Mücadelemizle tarihe not düştük

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi, demokratik, adaletli, refah düzeyi yüksek, insan haklarına duyarlı bir Türkiye idealinin gerçekleşmesi için büyük çaba gerektiren bir mücadele verdiklerini, bunun sonucunda da elde ettikleri kazanımlarla tarihe not düştüklerini söyledi.

Memur-Sen Balıkesir İl Temsilciliği’nin “Öncü Medeniyet, Güçlü Sendika, Büyük Türkiye, Hedef 1 Milyon Üye” sloganıyla öğretmenevinde düzenlediği programda konuşan Latif Selvi, ‘Kamu görevlilerinin ekonomik, sosyal, mesleki hak ve menfaatlerinin geliştirilmesine; Türkiye’nin demokratikleşmesine, sivilleşmesine ve özgürleşmesine katkı sunmak amacıyla’ çıktıkları sendikal yolculukta, demokratik, adaletli, refah düzeyi yüksek, insan haklarına duyarlı bir Türkiye idealinin gerçekleşmesi için yorucu ve büyük çaba gerektiren bir mücadele verdiklerini, bunun sonucunda elde ettikleri kazanımlarla tarihe not düştüklerini kaydetti.

Mazlum ve mağdurların sesi olmayı sürdüreceğiz

Hakkın, haklının, çalışanın, mağdur ve mazlumun yanında yer aldıklarını ve bu tutumlarından sapmadan, duruşlarından taviz vermeden çalışmalarına devam edeceklerini kaydeden Selvi, “23 yıllık hak ve özgürlük mücadelemizi, kamu görevlilerinin uğradığı haksızlıklara karşı sesimizi yükselterek, ülkemizde ve dünyada mağduriyet yaşayan insanların imdadına koşarak, onların sesi olma çabamızı artırarak sürdüreceğiz” dedi.

3. Dönem Toplu Sözleşme süreci hakkında katılımcıları bilgi veren Selvi, imza altına alınan toplu sözleşmede 213 kazanım elde ettiklerini ifade etti. İçeriği zengin, kapsamı geniş tekliflerle toplu sözleşme masasına oturduklarını belirten Selvi, “Toplu sözleşme sürecinin her anı, her aşaması, haklarımız için direnmek, hakkımız olanı kazanmak duruşundan beslenen mücadeleyle geçti. İlk andan son güne kadar kazanım temin etmek için çabaladık” şeklinde konuştu.

Önemli kazanımlara imza attık

İki yıllık toplamda yüzde 19,2 zam aldıklarını dile getiren Latif Selvi, enflasyon farkı hükmüyle, maaş ve ücret artışlarını güvenceye almayı da ihmal etmediklerini söyleyerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

“4/C’li personel ve memur görevi yapan üniversiteli işçilerin kadrolu olmasının yolunu açtık. 2005 yılından sonra göreve başlayan kamu görevlilerine ilave bir derece verilmesini, ayrıca 290 TL’ye varan ilave zammın yanında bir adaletsizliğin de giderilmesini sağladık. Genel toplu sözleşmeyle elde ettiğimiz kazanımların yanı sıra eğitim hizmet kolu toplu sözleşmesiyle nöbete ücret verilmesini, Bakanlığın hafta sonu yaptığı merkezi sınavlarda görev alan eğitim çalışanlarına, ek ders ücreti yerine ÖSYM ve diğer kurumlarca yapılan sınavlarda olduğu gibi sınav gösterge rakamına dayalı sınav ücreti ödenmesini temin ettik. Hafta içi mesai saatleri sonrası ve hafta sonlarında düzenlenen kurslarda görev alan memur ve hizmetlilere fazla çalışma ücretinin iki katı tutarında fazla çalışma ücreti ödenmesi suretiyle ayda 163 TL’ye kadar ilave gelir elde ettik. Kredi ve Yurtlar Kurumu ile üniversitelere bağlı yurtlarda görev yapan personele ödenen fazla çalışma ücretinin bir katına çıkarılmasını ve bunun sözleşmeli personele de ödenmesini sağlayarak ayda 293 TL’ye kadar fazla çalışma ücreti elde ettik. Yabancı dil sınavlarında yazılı ve sözlü sınav komisyonlarında görev alan üyelere, her bir komisyon üyeliği için ayrı ayrı ücret ödenmesi kazanımının altında da bizim imza var. Akademik personelin maaş ve ücretlerinde önemli bir yer tutan geliştirme ödeneği ödemesinin sona erme tarihinin 2017 olarak belirlenmesini sağlayarak, akademik personelin maaş kaybını önledik. İLKSAN’da, bir önceki dönem toplu sözleşmesinde elde ettiğimiz isteğe bağlı üyelik kazanımına, isteğe bağlı olarak üyelikten ayrılmayı da ekledik.”

Sendikal ayrımcılık anaforuna düşmeden herkese ulaşmaya çalışacağız

Selvi, şimdiye kadar olduğu gibi, bundan sonra da, örgütlenme çalışmalarını ‘kapımız ve gönlümüz herkese açık’ prensibiyle ve eğitim hizmet kolunda görev yapan kamu görevlilerini unvanlarına ya da sayılarına göre öncelemek gibi sendikal ayrımcılık anaforuna düşmeden yürüteceklerini vurguladı.

Teröre ve oynanan oyunlara hep birlikte son vereceğiz

Terör saldırılarına da değinen Selvi, teröristleri, terörden medet umanları, terör üzerinden Türkiye’yi ayrıştırmak isteyenleri sevindirmeyeceklerinin altını çizerek, sağduyulu davranarak, milletçe bu oyuna ve tezgâha hep birlikte son vereceklerini dile getirdi. Güvenlik zafiyetinin olmadığı, önleyici tedbirlerin hatasız alındığı, özgürlüklerin birlikte ve huzur içinde kullanıldığı bir Türkiye’nin herkesin hakkı olduğunu belirten Selvi, “Bu hakka kast edenler, bu hakka yönelik ihmali ve kusuru bulunanlar hukuk önünde hesap vermelidir. Terörün hedef aldığı, insanımızdır. Terör eylemleri sonrasında birbirimizi suçlamak yerine ortak akılla suçluları bulmayı, birbirimize hakaret etmek yerine birlikte hareket etmeyi, terörden rant sağlayanları birlikte millete ifşa etmeyi başarmalıyız” diye konuştu.

Diyanet-Sen Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Akif Omurca’nın da bir konuşma yaptığı programa, Memur-Sen Şube başkanları, ilçe temsilcileri, üyeler, milletvekili adayları ve çok sayıda davetli katıldı.

Latif Selvi, Eğitim-Bir-Sen Balıkesir Şube yönetimi ve ilçe temsilcileriyle bir araya gelerek, istişarelerde bulundu.