Haber
2012-01-19 06:29:20
Egitimde Sorunlari Degil Dönemi Geride Biraktik

Yeni Milli Egitim kadrosu ile basladigimiz 2011-2012 egitim-ögretim yili birinci dönemini geride biraktik. Bu dönem, egitimi ve egitimciyi ilgilendiren önemli basliklari içerisinde barindirmistir. Bunlar; Milli Egitim Bakanligi merkez teskilatinda yapilan degisiklik ve yeniden yapilandirma süreci, ek ödeme ile ek ders ayriminin yasal zemin bulmus olmasi, ögretmenlik mesleginin bugününe ve yarinina isik tutmak ve strateji üretmek adina bütün sosyal taraflarin katilimi ile gerçeklestirilen “ Ulusal Ögretmen Stratejisi Çalistayi”, YÖK’ün meslek liselileri magdur eden katsayi problemini çözmesi, 28 Subat’ta uygulamaya konulan kesintisiz 8 yillik egitimin sura karari geregi kesintili hale getirilmesinin gündeme alinmis olmasi ile stadyumlara sikistirilan 19 Mayis törenleriyle ilgili Milli Egitim Bakanligi’nin inisiyatif almis olmasi, yeni döneme girmeden önce il milli egitim müdürlükleri ile ilgili belirsizligi ortadan kaldiracak adimin atilmis olmasi gibi olumlu basliklar olarak siralanabilir.

Bu dönemde, egitimle ilgili takdir edilmesi gereken bazi önemli basliklarla birlikte, egitimin olmasi gereken gerçek gündeminin disinda, egitim çalisanlarinin hafizasinda derin izler birakan olumsuzluklar da yasanmistir.


Bagis sorusturmalari, ögretmenlerin özür grubu tayin hakkina sinirlama getirilmesi,  ögretmenlerin iller arasi rotasyona tabi tutulmasi tartismalari,  siyasilerin ve Bakanligin egitim camiasini yaralayan söylemleri gibi egitimcilerin moral ve motivasyonunda tahribat olusturan gündemler de bu dönemde yerini almistir. Teskilat yasasi sonrasi merkez teskilatta taslarin yerine oturmamasi ile birlikte yasanmaya devam eden belirsizliklerin geride birakilmasi gerekirdi. 


Van’da meydana gelen depremin, vatandaslarimizla birlikte 75 genç ögretmenimizi aramizdan almis olmasi yüreklerde derin izler birakirken, egitim çalisanlarinin depremden kaynaklanan problemlerinin hala çözülememis olmasi gündemde önemli bir yer isgal etmektedir.


“Esit ise esit ücret” kapsaminda 666 sayili KHK ile ek ödeme oranlari belirlenirken, ögretmen ve ögretim elemanlarinin ücretlerinde iyilestirme yapilmamis olmasi ile Milli Egitim Bakanligi’nin kendi çalisanlarinin mali ve özlük haklariyla ilgili yeteri kadar çaba göstermedigi kanaatini ortadan kaldiracak somut girisimlerin yapilmamis olmasi da yine birinci döneme damgasini vuran olumsuzluklar olmustur. 2,5 milyon memurun toplu sözlesme yapmasini saglayacak olan 4688 sayili Kanun’da degisiklik öngören Toplu Sözlesme Yasasi’nin çikarilamamis olmasi, geride biraktigimiz dönemin hanesine eksi olarak yazilan yine önemli konularin basinda gelmektedir. 
 


Teskilat Yasasindaki Degisiklik Bazi Hükümler Hariç Olumlu Olmustur
652 sayili Kanun Hükmünde Kararname ile Milli Egitim Bakanliginin Teskilat ve Görevleri Hakkinda Kanun’da yapilan degisiklik, 2011-2012 egitim-ögretim döneminin birinci bölümünde egitimde gerçeklestirilen radikal degisikliklerden biri olmustur. Bu düzenleme, özür durumuna bagli yer degisikliginin yilda bir kez olacak sekilde sinirlanmasi, egitim müfettislerinin unvanlarinin il egitim denetmeni olarak degistirilmesi gibi bazi olumsuzluklari da beraberinde getirmistir. Bakanlik merkez teskilatinda 33 birimden ayni amaca hizmet eden farkli isimdeki birimlerin birlestirilerek, birim sayinin düsürülmesi son derece yerinde bir karar olmustur. Yine yillardir dile getirdigimiz, derse girmeyene ek ders ödemesi yapilmayip, ek ödeme veya ek tazminat verilmesi yönündeki önerimizin bu KHK ile “ek ödeme”- “ek ders” seklinde ayrilmasi isabetli olmustur. 652 sayili KHK’nin çikmasinin üzerinden onca zaman geçmesine ragmen merkez teskilatinda taslarin hala yerine oturmamis olmasi ve belirsizliklerin devam ediyor olusu rahatsizliga neden olmaktadir. Daha fazla zaman kaybedilmeden belirsizliklerin giderilmesi için gerekli adimlar atilmalidir.  


Ögretmen ve Ögretim Üyeleri KHK Magduru Haline Gelmistir
“Esit ise esit ücret” kapsaminda 666 sayili KHK ile farkli kurumlarda ayni unvanda çalisan kamu personelinin ücretlerinde ek ödeme oranlari üzerinden esitleme yapilirken, ögretmen ve ögretim elemanlarinin ücretlerinde iyilestirme yapilmamasi ve ögretmenlerin kamuda en düsük maas alan ikinci personel seviyesine düsürülmesi nedeniyle, ögretmen ve ögretim elemanlari KHK magduru haline getirilmistir. 


Esit ise esit ücret ilkesi kapsaminda kurum içi ücret dengesi dikkate alinarak Milli Egitim Bakanligi ve üniversitelerde çalisan sube müdürü, sef, memur ve hizmetlilerin Maliye Bakanligi basta olmak üzere diger kamu kurumlarinda çalisan emsalleri ile ücretlerinin esitlenmesi için yillarca verdigimiz mücadelenin ögretmen ve ögretim elemanlari unutularak(!) düzenlenmis olmasi, egitimcileri huzursuz eden en önemli olaylardan biridir.
 

Ek Ders Esaslarinda Yapilan Degisiklik Tatmin Etmemistir
10/01/2012 tarihinde yayimlanan Milli Egitim Bakanligi Yönetici ve Ögretmenlerinin Ders ve Ek Ders Saatlerine Iliskin Karar’da yapilan degisiklikler, ek ders-ek ödeme ayrimi sonrasi zaruri kisimlari tadil etmis ama köklü bir çözüm getirmemistir. Okul yöneticilerinin 6 saat derse girme zorunlulugu, ikili egitim yapan okullardaki yöneticilerin magduriyeti, iki gün derse girmeyene geri kalan üç günde ek ders tahakkuk ettirmeyen çarpiklik ve ek ders dagilimindaki adaletsizliklere çözüm üretilmemis, sorunlar yine ötelenmistir. 


Bagis Sorusturmalari Yanlis Bir Adim Olmustur
Okullara herhangi bir bütçe gönderilmezken, devletin yükümlülügünü yerine getirmemesi yüzünden okul aile birlikleri kanaliyla bagis adi altinda velilerden alinan paralarla ilgili okul yöneticilerinin tamaminin “Bagis Genelgesi” ile hedefe konulmus olmasi asla dogru olmamistir. Okul yöneticilerini güven duyulmayan, inadina veliyi zora sokmaya çalisan, art niyetli çalisanlar olarak algilatan, veliler dâhil herkesin gözünde degersizlestiren bu yaklasimin yol açtigi tahribatin izlerinin silinmesi kolay olmayacaktir. Bagis sorusturmasinin sonuçlariyla birlikte iptal edilmesi bu olumsuz izi bir nebze ortadan kaldirabilecektir.
 

Yanlis Yaklasimlar ve Söylemler Ögretmenlik Mesleginin Itibarsizlastirilmasina Hizmet Etmistir
Egitim yönetiminin görevi ve egitime yapilan yatirimlarin amaci; ögretmenin önündeki bariyerleri ve ortaya çikan problemleri kaldirmak, isi kolaylastirmak ve verilen egitiminin niteligini artiracak adimlari ortaya koymaktir. Egitimin kalitesi, ögretmenin moral ve degeri kadardir. Gerek siyasilerce gerekse Bakanlikça sarf edilen, egitimcileri degersizlestiren söylemlerin geride birakilan dönemde kalmasi gerekmektedir. Egitimciler, sorumlu makamlarin sorunlu makamlar olmamasi gerektigini düsünmekte ve olusturulan tahribatin telafi edilmesini beklemektedir.


Atama Bekleyen Ögretmen Adaylarinin Beklentileri Yine Karsilanmamistir
Atamasi yapilmayan ögretmenler atama beklerken, ögretmen açigi ücretli/vekil ögretmenlerle giderilmeye devam etmektedir. Ögretmen açigi, palyatif yöntemlerle giderilmeye çalisilarak, açik adeta gizlenmektedir. Atamasi yapilmayan ögretmenlerin kadrolu atanma taleplerine duyarsiz kalinmamali ve yeni ögretmen alimi için bir an önce takvim ilan edilmelidir. Ikinci döneme iliskin yeni ögretmen alimi yapilmali ve derslikler, ücretli ögretmenler yerine atamasi yapilmayan ögretmenlerle bulusturulmalidir.
 

Depremin Yol Açtigi Sorunlar Giderilememistir
Van’da meydana gelen depremde yüzlerce vatandasimiz hayatini kaybederken, depremin merkez üssü adeta egitim olmustur. 75 ögretmenimizi kaybettigimiz depremin beraberinde getirdigi sorunlar henüz giderilememistir. Van’da görev yapan egitimcilerin barinma problemleri basta olmak üzere birçok sorunu çözüm, yaralari ise hala sarilmayi beklemektedir.


Özür Grubu Tayin Hakkinin Yilda Bir Defa ile Sinirlandirilmasi Aile Bütünlügünü Tehdit Etmektedir
652 sayili KHK ile yapilan düzenlemede özür grubu tayinlerinin yilda bir kez yaz döneminde yapilacak sekilde sinirlanmis olmasi, ara dönemde tayin bekleyen egitim çalisanlarinin ve ailelerinin morallerini bozmakla birlikte aile bütünlügünü tehdit eder hale gelmistir. Ulusal Ögretmen Stratejisi Çalistayi’nda özür grubu tayin hakkinin yilda iki defa yapilmasi karari alinmasina karsin sorun kökten çözülememistir. Egitim-Bir-Sen olarak, sorunun çözümüne yönelik girisimlerimizin verdigi olumlu sonucun kilavuzla gölgelenmesi de yine yanlis olmustur. Saglik ve ögrenim özrü, es durumu özründe sinirlama, il içi özür grubu tayin hakki gibi bölümlerin kirpilarak sunulmasi, magduriyeti ortadan kaldirmak bir yana, tayin hakki bekleyen ailelerin bir kisminin moralini bozmus ve magduriyetlerin yeni dönemde devam ettirilmesine neden olmustur. 


Zorunlu Kesintisiz Egitimin Gündeme Alinmasi Önemlidir
28 Subat’in dayatmasiyla ilk ve orta kisimlarin ilkögretim adi altinda zorunlu kesintisiz 8 yil seklinde birlestirilmesi, geride biraktigimiz 13 yilda en çok tartisilan konularin basinda gelmistir. Fizyolojik, pedagojik ve sosyal açidan yanlisligi tartisma götürmeyen 8 yillik kesintisiz egitim dayatmasi, ‘siyasi hayatima mal olsa dahi yapacagim’ diyenlerin siyasi hayatini bitirmekle beraber sanayide çirak, mesleki egitimde yönlendirme gibi önemli hususlari da bitirme noktasina getirmistir. Milli Egitim Bakanligi’nin en üst danisma kurulu olan 18. Milli Egitim Surasi’nda da kararlastirilan kesintili 13 yillik egitimin, içinde bulundugumuz egitim-ögretim yilinin birinci döneminin son günlerinde gündeme alinmis olmasi önemlidir.


 Katsayi Probleminin Çözülmesi Son Derece Isabetli Olmustur
Mesleki egitime agir darbe vuran, is dünyasinin “meslek lisesi memleket meselesi” diye sloganlastirarak çözüm bekledigi en önemli problem, süphesiz katsayi problemi olmustur. 28 Subat’ta MGK kararlariyla dayatilan ve devaminda yaptirilan düzenlemelerle egitime giydirilen deli gömleklerinden olan meslek liselerinin aleyhine uygulanan “katsayi” sorununun, birinci dönemle birlikte geride kalmasi, süphesiz YÖK’ün attigi en önemli adim olmustur.


 ‘19 Mayis’ Kutlamalari ile Ilgili Düzenleme Yerinde Bir Adimdir

Milli bayramlarin stadyumlarda sinirli sayida ögrencinin katilimiyla kutlanmasinin önüne geçmek ve katilimciligi çogaltmak için sadece Ankara’da stadyumda kutlanip, diger illerde okul ortaminda etkinliklerle kutlanmasini öngören düzenleme yerinde bir yaklasim olmustur. Milli bayramlar, hem kutlamalarda görev verilen ögrencilerin egitimini aylarca aksatan hem de kutlamalari dar bir alana sikistiran uygulamalar olmaktan çikarilmalidir.

MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen