Haber
2012-02-11 06:29:31
‘Memur-Sen Türkiye Bulusmasi’nda Konusan Gündogdu: Eyleme Hazir Olun

Egitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Baskani Ahmet Gündogdu, toplu sözlesme sürecinde istedikleri sonucu alamamalari halinde, teskilatin eylemlere hazir olmasini istedi.

Memur-Sen Türkiye Bulusmasi, ‘Hedef 700 Bin Üye, 11 Hizmet Kolu’nda Yetki ve Yeni Anayasa’ basligi altinda Antalya-Side’de gerçeklestirildi. Burada konusan Genel Baskan Ahmet Gündogdu, kirmizi çizgilerinin belli oldugunu, kamu çalisanlarini memnun etmeyecek hiçbir sonucu kabul etmeyeceklerini söyledi. Böyle bir tablonun ortaya çikmasi halinde Memur-Sen teskilatinin her türlü eyleme hazir olmasi çagrisinda bulunan Gündogdu, “Toplu Sözlesme Yasa Tasarisi’nin Meclis Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüsülecegi gün, Ankara’da büyük bir eylem gerçeklestirdik. Neler yapabilecegimizi gösterdik” dedi.

Gündogdu, “Basörtüsü yasaginin kaldirilmasi, katsayi adaletsizligine son verilmesi, Kur’an egitimindeki yas sinirlamasinin kaldirilmasi, Milli Güvenlik dersinin kaldirilmasi, sözlesmelilerin kadroya geçirilmesi, zorunlu kesintisiz egitimi sonlandiracak adimlarin atilmasi, bir yilin sonunda baktigimizda dogru yolda oldugumuzu göstermektedir” seklinde konustu.

“2011 yilindaki büyük bulusmada yaptigimiz konusmada ve sonuç bildirgesinde yer verdigimiz talep ve degerlendirmelere söyle bir baktim. Degerlendirmelerimizin karsilik bulup bulmadigina, taleplerimizin karsilanip karsilanmadigina iliskin bir muhasebe yaptim. Çikan sonuç, dogru yolda oldugumuzu, dogru yerde durdugumuzu ve toplumun taleplerine sözcü oldugumuzu gösteriyor” diyen Gündogdu, sözlerini söyle sürdürdü:

“Üniversitelerde basörtüsü yasaginin son bulmasini istemisiz, artik üniversitelerin giris kapilarinda basörtülü kizlarimizin önüne zulüm barikatlari kurulamiyor. Ögrenci seçme sinavinda uygulanan adaletsiz katsayi uygulamasinin kaldirilmasini talep etmisiz. YÖK, farkli katsayi uygulamasina son verdi. Bu yil yapilacak seçme sinavlarinda, gençlerimiz hangi okuldan mezun olduklarina bakilmaksizin sadece sinavdaki basarilarina göre degerlendirilecek. Kur’an egitimine yönelik hukuki ve insani olmayan yas sinirlamasinin kaldirilmasi gerektigini deklare ettik. Yapilan yasal düzenlemeyle, yas siniri kaldirildi ve çocuklarimizin Kur’an nuruyla tanismasinin önündeki engel kaldirildi. ‘Sivil egitim kurumlarinda sivil ögretmenler ders vermeli, okullar kisla degil’ diyerek Milli Güvenlik dersinin kaldirilmasini ya da bu dersin brans ögretmenlerince okutulmasini istemisiz. Milli Güvenlik dersi kaldirildi. Israrla dile getirdigimiz sözlesmelilerin kadroya alinmasi talebini yinelemisiz. Genel Kurulumuzda bizzat Sayin Basbakan tarafindan verilen müjdeyle, sözlesmeli personelin kadroya geçisi saglandi. Bunun gibi onlarca talebimiz, bir yil gibi kisa süre içinde kazanima dönüstürülmüstür. Bu konularin her biri, daha düne kadar darbe ya da muhtira sebebi kabul ediliyordu. Olusmasinda katki ve pay sahibi oldugumuz demokrasi iklimi ve sivillesme süreci sayesinde, 28 Subat sürecinin ürünü olan zorunlu kesintisiz egitime son verilmesi talebimizin karsilanmasi için adimlar atiliyor. Yine geçen yilki toplantimizda Konfederasyonumuzun ve diger sivil toplum kuruluslarinin katilimi ile zararli aliskanliklara karsi sosyal sorumluluk projesi gündeme getirmistik. Bu kapsamda, Yesilay’la imzaladigimiz protokolle ilk adimi attik. Bu basarilar, adanmis gönüllerin, gönüllü olmakla yetinmeyip yüregiyle aklini birlestirerek eyleme geçenlerin eseridir. Her türlü satasmaya kulak tikayip, hiçbir iftiraya aldiris etmeden Konfederasyonumuzu bugün itibariyle 550 bin üyeye ulastiranlarin eseridir. Daha büyük basarilar için daha da büyümeliyiz. Bu yüzden, bu yil hedefimizi, 700 bin üyeye çikartiyoruz. Insallah, bu hedefimize ulasincaya kadar isyerlerinden ayrilmayacagiz, gece gündüz üye çalismasi yapacagiz.”

Hem Hayati Yazici hem de Faruk Çelik’le hizmet kolu toplu sözlesmesinde uzlastiklarini hatirlatan Gündogdu, maliye kanadinin baskisi üzerine bunun tasaridan çikarildigini, tekrar yasaya girmesini saglamak için çalisacaklarini kaydetti. Gündogdu, dayanisma aidati konusunda, sendikasizlarin dayanisma aidati ödemesi için Kamu-Sen’le de anlasmalarina karsin, en büyük sendikasinda yetkiyi kaybeden Kamu-Sen’in, Demirel siyasetinde oldugu gibi dün dündür felsefesi ile bundan vazgeçtigini ifade etti.

Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun baskaninin kim olacaginin kanunla belirlenmesini istediklerini belirten Gündogdu, bunun Bakanlar Kurulu’nun insafina birakilmamasi gerektiginin altini çizdi.

Memur-Sen’i güçlü ve büyük yapanin öncelikle degerleri ve ilkeleri oldugunu dile getiren Ahmet Gündogdu, büyük ve güçlü Memur-Sen ailesinin, deger ve ilkelerinin geregi vefayi önemsedigini, ‘erdemliler hareketi’nde alinteri bulunan herkese sahip çikmayi görev saydigini; bu kapsamda, üniversitelerde basörtüsü yasaginin kalkmasi, katsayi adaletsizliginin son bulmasi noktasinda emegi bulunan YÖK’ün eski baskani Yusuf Ziya Özcan’a özgürlükçü çalismalarina sükranlarini ifade ederek plaket verdiklerini hatirlatti.

Memur-Sen olarak, 28 Subat sürecinin aktörlerinden de hesap sorulmasini, onlarin da bagimsiz mahkemeler huzurunda yargilanmasini istediklerini vurgulayan Gündogdu, “Evet, 28 Subat ‘postmodern bir darbedir’ diye itirafta bulunan generallerin, YÖK’ü zulmün merkezine çevirenlerin, üniversitelerde ikna odalari kurarak genç kizlarimizin egitim hakkini engelleyenlerin, 28 Subat sürecinin puslu havasinda bankalarin içini bosaltanlarin, binlerce kamu görevlisini meslekten ihraç edenlerin, sürgüne gönderenlerin, yargisiz infazlar yapanlarin, faili meçhul cinayet islemek için çete kuranlarin hepsinin yargilanmasini, yaptiklarinin bedelinin hukuk çerçevesinde ödetilmesini bekliyoruz” diye konustu.

Kamu-Sen, KESK, CHP ve MHP’nin Memur-Sen’e yönelik elestirilerde bulundugunu kaydeden Gündogdu, “Mehmet Mogultay’in Çalisma Bakani, CHP Genel Baskani Sayin Kiliçdaroglu’nun genel müdür oldugu dönemde, SSK’da degil Memur-Sen’li, bir tane Kamu-Sen’li var miydi? Hangi sendikanin kaç üyeye sahip olduguna bakarsaniz, yandas ya da candas olmaya merakli sendikalari ve onlari kimlerin yandas haline getirdigini rahatlikla görebilirsiniz. Bizim, Mehmet Mogultay gibi seriatçi, Osman Durmus gibi arabasinda üye formu tasiyan bakanlarimiz olmadi” ifadelerini kullandi.

KESK Genel Baskaninin kamu görevlilerinin hak ve menfaatlerini korumak yerine milletin birarada yasama hakkina kast eden bir örgütün yandasi oldugunun mahkeme karariyla tescillendigine dikkat çeken Gündogdu, “Bize yandaslik suçlamasi yapmaktan utanmiyor. Anlasilan, kamu görevlilerini sendikalarina üye yaparlarken, kendileri de illegal örgütlere üyelik basvurusu yapiyorlarmis” dedi.

Kamu-Sen’e de elestirilerde bulunan Ahmet Gündogdu, “Genel Baskanini seçemeyeceksin, bir siyasi partinin genel baskaninin tayin etmesine razi olacaksin, SGK Yönetim Kurulu üyeligine, deveyi yardan uçuran bir tutam ottur sözü geregi geçip, üyesini ve sendikasini satmis olmayacaksin; böyle konfederasyona yandas bile denmez. Yandas olmak için dik durus gereklidir. Bunlardan yandas degil, ancak yaver olur” seklinde konustu.

Komünistlere karsi üye toplayanla, fasistlere karsi üye toplayanlarin simdi kanka olduklarini söyleyen Gündogdu, söyle konustu:

“Simdi diyorlar ki, bizim toplam üyemiz, Memur-Sen’in üye sayisindan fazla. Böyle bir anlayis yok. Bu iki Konfederasyon, Memur-Sen’in yetkisini çalmanin hesabini yapiyorlar. Emek hirsizligini engellemekle görevli sendikalar, emek hirsizligi pesinde kosuyor. Kanun tasarisiyla ilgili getirdikleri teklifler, emek hirsizligi pesinde olduklarini gösteriyor. Neymis, ikisinin üye sayisinin toplami Memur-Sen’den fazlaymis. O zaman bize düsen, etkin bir çalismayla bu söylemlerini ellerinden almak ve ikisinin toplamindan daha fazla üye sayisina sahip olmak.”

Ahmet Gündogdu, konusmasinda güncel konulara iliskin degerlendirmelerde de bulundu. Memur-Sen olarak, Kürtçülük üzerine bina edilmis ve Imrali tarafindan yönetilen PKK ile Türkçülük üzerine bina edilen ve simdi Silivri sakini olanlarca yönetilen Ergenekon arasinda fark olmadigini dile getirdiklerini anlatan Gündogdu, “Her iki taraf da kendine göre yanlislar olusturmus, kendine göre öldürme hakki tanimis. Diyarbakir’dan çikan kemikler bunu gösteriyor. Bu kemikler kim tarafindan faili meçhul hale geldi, Uludere’de emri kim verdi, bunun ortaya çikmasi lazim. Teröre alkis tutanlarin bütün oyuncaklari ellerinde alinmalidir” degerlendirmesinde bulundu.

Yeni anayasanin bireyi merkeze alan, hak ve özgürlüklerden yana, sendikal örgütlenmenin önünü açacak, inançlara saygili, herkesin inancini inandigi gibi yasamasinin güvencesi olacak sekilde yapilmasi gerektigini vurgulayan Gündogdu, 12 Eylül darbesini gerçeklestirenlerin yargilandigi gibi, 28 Subat sürecinin aktörlerine de yargi yolunun açilmasi gerektigini ifade etti.

Dünyada bir Arap bahari yasanirken, Bati’da ve ABD’de demokratiklesme ve insan haklari bakimindan sonbahara gidildigini belirten Gündogdu, Suriye’de barisin saglanmasinda öncü rolü üstlenmek isteyen ABD’nin Afganistan ve Irak’ta akittigi kanlardan dolayi sözüne güvenilmedigini dile getirdi. Batinin birçok konuda çifte standart içinde oldugunu söyleyen Gündogdu, “Bundan önce ismi aydinlanmanin anavatani olarak geçen Fransa’nin adi bundan sonra karamsarligin, hazimsizligin anavatani olarak degismistir” dedi.

Dindar nesil tartismalarina da deginen Ahmet Gündogdu, sunlari kaydetti: “Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi dersinin içerigi zenginlestirilmeli, kalitesi artirilmali, bu derse ilave olarak da istege bagli din egitimi dersine egitim müfredati kapsaminda yer verilmelidir. Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi kitaplari bile resmi ideoloji yansitiyor. Gelecek nesilleri özgürlestirerek yetistirelim. 18. Milli Egitim Surasi’nda tekliflerimiz üzerine alinan din egitimi ve ögretimi ile degerler egitimine iliskin kararlar hayata geçirilsin.”













MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen