Bir üniversiteden, herhangi bir fakültenin üçüncü, dördüncü hatta besinci sinifina gelmis birçok ögrencinin devamsizlik, katki payini ödeyememe, antidemokratik süreçlerin etkisi ve zorlamasi gibi çesitli nedenlerle ilisiginin kesilmesi, yüksekögretim hakkinin engellenmesi anlamina gelir ki; bu durumda olan ögrencilere bir firsat verilmesi gerekir.
Üniversiteye girisin çok zor sartlar altinda gerçeklesebildigi ülkemizde, bu sartlari yerine getirmeyi basarabilmis, ayrica birçok dersi basariyla vermis, üst siniflara geçmis ögrencilerimize taninacak bir firsatin bilimsel, ekonomik, demokratik ve psikolojik birçok faydasinin olacagi tartismasizdir.
Bu durumda olan ögrencilerimize, okullarina devam ettikleri süre içerisinde devletin sundugu imkanlari da israf olmaktan kurtarmak gerektigine inaniyoruz.
Bu kapsamda bulunan ögrencilerimizin, genellikle saglik sorunlari, maddi sikintilar gibi bir kisim talihsizlikler sonucu okullarindan ilisikleri kesilmistir veya baska sebeplerden dolayi bazilari okulundan ayrilmak zorunda kalmistir.
Hiçbir kisi veya kuruma herhangi bir zararlari söz konusu olmadigi için kendilerine verilecek bir firsatla belki sadece kendi kayiplarini telafi etmenin ötesinde, ülkemiz egitim-ögretimine de ciddi katkilar saglayacak gayret üzere olacaklari düsüncesindeyiz.
Söz konusu affin kapsami genis tutulmalidir. Af, yüz kizartici suçlari isleyenler haricinde, YÖK’ün kuruldugu günden bu yana bu tür magduriyete ugramis olanlarin tamamini kapsamalidir.
Egitimciler Birligi Sendikasi olarak, bu anlamda çikarilacak bir affi destekliyoruz. Kanunun açik, kucaklayici; YÖK ve üniversitelerin yönetimlerince yanlis yorumlanarak baska magduriyete mahal birakmayacak biçimde düzenlenmesini istiyoruz.