Hakki Olanlara Hesap Veririz, Hadsiz Olanlara Hesap Sorariz
Kamu görevlileri sendikaciliginda, Resmi Gazete’de yayimlanan üye sayilarina iliskin Teblig, konfederasyon ve sendikalar açisindan karne hükmündedir. Konfederasyon ve sendikalarin karnelerinin yayinlanma tarihi yakindir. Iste o zaman kimin psikolojisinin bozuldugunu hep birlikte görecegiz.
Kendilerinin yaklasik 5 yildir artan bir katsayiyla yasadiklari erimeyi Memur-Sen’e tahvil etmeye çalisan malum ve mahkûm konfederasyon, geçmis bes yilda oldugu gibi, bu yil da erimeye devam edecegini anlamis gibi gözüküyor.
Bu yil toplu sözlesme masasina yardimci oyuncu rolüyle oturmalarini büyük basari olarak görüyorlar. Böyle devam ederlerse, ‘baba ben televizyona çiktim’ çigligi atan çocuk misali toplu sözlesme masasina dâhil olmakla yasadiklari mutlulugu bile arayacaklar. Çünkü bundan sonraki toplu sözlesme süreçlerinde figüran bile olamayacaklar. Gerçi bu yil da herhangi bir rollerini görmedik. Hem toplu sözlesme masasinda hem de Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nda uysal bir çocuk edasiyla sadece oturdular.
Tekliflerin belirlenmesinden Kamu Isverenine teklif sunmasi için baski yapmaya, uyari mitinglerinden is birakmaya, yeni teklif yoksa toplantiyi uzatmaya gerek yok tavrindan, Kamu Görevlileri Hakem Kurulu üzerinde olusturdugu baskiya kadar Memur-Sen toplu sözlesme sürecini gayet iyi yönetmistir.
Süreci yönetemeyenler hatta süreç içerisinde internet siteleri tarafindan yönetildigini itiraf edenler bellidir. Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nda ne söyleyecegini bilmeyen, acaba Memur-Sen ne diyecek diyerek saatlerce kararsizlik içinde bekleyen bir örgütün toplu sözlesme sürecini yönetemeyecegini biz biliyorduk. Kamu görevlileri de ögrenmis oldu.
Malum konfederasyon, “Memur-Sen kamu görevlilerine hesap vermeli” diyor. Dogru söylüyor. Biz, hesap vermeye haziriz. Toplu sözlesmenin kazanimlarini kendi hesabina yazma telasi tasiyanlarin, is kamu görevlilerine hesap vermeye gelince Memur-Sen’i adres göstermesi bekledigimiz bir tavirdi. Çünkü kaybetmeye mahkûm, erimesiyle malum bu konfederasyonun içinde bulundugu duruma göre “deve” veya “kus” oldugunu iddia eden devekusu misali sürekli kaçak dövüsmesinin töre geregi oldugunu biliyorduk.
Biz, kamu görevlilerine toplu sözlesme sürecinde kazandiklarimizin ve kazanamadiklarimizin hesabini vermeyi hem görev hem onur sayiyoruz. Kamuoyunun dikkatini de özellikle bir noktaya çekmek istiyoruz. ‘Kazanimlari biz elde ettik’ havasi atmak için telefonlarina sarilan bu mahkûm konfederasyonun yöneticileri, is hesap vermeye gelince, telefonlarini Memur-Sen’e yönlendiriyorlar. Biz, karsidaki sesin millete, kamu görevlilerine ait oldugu bütün telefonlara cevap vermekten, kamu görevlilerine hesap vermekten kaçmayiz. Çünkü dün oldugu gibi, bugün de kamu görevlilerine hesap vermeyi sendikaciligin onuru olarak görürüz. Dün oldugu gibi, bugün de, yarin da kamu görevlilerine hesap vermekten kaçanlarin hesabini görmeye devam ederiz. Ancak, bugünden sonra hesap vermekten kaçacagi malum, bu yil da erimeye mahkûm konfederasyonun hezeyanlarina, vehimlerine, iftiralarina ve yalanlarina, biçak kemige dayanmadikça, cevap vermeyecegiz.
