Egitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Baskani Ahmet Gündogdu, KON TV’de katildigi Baskent Gündemi programinda 4+4+4 yeni egitim sistemi, sendikalar ve egitimin gündemine iliskin konularda açiklamalarda bulundu. Abdürrahim Karakoç’un ‘Gölgede duranlarin gölgesi olmaz’ sözüne atifta bulunan Gündogdu, “Derin devletin ya da derin millet düsmanlarinin çarkina su tasinmissa bunlarin demokratik iklimi olusturmaya katkisi olamaz. Referandum paketinde toplu sözlesme de vardi, milletin devletine geçis de vardi. Buna ‘Hayir’ diyenlerin ‘Hayir’ dedigi iklim bu ülkede geçerli olsaydi 57 bin ögretmen alinamayacagi gibi varolan 650 bin ögretmen de maas alamayacakti” seklinde konustu.
Yeni egitim sistemine iliskin degerlendirmelerde bulunan Genel Baskan Ahmet Gündogdu, 4+4+4 sisteminin, vesayeti devam ettirmek isteyenlerle vesayetten kurtulmak isteyenlerin mücadelesi oldugunu belirtti. Gündogdu, “4+4+4 sisteminden önce, bu sisteme karsi koyanlarla bunu savunanlarin arasindaki esas kavga nedir diye sormaliyiz. Bunun cevabi da bana göre vesayeti devam ettirmek isteyenlerle vesayetten kurtulup bilimin, pedagojinin halkin tercihlerinin hayata geçmesini isteyenler arasinda öteden beri varolan bir mücadeleyi burada görüyoruz. Bu sistemi en iyi sekilde ve sorunsuz bir sekilde hayata geçirmesi gereken Milli Egitim Bakanligi’nin, Bakan ve bürokrasisinin zamaninda yapmasi gerekenleri yapmayip öteleyip iskalayip gecikmelerle sisteme karsi olanlara da konusma firsati verdigi kanaatindeyiz” dedi.
Referandumda ‘Hayir’ çiksaydi 650 bin ögretmen maas alamayacakti
Ahmet Gündogdu, Abdürrahim Karakoç’un ‘Gölgede duranlarin gölgesi olmaz’ sözünü hatirlatarak, “Derin devletin ya da derin millet düsmanlarinin çarkina su tasinmissa bunlarin demokratik iklimi olusturmaya katkisi olamaz. Referandum paketinde toplu sözlesme de vardi, milletin devletine geçis de vardi. Buna Hayir diyenlerin Hayir dedigi iklim bu ülkede geçerli olsaydi 57 bin ögretmen alinamayacagi gibi varolan 650 bin ögretmen de maas alamayacakti. Darbeler döneminde biz neler çektigimizi biliyoruz. Dünya görüsü ne olursa olsun darbe dönemlerine baktigimizda sadece siyasetçiler tokatlanmamis, sadece millet tokatlanmamis dogacak nesillerin rüyasina ipotek konulmus. Silivri cezaevinde olanlarin gözyasina ortak olanlar, bunlara ev sahipligi yapanlarla Imralidakine yanasmalik yapanlarin büyük fotografta memurlari düsündügünü beklemiyorum. Esas soru bu zor süreçlerde nerede yer aldiniz? Biz bu ülkede yeniden darbe olacak dendiginde Ortak Akil Mitinglerine öncülük ettik, bu darbesavarliktir. Referandumda da bu ülkenin yeniden insasina öncülük ettik, bu da hakikatseverliktir” dedi.
