Konuyla ilgili Memur-Sen Yönetim Kurulu adina yazili bir açiklama yapan Gündogdu, “Yeni Anayasa konusunu önemseyen kisi ve kuruluslarla paylastigimiz ve kamuoyuna deklare ettigimiz Yeni Anayasa Raporu’nu inceleyen izan sahibi ve anlama yeterliligine sahip herkes görecektir ki, raporun içeriginin büyük bir bölümünde kamu çalisanlarinin haklari ve Yeni Anayasa’ya iliskin beklentileri dile getirilmistir. Bu çerçevede raporun 40 ila 46. sayfalari, ‘Toplu sözlesme ve grev hakki yoksa, sendika kurma hakkindan söz edilmez’ basligiyla, Konfederasyonumuzun ve kamu görevlilerinin öncelikli ve vazgeçilmez talebi olan toplu sözlesme ve grev hakkina ayrilmistir. Raporun 48 ila 50. sayfalarinda ise, ‘Demokrasimiz kamu görevlilerine yönelik siyaset yasagi kalktiginda topalliktan kurtulacak’ basligiyla, kamu görevlilerinin kamu görevlisi sifatini koruyarak siyaset yapma, siyasi partilere üye olma ve siyasi partilerde görev alma ile seçilmek için aday olmalarina iliskin teklif ve taleplerimize yer verilmistir” ifadelerini kullandi.

Açiklamasinda, “Daha açik bir ifadeyle raporumuzun yaklasik 10 sayfasi münhasiran kamu görevlilerini dogrudan ilgilendiren ve kamu görevlilerimizin insan onuruna yarasir hayat standardina ulasabilmelerine imkân saglayacak; sendikal hak ve özgürlükleri evrensel hukuk, kural ve ilkelerine uygun olarak kullanmalarina zemin hazirlayacak hak ve konulara ayrilmistir” diyen Gündogdu, Yeni Anayasa Raporu’nu dayanak göstererek izan, insaf ve iyi niyetten yoksun bir bakisla karalama telasina düsen ve yetkisini kaybetmis konfederasyonun Genel Baskani ile ortak bir eylem karari almamalarinin ne kadar isabetli bir karar oldugunun tekrar ortaya çiktigini kaydetti.

Teskilatini, haklarini korumak anlaminda eylemlilik sürecine hazirlayan ve bunu deklare eden tek konfederasyonun Memur-Sen oldugunu hatirlatan Gündogdu, bu kapsamda, 3 Ekim 2009 Cumartesi “Basbakan’a Mektup” gönderme, 10 Ekim 2009 Cumartesi günü “Kitlesel Basin açiklamasi” seklinde ve bütün illerde es zamanli gerçeklestirilen eylemlerin kamuoyu tarafindan yakindan takip edildigine, yazili ve görsel basin tarafindan da kayit altina alindigina dikkat çekti.

Kamu Görevlilerinin Is Güvencesini Tartismaya Açiyorlardi

2009 toplu görüsmeleri sonrasi, kamu görevlilerinin is güvencesinin tartisilmasini öngören hükümlerin yer aldigi tutanagi imzalayanlarin, bu yanlislarindan kendileri sayesinde kurtulduklarini da hatirlatan Ahmet Gündogdu, “Kamu görevlilerini üreten birey yerine tüketen birey olarak görüp sermaye ile isbirligi yaparak ‘harcayin ki sermaye sahipleri kurtulsun’ mesaji vermeyi sendikacilik sayan, toplu görüsme masasinda ise ‘harcayin’ mesaji verdigi kamu görevlilerinin harcayacak parasi bulunmadigini dile getirmeye çalisan Sayin Genel Baskan’a tavsiyemiz; okudugunu anlayamiyorsan, yazandan destek al. Kamu görevlileri ile sermaye sahipleri arasindaki tercihini kamuoyuna deklare et.  Ismini vermeyi gereksiz gördügümüz, yetkisini kaybeden Genel Baskan’in Konfederasyonumuza yönelik gerçek disi ithaminin altinda da, aslinda yukarida tarihlerini verdigimiz eylemlerde elde ettigimiz basaridan duydugu rahatsizlik yatmaktadir” seklinde konustu.

Memur-Sen’in, söylemleriyle ve talepleriyle toplu görüsme sürecine yön veren Konfederasyon oldugunun altini çizen Gündogdu, sözlerini söyle tamamladi:

“Memur-Sen, kamuoyuna deklare ettigi takvimde yer alan eylemleriyle kamuoyunun ve kamu görevlilerinin beklentilerini karsilarken, siyasi iradenin de yanlistan dönmesine kapi aralayacaktir. Bütün amacimiz, üyemiz olsun olmasin, kamu görevlilerinin insan olmak ve üretmekten kaynaklanan haklarini ve hakli taleplerini kazanima dönüstürmektir. Kamuoyuna, teskilatimiza ve üyelerimize sunu ifade etmek istiyoruz; disimizda ne olduguna bakmiyoruz, Memur-Sen kamu çalisanlari ve milletimiz adina mücadele etmeye devam edecektir.”