Haber
2012-08-16 07:31:37
Ek Ödemenin Pesini Birakmadik

Memur-Sen ve Egitim-Bir-Sen Genel Baskani Ahmet Gündogdu, Memurdan.net internet sitesine ek ödeme, sendikalar kanunu, toplu görüsme süreci ve hizmet sendikaciligi gibi birçok konuda açiklamalarda bulundu. Gündogdu siteye verdigi röportajda Memur-Sen ve Egitim-Bir-Sen’in ek ödemeler konusundaki kararli tutum ve mücadelenin kamu görevlileri nezdinde beklentileri yükselttigini bunun da gayet normal oldugunu; ancak, hükümetin ve Maliye bürokrasinin yanlis tutumu bu beklentileri karsiliksiz biraktigini söyledi.

Memur-Sen olarak yogun girisimlerimiz sürdügünü dile getiren Gündogdu: “Hem ek ödemeyi almak hem de ögretmene bakisi degistirmek noktasinda mutlaka basarili olacagiz. Ögretmenler bu sözleri ve bakisi hak etmiyor” dedi.

Genel Baskanimiz Ahmet Gündogdu’nun röportajinin tamami su sekilde:

Öncelikle röportaj teklifimizi kabul ettiginiz için tesekkür ederiz. Malumunuz Sendika yasasi ile hareketlenen süreç Toplu Sözlesme süreci ile doruk noktasina ulasti. Tam bu dönemde üye sayilarinin açiklanmasi Memur-Sen ‘in sürekli gündemde kalmasini sagladi.

Okurlarimizin ve kamuoyunun merak ettikleri ve soru isaretleri bulunan birkaç husus hakkinda görüslerinizi ve olaylarin aslini sizlere soralim istedik.

Editör: Sendikalar kanununu genel olarak nasil degerlendiriyorsunuz?

Ahmet Gündogdu: Yeni Kamu Görevlileri Sendikalari Kanunu ile topluca görüsmeden toplu sözlesme düzenine geçtik. Toplu görüsme düzeninde taraflar uzlasma saglasa bile son söz Bakanlar Kurulu’ndaydi. Toplu sözlesme düzeninde ise uzlasilan tüm konular Resmi Gazete’de yayinlanarak kanun hükmünü aliyor, iktidar bu hükümleri uygulamak zorunda.

Yasamiz Hem Dar Hem de Yasakçi

Editör: Size bu elbise bu bedene uydu mu? Yoksa ileride mutlaka degismesi gerekecek durumlar var midir?

Ahmet Gündogdu: 4688 sayili Kamu Görevlileri Sendikalari Kanunu’nu yeni haliyle de kamu görevlileri ve Memur-Sen ailesi olarak yeterli bulmuyoruz. Demokratiklesme yolunda önemli adimlar atan, ileri demokrasi hedefleri bulunan Türkiye için bu kanunun dar ve yasakçi oldugunu düsünüyoruz. Yasanin hiçbir anayasal degisiklik yapilmadan demokratiklestirilmesi kapsaminda degistirilmesi gereken yönleri bulundugu gibi anayasa degisikligine bagli olarak yapilmasi gereken önemli degisiklikler de var.

Grev ve Siyaset Hakki Istiyoruz

Editör: Nedir bu önemli degisiklikler?

Ahmet Gündogdu: Öncelikle anayasa degisikligini beklemeden örgütlenmenin önündeki engeller kaldirilmalidir. Örnegin, TBMM, Cumhurbaskanligi’nda çalisan memurlarin sendikali olmasinin önü zaman kaybeden açilmalidir. Ayrica silahli kuvvetler ve emniyet hizmetlerinde ülkemize hizmet veren sivil memurlarin sendikali olmasi saglanmalidir.  Örgütlenmenin önündeki bu ve benzeri engellerin kaldirilmasi Türkiye’ye gelismis demokrasi liginde sinif atlatacaktir. Diger taraftan acilen yapilmasini bekledigimiz yeni anayasa çerçevesinde ise memura grev hakki verilmeli, siyaset yasagi kaldirilmalidir.

Ileri Demokrasi Sendikal Haklarin Verilmesinden Geçiyor

Editör: Bu haklarin verilmesi Türkiye’ye ne kazandiracak?

Ahmet Gündogdu: Söz konusu özgürlükçü düzenlemelerin yapilmasi durumunda ülkemizin kazanimlarindan bazilari sunlar olacak: Bir; AB Türkiye Ilerleme Raporu’nun Sosyal Politika ve Istihdam fasliyla ilgili elestiriler son bulacak, AB ile müzakerelerde Sosyal Politika ve Istihdam fasli açilip kapatilmis olacak. Iki; kamu görevlilerinin hak arama yollari daha da güçlenecek, yeni haklar kazanmalarinin yolu daha da demokratiklesecek. Üç; kamu görevlilerinin siyaset hakki elde etmeleriyle birlikte Türkiye’nin en egitimli ve nitelikli kesimi olan kamu görevlilerinin fikir, düsünce ve ülkemizle ilgili projeleri hayata geçebilecek, siyasetin kalitesi artacak. Dört; örgütlü toplum olma noktasinda Türkiye bir adam daha ileri gidecek. Kisacasi, Türkiye örgütlülük,  kalkinma, gelismislik, demokrasi ve insan haklari alanlarinda yeni kazanimlar elde edecek.

Talepleri Kamu Görevlileri ve Teskilatimizla Belirliyoruz

Editör: 2012-2013 dönemi toplu sözlesmeleri konusunda ne düsünüyorsunuz? Toplu görüsme sürecinden sonra toplu sözlesme dönemi genel olarak sizce nasil geçti?

Ahmet Gündogdu: Öncelikle herkes Memur-Sen’in kamu görevlilerinin toplu sözlesme hakki almasi noktasindaki öncü ve lider rolünü kabul etmelidir. Hem toplu sözlesme hakkinin elde edilmesi sürecinde yapilan çalistay ve toplantilardaki aktif rolü hem de toplu sözlesme hakkini getiren anayasa degisikligine verdigi destegi sendikal tarih yazacak.  

12 Eylül 2010 referandumunda halka sunulan anayasa degisikligi paketinin içine toplu sözlesme düzenini büyük mücadeleler sonrasinda ilave ettiren ve bu anayasa degisikliginin yüzde 58 ile kanunlasmasinda en büyük pay Memur-Sen ailesinindir.  Bu tespiti yaptiktan sonra gelelim toplu sözlesme dönemine.

Memur-Sen olarak, toplu sözlesme dönemine çok iyi hazirlandik, kamu görevlilerinin talep ve beklentileri dogrultusunda teklifler ortaya koyduk ve masaya tasidik. Tekliflerimizin kamu görevlilerinin talepleriyle örtüsmesinin tek nedeni ise talepleri dogrudan teskilatlarimiz yüz yüze kamu görevlilerine is yerlerinde sorarak almalaridir. Memur-Sen’in yaptigi, teskilatlarimizin dogrudan kamu görevlilerine ulasarak aldiklari talep ve beklentileri teknik ve hukuki zeminde yogurmak ve olgunlastirmak olmustur.

Memur-Sen masada da alanlarda da kiran kirana kamu görevlilerinin yeni kazanimlar elde etmesi için mücadele etmistir. Bir yandan masada toplu pazarligini yürütmüs, diger yandan masayi daha güçlü hale getirmek için alanlardan iktidara ve Kamu Isveren Kurulu’na mesajini net bir sekilde göndermistir.

Memur-Sen’i Elestirerek Iktidarin Elini Güçlendirdiler

Editör: Peki o zaman özellikle bazi kesimlerin acimasizca memuru masada yalniz biraktiginiz ve haklarini savunmadiginiz iddialarina ne diyeceksiniz?

Ahmet Gündogdu: Rakip sendika ve konfederasyonlarin elestirilerine cevap vermeye gerek görmüyorum. Masada onlarla birlikteydik, Kamu Hakem Kurulu’nda onlarla yine beraberdik. Kamuoyu gün gün süreci takip etti. Rakip konfederasyon ve sendikalar fazla ya da farkli olarak sunu yaptik diyemezler. Kuzu gibi masada oturdular, toplu sözlesme sürecinde tek yaptiklari Memur-Sen’i elestirerek iktidarin elini güçlendirmek, kamu görevlilerinin elini zayiflatmak oldu.

Buna ragmen Memur-Sen mücadelesiyle toplu sözlesmeyle kamu görevlileri için 63 tane yeni kazanim üretti, Memur-Sen’in uzlasmasindan isçilerin 2012 yili için aldigi yüzdelik zammin iki puan üzerinde zam çikti. Isçi konfederasyonlarinin yöneticileriyle yüz yüze geldigimizde “Biz tek bir toplu sözlesmeyle 63 tane kazanim elde etsek isçi bizi omuzlarinda tasir” diyerek kazanimlarimizin önemine dikkat çekiyorlar. Tüm bunlara ragmen üyelerimizden, kamu görevlilerinden bize yönelik gelen elestirileri ise saygiyla karsiliyoruz.

Neticede kamu görevlileri dogru yaptigimiz zaman bizleri alkisliyor. 2010 yilinda yaptigimiz toplu görüsme sonrasinda yapilan tüm anketlerde kamu görevlilerinin yüzde 80’i Memur-Sen’in kazanimlarina alkis tutmus, takdirlerini iletmistir. Simdi de özellikle ögretmenlere, akademisyenlere ek ödeme alinamamasini elestiriyorlar. Bu elestirilerinde haklilar.

Biz egitim çalisanlarina ek ödeme almak için tüm imkanlari kullandik, Basbakan’in yanlis bilgilendirilmesi, Maliye Bakanligi’nin bütçe dengelerinin bozulacagi yönündeki gereksiz hassasiyeti yüzünden ek ödeme alamadik. Ancak, toplu sözlesme süreci bitse de, hak arama süreci bitmis degil.

Memur-Sen olarak basta egitim çalisanlari olmak üzere ek ödeme magduriyeti yasayan tüm kamu görevlilerinin magduriyetini gidermek için mücadeleye devam ediyoruz. Bu alanda kazanim üretene kadar da mücadelemiz sürecek.

Memur-Sen, bir hakki alamayinca geri çekilen bir kurulus degildir, hakki kazanima dönüstürünceye kadar mücadele eden bir anlayisa sahiptir.

Hakem Kurulu’nun Yapisi Demokratik Degil

Editör: Bir de Memur-Sen’in adayi olan akademisyen üzerinde çok spekülasyonlar yaptilar. Heyette yer alan Memur-Sen adaylarinin sürece katkilarini nasil buldunuz?

Ahmet Gündogdu: Aslinda bu noktayi çok konusmaya gerek yok. Tarih belgeler üzerinde yazilir. Memur-Sen’in üyesi akademisyenin Konfederasyonumuzun teklif ve taleplerinin disinda hiçbir önerinin altinda imzasi yoktur. Kamu Hakem Kurulu’nun tutanaklari ortada, Resmi Gazete ortada. Bizim üyemizin yüzdelik zamla ilgili açik ve net serhi vardir.

Rakip konfederasyonlar içerdeki pazarlik sürecindeki konusmalardan yola çikarak bir bardak suda firtina koparmak istemisler, karalama kampanyasi baslatmislardir.

Ancak, sendikal mücadeleyi zirveye tasiyan Memur-Sen’i karalamak kimsenin hakki da degildir haddi de degildir. 

Biz Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun yapisinin demokratik olmasi için yogun mücadele verdik, ancak yasa istedigimiz gibi çikmadi. Biz Kamu Görevlileri Hakem Kurulu Baskani’nin Bakanlar Kurulu tarafindan seçilmesi yerine Kanun’da açikça tarif edilmesini ve tanimlanmasini istedik. Bu mücadelemizi sürdürecegiz.

Konfederasyonlar;  “senin üye bunu dedi bizim üye sunu söyledi” yerine el ele verip Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun yapisinin demokratiklestirilmesi için mücadele vermelidir.

Sendikaciligin Ne Ise Yaradigini Gösterdik

Editör: ‘Sendikacilik ne ise yariyor’ seklinde sorular soruluyor ne diyeceksiniz? Memur-Sen’in Türkiye ve kamu görevlilerine katkilari nelerdir?

Ahmet Gündogdu: Memur-Sen’in sistemin demokratiklesmesinden özgürlüklerin genislemesine, kamu görevlilerin ekonomik, sosyal ve özlük haklarinin iyilestirilmesinden kamuda hizmet kalitesinin artmasina kadar genis bir alanda katki var. Detayina girmeyecegim;  Memur-Sen darbe, muhtira ve post modern darbelerin bir daha olmamasi için verilen mücadelede en ön saflarda yer aldi.

Basta 12 Eylül 2010 referandumu olmak üzere ülkemizin ve milletimizin önünü açan anayasa ve yasa degisikliklerinde önemli rolü ve katkisi oldu.  Toplu sözlesme hakkinin anayasal hak olmasinda büyük en büyük emege sahip.  Türkiye’nin vizyonunu küresel liderlige göre yeniden sekillendirecek sivil ve demokratik yeni anayasa çalismalarina bilimsel destek sagladi. Üniversitelerde basörtüsü yasaginin kaldirilmasi, adaletsiz kat sayi ayibinin son bulmasi, Kur’an ögretiminin önündeki yas engellerinin tarih olmasinda Konfederasyonumuzun kararli tutumu ve mücadelesinin etkisi ve katkisi oldugu açik.

Kisacasi Memur-Sen’in milletimizin ve kamu görevlilerinin geleceginin önüne dösenen her türlü yasak mayinlarinin temizlenmesinde rolü ve katkisi inkar edilemez bir gerçek. Bunun yaninda kamu görevlilerinin yeni ekonomik ve sosyal haklar kazanmasinda da öncü rol üstlendi. Konut Edindirme Fonu ile Zorunlu Tasarruf Fonu’nun tasfiyesi ve fondaki paralarin hak sahiplerine dagitilmasindan kamu görevlilerine bankalar tarafindan promosyon verilmesi, 205 bin sözlesmelinin kadroya geçirilmesinden 4-C’lilerin özlük haklarinda iyilestirme yapilmasi bunlardan bazilari.

Bu temel kazanimlar yaninda sözlesmelerine bagli olarak sözlesmeli personelden tahsil edilen damga vergisinin kaldirilmasi, hastaliga dayali izin süresinin arttirilmasi, bakmakla yükümlü olunan aile fertlerine hastalik halinde ücretli refakat izni imkâni getirilmesi, sözlesmeli personele de aile yardimi ödenmeye baslamasi, sendika üyesi kamu görevlilerine üç ayda bir ödenmek üzere toplu sözlesme ikramiyesi verilmesi, saglik çalisanlarina ek ödemeye iliskin aylik mahsuplasmani imkani verilmesi, engellilere ve hamilelere gece nöbeti ve gece vardiyasi görevi verilmemesi, 4/B ve 4/C’li personele is sonu tazminati ödenmesi, darbe ürünü ve anti demokratik uyarma ve kinama cezalarina karsi yargiya basvuru yapilabilmesinin önünün açilmasi Konfederasyon ve sendikalarimizin birlikte ürettigi 127 kazanimdan sadece bir kaçi.

Sadece bu kazanimlar bakildiginda Memur-Sen’in ülkemize, milletimize ve kamu görevlilerine yönelik 127’nin üzerinde önemli kazanimlar ürettigi görülecektir.

Ek Ödemenin Pesini Birakmadik

Editör: Özellikle ögretmenlere ek ödeme konusunda Egitim-Bir-Sen’in önceki açiklamalari dolayisi ile çok elestirildiniz. Hükümetin genelde memur zammi, özelde ögretmenlere ek ödeme konusundaki tutumunu nasil degerlendiriyorsunuz?

Ahmet Gündogdu: Memur-Sen ve Egitim-Bir-Sen’in ek ödemeler konusundaki kararli tutumu ve mücadelesi kamu görevlileri nezdinde beklentileri yükseltti. Bu gayet normal. Ancak, hükümetin ve Maliye bürokrasinin yanlis tutumu bu beklentileri elestiriye döndürdü.

Biz Memur-Sen olarak tabandan gelecek elestiriyi saygiyla ve anlayisla karsiliyoruz. Ek ödemeyi almis olsaydik,  alkislanacaktik, taktir edilecektik. Bu ne kadar dogru ise elestiri de o kadar hak ve dogrudur. Neticede dernekçilik ve vakifçilik degil sendikacilik yapiyoruz.

Bu elestirilerin yüzde 30’u ek ödemenin alinamamasindan, yüzde 70’i Basbakan’in yanlis bilgiye dayanan ögretmenlerle ilgili sarf ettigi sözler ile Maliye Bakani’nin memurlara, Milli Egitim Bakani’nin da ögretmenlere yönelik olumsuz bakisindan kaynaklanmaktadir. 

Memur-Sen olarak yogun girisimlerimiz sürüyor. Hem ek ödemeyi almak hem de ögretmene bakisi degistirmek noktasinda mutlaka basarili olacagiz. Ögretmenler bu sözleri ve bakisi hak etmiyor. Onlar bu ülkenin ve geleceginin garantisidir. Çocuklarimizi gözü kapali emanet ettigimiz ögretmenlerimiz. Ne kadar deger versek, saygi göstersek, imkânlar saglasak azdir.

Hedef 11’de 11 ve Yeni Kazanimlar

Editör: Son olarak 11 hizmet kolunun 10 ‘unda Memur-Sen artik yetkili sendika oldu. Bu sonuçlar bir sonra ki toplu sözlesme sürecinin daha hassas geçecegini ve daha fazla elestirileceginizi simdiden gösteriyor. Bu konuda neler söylemek istersiniz?

Ahmet Gündogdu: Malum, sendikalarin üye sayilari 10 Agustos 2012 tarihli Resmi Gazete’de yayinlandi. Yayinlanan istatistiklere göre, Memur-Sen liderligini pekistirdi, güçlendirdi. Sizin de soruda altini çizdiginiz gibi 11 hizmet kolunun 10’unda yetkiyi aldik. Bu yil üç sendikamiz ilk kez yetkiyi alirken geçmis yillarda yetkiyi alan 7 sendikamiz ise rakipleriyle aralarini açtilar, sendikacilik ve sivil toplum kulvarinda adeta tek baslarina yarisiyorlar. Resmi Gazete’de yayinlanan istatistiklere göre, Memur-Sen 650 bin 328 üye sayisiyla ikinci konfederasyona 231 bin 337, üçüncü konfederasyona ise 410 bin 24 üye fark atti.

Memur-Sen’e bagli sendikalarda yetkili sendika sayisinin 7’den 10’a çiktigi da Resmi Gazete’de yayinlanan sonuçlarla tescil edilmis oldu. Egitim Bir-Sen, Saglik-Sen, Diyanet-Sen, Toç-Bir-Sen, Bem-Bir-Sen, Enerji Bir-Sen ve Bayindir Memur-Sen’den sonra bu yil da Büro Memur-Sen, Ulastirma Memur-Sen ve Birlik Haber-Sen yetkili sendikalar oldu. Kültür Memur-Sen ise yetkili olma olma yolunda önemli bir mesafe aldi ve üye sayisini 3 bin 761’e çikararak yetkili sendika ile arasindaki üye farkini 274’e indirdi.

MEMUR-SEN’E BAGLI SENDIKALARIN ÜYE SAYILARI Resmi Gazete’de yayinlanan üye sayilarina göre, Memur-Sen’e bagli sendikalarin üye sayilari su sekilde:

Egitim Bir-Sen:………………..231 bin 472

Saglik-Sen:………………………173 bin 718

Diyanet-Sen:…………………..60 bin 346

Bem-Bir-Sen:…………………..53 bin 171

Büro Memur-Sen:…………….45 bin 884

Toç-Bir-Sen:…………………….33 bin 645

Enerji Bir-Sen:…………………16 bin 375

Birlik Haber-Sen:…………….12 bin 231

Bayindir Memur-Sen:………10 bin 547

Ulastirma Memur-Sen:…….9 bin 178

Kültür Memur-Sen:………….3 bin 761

TOPLAM: 650 bin 328

Elbette bu muhtesem tablo Memur-Sen genel baskanindan yönetim kurulu üyelerine, sendika genel baskanlarindan sube baskanlarina, il temsilciliklerimizden ilçe temsilcilerimize, isyeri temsilcilerimizden üyelerimize daha büyük sorumluluklar yüklüyor.

Memur-Sen ailesi elestirilerden korkan, çekinen bir teskilat degildir. Aksine yapici elestirilerden, önerilerden yararlanmasini bilen güçlü bir yapidir. Milletimizden, kamu görevlilerinden ve üyelerimizden aldigimiz güç ve destekle dogru yerde durmaya, dogru zamanda hareket etmeye ve kamu görevlilerinin lehine olacak icraatlar yapmaya devam edecegiz.

2014-2015 Dönemi Için Yeni Kazanimlar Üretecegiz

Editör: 2014-2015 toplu sözlesmeleri için ne düsünüyorsunuz?

Ahmet Gündogdu: 2014-2015 toplu sözlesmeleri 2013 yilinin Agustos ayinda yapilacak. Insallah toplu sözlesme masasina 11’de 11 yaparak ve 750 binin üzerinde bir üye sayisiyla oturacagiz. Tüm hazirliklarimizi simdiden yapiyoruz. Bu süreçte Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun daha islevsel hale gelmesi, yapisinin demokratiklesmesi için hem parlamento hem de yürütme nezdinde girisimlerde bulunacagiz.

Memur-Sen olarak kararli ve mücadeleci bir anlayisla 2014-2015 toplu sözlesme dönemi için de yep yeni kazanimlar üretecegiz.

Samsun’dan Myanmar’a Hizmet Sendikaciligi Yapiyoruz

Editör: Sendikaciligin ücret sendikaciligindan kurtulmasi için ilerleyen dönemlerdeki hedefleriniz nelerdir?

Ahmet Gündogdu: Büyük Memur-Sen ailesi, hiçbir zaman sendikaciligi tek basina ücret mücadelesi olarak görmedi, bundan sonra da görmeyecek. Biz Filistin halkinin sesini alanlardan yükseltirken, Dogu Türkistanli kardeslerimizi kucaklarken, Pakistanli sel ve depremzede kardeslerimize el uzatirken, Somalili ve  Myanmarli ihtiyaç sahiplerinin yardimina kosarken, Van depreminde, Samsun sel felaketinde zarar görenlere  imkanlar ölçüsünde yardim ederken  sendikaciligin ücret sendikaciligi ile sinirlandirilamayacagini, insanliga, milletimize, kamu görevlilerine her alanda hizmet etme araci oldugunu gösterdik, ispatladik. 

Insallah yakin dönemde gençlerin her türlü sorunlariyla ilgilenerek,  hem nitelikli  hem de medeniyet degerlerine bagli gençler yetistirerek sendikaciliga yeni boyut ve anlamlar kazandiracagiz.

Son olarak sunu söyleyebilirim büyük Memur-Sen ailesi gerek tek tek gerekse ortak bir akilla  her saniyesini, her kurusunu ve tüm tecrübesini  insanligin ve milletimizin hizmetine sunmaya devam edecek.

Memurdan.net olarak kamu görevlilerinin sorunlarina yönelik göstermis oldugunuz yakin ilgiden dolayi tesekkür ediyor, yayin hayatinizda basarilar diliyorum…

Kaynak: http://www.memurdan.net/haber/ahmet-gundogdu-hedef-11de-11-1961.html

MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen