Milletin Degerlerini Anayasa Mahkemesi’ne Tasimayi Gelenek Haline Getirdiler

Memur-Sen ve Egitim-Bir-Sen Genel Baskani Ahmet Gün- dogdu, CHP’nin milletin de- gerlerini Anayasa Mahke- mesi’ne tasimayi gelenek haline getirdigini ifade ederek, “Gandi ile birlikte ismi anilan bir liderin, Gandi’nin yaptigi gibi, insani, ülkesi, milleti, seçmeni adina is yapmasi gerekirken, yine siparis gelenegi sürdürülüyor” dedi.

Genel Sekreterimiz Halil Etyemez ile birlikte Tokat’ta Memur-Sen ve Egitim-Bir-Sen teskilatlari ve üyelerimizle bulusan Gündogdu, bir basin toplantisi düzenleyerek, gündemi degerlendirdi.

Ana muhalefet partisinin milletin degerlerini Anayasa Mahkemesi’ne tasimayi gelenek haline getirdigini ve bu tutumunu devam ettirdigini belirten Gündogdu, sunlari söyledi:

“Milletin degerlerini Anayasa Mahkemesi’ne tasimayi gelenek haline getiren CHP, basindaki lider degismesine ragmen bu gelenegini sürdürüyor. Halbuki sivil itaatsizligin önder sembollerinden birisi olan Gandi ile birlikte ismi anilan bir liderin, Gandi’nin yaptigi gibi, insani, ülkesi, milleti, seçmeni adina is yapiyor olmasi gerekiyorken, yine siparis gelenegi sürdürülüyor. Anayasa Mahkemesi’nin ne yapacagini, nasil karar verecegini bilmiyoruz. Ancak Anayasa’nin 148. maddesinde Anayasa Mahkemesi’nin yetki alani tanimlaniyorken, ‘asla yerindelik denetimi yapamaz, seklen inceler’ gibi açik bir ifade var. Bu ne demektir. Anayasa Mahkemesi pakete, ‘330 sayisi Meclis’te aranmis midir, 330’un geregi yapilmis midir, önergeler saglikli verilmis midir, oylamalar iç tüzüge uygun yapilmis midir’ diye bakmasi gerekiyorken, yeniden haddini asarak, yeniden saha disina çikarak, yeniden 367 ve basörtüsü kararinda oldugu gibi Anayasa’yi çigneyecek olursa iste burada biz Anayasa Mahkemesi Raportörü Osman Can’in teklifinin degerlendirilmesi gerektigine inaniyoruz.”

Gelecegimizin Karartilmasina Karsi Çikmak Herkesin Görevidir

Darbe ürünü kurullar olusturuldugunu dile getiren Gündogdu, “1960 ihtilalinden sonra 1961 darbe anayasasi, ‘Millet egemenligi belli kurullar eliyle yürütülür’ demistir ve darbe ürünü kurullar olusturulmustur. Bakin Anayasa Mahkemesi’ne, YAS’a, Hakimler ve Savcilar Yüksek Kurulu’na, YÖK’e, Milli Güvenlik Kurulu’na; tamami darbe ürünü kurullardir. Öyleyse milletin iradesinden korkanlarin, Meclis’i devre disi birakmak isteyenlerin, bürokratik oligarsi ile bu milletin gelecegini karartamayanlarin, yargiçlar devleti eli ile bu milletin gelecegini karartmasina müsaade etmemek, bu ülkede yasayan her vatandasin görevidir” seklinde konustu.

Gündogdu, terörün bugünlerde azdirildigina dikkat çekerek, konusmasina söyle devam etti: “Insani yardim götüren gemiye saldiri yapildigi gün Iskenderun’da askerlerimiz sehit ediliyor. Birileri dügmeye basti. Bu ülkede terörden nemalananlar da, bu dügmeye basanlarin amaçlarina hizmet ediyor. Eksen kaymasi mi var? Eger bu ülkenin ekseni Basbakani’ni hiçbir ülkenin tanimadigi, IMF boyundurugu altinda ezilen, Basbakani’nin Budapeste’de tokatlandigi ya da Italya’da taninmadigi, ekseni belli olmayan, baskalarinin emrinde gezen bir ülke ise bu eksen bizim eksenimiz degil. Dolayisi ile Türkiye’de bir eksen kaymasi degil, kendi eksenine dönüs var. Davos’ta çikan ses dünya mazlumlarini ümitlendiren sestir. Bugün terörist devlet Israil’in dünya kamuoyunda yalnizlastirilmasi ve Birlesmis Milletler’in de ilk kez adam gibi karar almasi, Türkiye’nin sivil toplum örgütleri ile hükümeti ile devleti ve milletiyle aslina dönüsünün yansimasidir.”

Terörden Beslenenler

Türkiye’nin 72 milyonunun kardesligine razi olmayanlarin terörden beslendigini kaydeden Gündogdu, “Siyasette rekabet edemeyip teröre dogrudan destek vererek ya da terörün olusturdugu sehitlik acisini istismar ederek ayakta kalmak isteyenlerdir, terörden beslenenler. Sendikaciligi, sendikal rekabetle, ufukla, çalisma ile yapamayip, teröre dogrudan destek veren ya da terörün olusturdugu acidan sloganlarla istismar ederek, nemalananlar terörden besleniyorlar. O yüzden akl-i selimi kaybetmeden, bir taraftan terörde uzmanlasmis profesyonel askeri istihdam ederek, istihbarat birimlerini harekete geçirmedeki tikanikligi gidermek gerekir. 250 kisilik terörist hiç kimsenin haberi olmadan giriyorsa, istihbarat paylasimimizda sikinti var demektir. Bir taraftan terbiyesizlere haddini bildirmek ama diger taraftan da terörün batakligini kurutmak gibi bir mecburiyetimiz var. Istihdam politikalarini gözden geçirmek, uzman asker istihdami, bedelli askerlik, doguyu, güneydoguyu, batiyla, kuzeyle, güneyle esitleyen hukuk devleti tanimini oraya tam manada yansitan; kalkinma hamleleri, insan haklari ihlallerini kurutan, egitimde firsat esitligini saglayan projelerle yol almak zorundayiz. Aksi takdirde 30 yildir devam eden bu sürecin devamini istemek gibi bir konuma getiriliriz ki, bu tehlikelidir. Güneydogu’dan oy alarak Meclis’e giren siyasi partinin Imrali’yi adres göstermekten kurtulup, oy aldigi seçmenlerine dönmesi lazim. Madem öyle, ben daha çok döverim anlayisi ile degil, batakligi kurutarak, terörün de kökünün kurutulmasi lazim. Güvenlik önlemi elbette olsun ama güvenlik önleminin yaninda; özgürlükleri, insan haklarini feda etmeme gibi bir yaklasimi da birlikte yürütmemiz gerekiyor” degerlendirmesinde bulundu.

Gündogdu, daha sonra Il Milli Egitim Müdürü Yasar Petek’i ziyaret etti. Ziyarette, ilin egitim sorunlari görüsüldü.