Hükümet Sözünü Tutmalidir
Genel
Sekreterimiz Ahmet Özer, mevcut anayasanin
bir darbe, korku anayasasi oldugunu ifade ederek, “Hükümet seçim
öncesinde verdigi sözlerin geregini yerine getirmelidir. Çalismalara
hiz verilerek yeni anayasa acilen yapilmalidir” dedi.
Kars,
Ardahanve Artvin subelerimizin il divan toplantilarinda
konusan Ahmet Özer, zorunlu egitimin 12 yila çikarilmasini öngören
yasanin Meclis’ten geçmesinin dogru bir karar oldugunu kaydederek,
sendika olarak buna destek verdiklerini söyledi. Konuyu Egitim-Bir-Sen’in
gündeme getirdigini dile getiren Özer, “2010 yilinda yapilan
18. Milli Egitim Surasi’nda sendikamiz 1+4+4+4 seklinde teklif vermis
ve Sura Genel Kurulu’nda oyçokluguyla kabul edilmisti. Suranin
bu talebi Meclis tarafindan gerçeklestirilmis oldu. Surada Egitim-Bir-Sen’in
baska bir talebi daha vardi. O, din egitimi derslerinin okullarda seçmeli
ders olarak okutulmasi yönündeki bir talepti. Bu talep de yine Meclis
tarafindan yerine getirildi. Bu noktada Meclis, deyim yerindeyse, camiamizin,
sendikamizin hakli taleplerini gerçeklestirme adina güzel bir adim
atmis oldu. Bu milletin milli ve manevi degerlere
ihtiyaci var. Insallah çocuklarimiz önümüzdeki yillarda
sadece imam hatip liselerinde degil, diger okullarda da dini egitimi görmüs
olurlar. Bu, belki cumhuriyet tarihinin en önemli olaylarindan biridir”
seklinde konustu.
1982
Anayasasi’nin mutlaka degismesi gerektigine dikkat çeken Ahmet
Özer, sunlari kaydetti:
“Mevcut anayasa bir darbe anayasasi, bir korku anayasasidir. Yasakçi bir zihniyeti barindiran, insanlarin özgürlüklerini kisitlayan bir anayasadir. Milletin degerlerinin içinde yer aldigi yeni bir anayasaya ihtiyaç vardir. Bunun milletin önüne bir an önce getirilmesi gerekiyor.”
Milleteseçimöncesinde
verilen sözün tutulmasini isteyen Özer, “Son dönemlerde
siyasiler verdikleri sözü unutmus gibi gözüküyorlar.
Biz bunu unutturmayacagiz. Siz de unutturmayin. Memurlarin siyaset ve grev hakki
yok. Yüzde 90’indan fazlasi üniversite mezunu olan memur kitlesinin
siyasetle ugrastirilmamasi büyük bir eksikliktir. Bunun yeni anayasada
olmasini istiyoruz” ifadelerini kullandi.
Referandumla elde ettikleri toplu sözlesme hakkina iliskin uyum yasasinin bunca zaman geçmesine ragmen hala çikarilmadigina dikkat çeken Özer, yasa tasarisinin Meclis Genel Kurulu’nda bir an önce görüsülerek yasalasmasini beklediklerini vurgulayarak, “Meclis’ten bir gecede ‘sike yasasini’, ‘MIT yasasini’, milletvekillerinin emekliliklerini ve Meclis çalisanlarini ilgilendiren yasayi çikaran hükümet, toplu sözlesme yasasi söz konusu oldugunda, adeta ipe un sermistir. 2,5 milyon memur, milyonlarca emekli yasayi ve masayi beklemektedir. Su da iyi bilinmelidir ki, ‘Toplu Görüsme Görünümlü Toplu Sözlesme Yasasi’na asla razi olmayiz” diye konustu.
Konusmasinda, esit ise esit ücret düzenlemesine de deginen Özer, 666 sayili Kanun Hükmünde Kararname ile farkli kurumlarda ayni unvanla çalisanlar için ‘esit ise esit ücret’ dengelemesi yapildigini, baska kurumlarda muadili olmadigi gerekçesiyle ögretmen ve ögretim elemanlarinin düzenlemenin kapsami disinda tutuldugunu hatirlatarak, “Esit ise esit ücret düzenlemesi, egitimcilerin emeginin karsiligini alamadigini apaçik ortaya çikarmistir. Ortaya çikan tablo, ayni zamanda kurum içi ücret dengesinin bozuldugunun da göstergesidir. Hâlihazirda 9/1’de esi çalismayan bir ögretmenin eline geçen maas bin 577 TL’dir. Çalisma ve Sosyal Güvenlik Bakanligi, konunun toplu sözlesme masasinda görüsülecegini ifade etmektedir. Hükümet yetkilileri toplu sözlesme masasina hazirligini yapmali, ögretmen ve ögretim elemanlarinin magduriyetini çözecek sekilde gelmelidir” dedi.
