Güney Afrika Yükseköğretim Sendikası’nın genel kuruluna katıldık
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Muammer Karaman, Güney Afrika Yükseköğretim Sendikası’nın (NTEU) genel kuruluna katıldı.
Johannesburg’da yapılan genel kurulda konuşan Muammer Karaman, Güney Afrika’nın kaynaklarını sömüren, insanlarını öteleştiren dönem ve düzenin bu topraklara ödettiği bedelleri, yaşattığı acıları yakından bildiklerini belirterek, “Bugün dünyanın başat meselelerinden biri olan yerinden yurdundan edilmiş insanların büyük bir kısmının da Afrikalı olduğunu görüyoruz. Akdeniz adeta bir ölüm tarlasına dönmüştür. Afrika ülkelerini yaşanmaz hâle getirenler, zenginliklerini çalanlar şimdi de can güvenliklerini sağlamak, iş bulmak, sağlık hizmetine kavuşmak için Batı’ya göç eden insanları taşıyan gemileri Akdeniz’in ortasında batırıyorlar. Biz bu vahşi düzeni ve uygulamaları insan onuruna aykırı buluyor, bu tür insanlık dışı muamelelerin karşısında duruyoruz” dedi.
Ailenin, toplumları var eden kurum olduğunu vurgulayan Karaman, “Aile en önemli dayanak noktamızdır. Toplumları var eden ve kendisi olarak geleceğe taşıyan kurumdur. Ülkelerimizi işgale kalkışan, maddi varlıklarımızı sömürenler bugün aileyi hedef almaktadır. Sivil toplumun aileyi koruma konusunda göstereceği hassasiyet ve yapacağı çalışmalar dünyanın huzur ve barışı, toplumların sağlığı için çok önemlidir” şeklinde konuştu.
Konuşmasında uluslararası dayanışmanın önemine dikkat çeken Karaman, iş birliğinin güçlendirilmesini ve iki sendika arasında tecrübe paylaşımını önemsediklerini söyledi.
Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen’in ulusal ve uluslararası düzeyde yaptığı çalışmalara değinen Karaman, verdikleri mücadele ile Türkiye’de birçok sorunun çözüme kavuşturulmasını sağladıklarını, yüzlerce kazanıma imza attıklarını ifade etti. Karaman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ülkemizde yaşanan sıkıntılı süreçlerde her zaman halkamızın yanında yer aldık. Gerek 15 Temmuz hain işgal girişiminde gerek 6 Şubat’ta meydana gelen depremde Eğitim-Bir-Sen olarak elimizden gelen ne varsa yerine getirdik. Mücadelemiz, gayretimiz, çalışmalarımız yalnızca ülkemizle sınırlı değildir. Nerede bir mağdur, mağduriyet varsa o mağduriyeti gidermek, mağdur ve mazluma kol kanat germek için harekete geçiyor, elimizden geleni yapıyoruz. Renklerimiz, dillerimiz, dinlerimiz, hassasiyetlerimiz farklı olsa da ter rengimiz aynıdır. Hepimiz emeğimizin karşılığında ekmeğimizi büyütmenin derdindeyiz. Bunun yanı sıra, toplumun sorunlarına, geleceğimiz olan çocuklarımıza ve gençlerimize sırtımızı dönemeyiz.”
Adil bir dünyanın inşasında uluslararası emek dayanışmasını önemsediklerini, emek ve adalet ortak paydasında buluşarak erdemli sendikacılığı sınırlarının dışına taşıdıklarını dile getiren Karaman, “Emeğin ve eğitimin ortak sorunlarına, beraber olmanın gücüyle çözüm üretmenin gayreti içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.
Küresel sorunların olduğu yerde küresel çözümler üretmek gerektiğinin altını çizen Karaman, “Bunun için dayanışmak, konuşmak, iş birliği anlaşmaları yapmak, beraber projeler üretmek, kurumsal kapasitelerimizi bu anlamda tanımak, ‘birbirimizle nasıl yardımlaşabiliriz’i ortaya çıkarmak gerekiyor. Bunları yaptığımız zaman küresel çözümler üreteceğimiz zemini de yakalamış olacağız. Emek alanına ilişkin bütün çalışmalar da bu boyutta düşünülmeli, küresel boyutuyla hareket edilmelidir. Derilerimizin rengi, konuştuğumuz diller farklı olabilir, ancak biz insanlıkta ortağız. En önemli ortak noktamız insanlık ve emeğimizdir” değerlendirmesinde bulundu.
Uluslararası dayanışmaya büyük bir önem verdiklerini, vermeye de devam edeceklerini kaydeden Karaman, “Bugün burada olmamız bunun en büyük örneğidir” diye konuştu.
Muammer Karaman ve beraberindeki heyet, daha sonra Türkiye’nin Pretorya Büyükelçisi Ayşegül Kandaş’ı ziyaret etti.
