ettigimiz bir durumdur. Fakat ögretmenin bütçesine aktarilan payin artirilmamasi ise “egitim en önemli sorun” söylemiyle örtüsmemektedir. Emsalsiz bir görevi üstlenen ögretmenlere emsaliniz yok diyerek ek ödeme verilmemesi yanlisindan bir an önce dönülmelidir. Egitim çalisanlarinin yetkili sendikasi olarak kalkinan Türkiye’nin adalet magduru ögretmenlerine hak ettikleri ek ödemenin verilmesini istiyoruz.

-2012–2013 yilina ait ögretim yilina hazirlik ödenegi bütün egitim çalisanlarina verilmelidir.

-Kamu görevlilerine grev ve siyaset hakki taninmalidir.

-Ögretmen ve yöneticilerin norm kadrolarinda fazlalik olusmamasi için ögretmenlerin alan degisikligi kapsami genis tutulmali, yöneticilerin normu kadrolarinin belirlemesinde yeni düzenleme yapilmalidir.

- Teknik hizmetler, Genel idari ve Yardimci hizmetler sinifi çalisanlarinin atama ve yer degistirme islemleri ögretmenlerde oldugu gibi bir düzenlemeye baglanmalidir.

- Görevde yükselme ve unvan degisikligi yönetmeligine iliskin yönetmelik degisikligi bir an önce yapilarak unvan degisikligi sinav süreci baslatilmalidir.