Omuzlar Uhuvvetle Çatıldı
Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Yardımcısı Murat Bilgin, hiçbir zaman kendi değer yargılarını toplumun bir kesimine dayatmak gibi bir amaçlarının olmadığını ifade ederek, “Yapmaya çalıştığımız, kendi inançlarımızla öz yurdumuzda parya olmaktan kurtulmak ve tüm kardeşlerimizle birlikte eşit ve özgür olarak haysiyetimizle yaşamaktır. Bu nedenle, özlük haklarımızı iyileştirmek ve mesleki alanımızı geliştirmek için çalışmanın ötesinde hem yaşadığımız ülkede hem de dünyada mazlumların yanında, zalimlerin karşısında olduk ve olmaya da devam ediyoruz” dedi.
Eğitim-Bir-Sen Denizli 1 No’lu Şube’nin genişletilmiş il divan toplantısı Anadolu İmam Hatip Lisesi Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.
Memur-Sen Denizli İl Temsilcisi Osman Tavşan, Eğitim-Bir-Sen Aydın Şube Başkanı İsmail Yiğit, Burdur Şube Başkanı Murat Bulut, Muğla Şube Başkanı Önder Uçak, İHH Yetimhaneler Koordinatörü Reşat Başer, İş Kur İl Müdür Yardımcısı Ahmet Sert, İHH Denizli Temsilcisi Mehmet Ali Öner, ilçe temsilcilik yönetimleri, işyeri temsilcileri, okul müdürleri, müdür yardımcıları ve üyelerin katıldığı toplantıda bir konuşma yapan Murat Bilgin, merhum Aliya’nın ifadesiyle, ‘yeryüzünün öğretmeni olabilmek için önce gökyüzünün öğrencisi olmak gerektiğini’ belirterek, “Biz bugün bu noktaya geldiysek ve 310 bin üyemiz varsa, bu, 1992 yılından bu yana bütün teşkilatımızın katkıyla olmuştur. Bizler bu noktaya fikrimizle, mücadelemizle geldik. Her zafer, önce fikir zaferidir. Her yenilgi de, önce fikir yenilgisidir” ifadelerini kullandı.
Tarihe İz Bıraktık
Hem kendilerinden öncekilerin izinde yürüdüklerini hem de tarihe iz bıraktıklarını kaydeden Bilgin, şöyle devam etti:
“Milletimizin yöneldiği yönde olduk, aynı yönde yürüdük. Onun için Türkiye’nin en büyük sivil toplum örgütü olduk. Burada kalabilmenin, bir adım öteye gidebilmenin yolunun da aynı istikamette yürümek olduğunu biliyoruz. Hiçbir zaman kendi değer yargılarımızı toplumun bir kesimine dayatmak gibi bir amacımız olmadı. Yapmaya çalıştığımız, kendi inançlarımızla öz yurdumuzda parya olmaktan kurtulmak ve tüm kardeşlerimizle birlikte eşit ve özgür olarak haysiyetimizle yaşamaktır. Bu nedenle, özlük haklarımızı iyileştirmek ve mesleki alanımızı geliştirmek için çalışmanın ötesinde hem yaşadığımız ülkede hem de dünyada mazlumların yanında, zalimlerin karşısında olduk ve olmaya da devam ediyoruz.”
Dünyada Müslümanların Türkiyesi Var
“İslam dünyası bugün kan deryasında boğuluyor ve kimsenin sesi çıkmıyor. Dünyada Müslümanların Türkiyesi var, bizim gidecek neremiz var. Filistinli, Suriyeli, Iraklı Türkiye’ye geliyor. Onların umudunu boşa çıkarmamalıyız” diyen Bilgin, “Suriye, Filistin, Mescid-i Aksa, Irak, Arakan, Filipinler, Doğu Türkistan bizim derdimizdir. Biz, derdi olan insanlardan müteşekkil bir teşkilatız. Derdi olmayanla yola düşülmez” değerlendirmesinde bulundu.
Bilgin, tarihte hiçbir düşünce ve inancın, ortak çarpan kalplerin etrafında örgütlenmiş insanlar olmaksızın başarıya ulaşamadığını vurgulayarak, “Biz, bunu başarabildiğimiz için bugünlere geldik” dedi.
Okul yöneticileri üzerinden kamuoyunda olumsuz bir algı oluşturulmaya çalışıldığına dikkat çeken Murat Bilgin, “Bize çamur atanlara sesleniyorum: Şimdiye kadar eğitimin ve eğitim çalışanlarının hiçbir sorununa çözüm bulamamışken, hangi yüzle çalışanların karşısına çıkıp yöneticilikten bahsediyorsunuz. Yöneticilerin isim ve kimlikleri üzerinden kendi beceriksizliğinizi gizlemeye kalkışmanız samimiyetsizliğinizin, aslında eğitim çalışanlarını hiç ama hiç düşünmediğinizin en açık göstergesidir” diye konuştu.
Öğretmenlerin Aylık Gelirinin 5 Bin TL Olduğu Günleri Görmek İstiyoruz
Eğitim çalışanlarının ekonomik durumlarının en üst seviyeye çıkarılması gerektiğini kaydeden Bilgin, “Öğretmenlerimizin ayda en az 5 bin TL geliri olacağı günleri en kısa zamanda görmek en büyük hedefimiz ve isteğimizdir. İngiltere’de öğretmenlerin yıllık bütçesi var, bizde neden olmasın. Öğretmenlerin doktordan, mühendisten ne farkı var” diye sordu.
Destek kursu ücretlerinin Eğitim-Bir-Sen’in talepleri doğrultusunda yüzde 100 artırıldığını ifade eden Bilgin, ek ders birim ücretinin de yüzde 100 artırılmasını ve öğretmenlerin nöbet ücreti konusunun da bir an önce çözüme kavuşturulmasını istedi.
19. Milli Eğitim Şûrası’na Eğitim-Bir-Sen’in teklif, öneri ve gündeme getirdiği konu başlıklarıyla damga vurduğunu dile getiren Bilgin, “Şûra gündemine taşıdığımız ve halen tartışılan Osmanlıca konusu bizim için sadece bir ders meselesi değil, bu milletin unutulan hikâyesinin yeniden hatırlanması, bir öze dönüş hareketinin adıdır” şeklinde konuştu.
Yetimlere Sahip Çıkmalıyız
Yetim projesine de değinen Bilgin, sözlerini şöyle tamamladı: “Toplumsal ve fikri sorumluluklarımızı unutmamalıyız. İslam coğrafyasında bugün Müslümanlar soğuk sokakların yüzüne bakıyor. Bu konuda hiçbir şey yapamıyorsak, Allah için, bundan sonra İslam ümmetinin yetimlerine, en azından birine sahip çıkmalıyız. Milli Eğitim Bakanlığı, Diyanet İşleri Başkanlığı ve İHH ile birlikte yürüttüğümüz ‘Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var’ projesine destek ve güç vermeliyiz. Çünkü biz ‘kaç mazlum varsa, hepsi ben; kaç yetim varsa, hepsi ben’ diyen Anadolu’nun ak sütüyle mayalanan bir kadroyuz.”
Kolukısa: İşin Vahameti Daha Sonra Anlaşılacak
Eğitim-Bir-Sen Denizli 1 No’lu Şube Başkanı Şükrü Kolukısa ise, müdür yardımcılığı görevlendirmesi adı altında yapılan ilçeden ile öğretmen atama takviminin tamamlandığını kaydederek, şöyle konuştu: “Şimdi bu arkadaşlar tayin fırsatı olarak gördükleri müdür yardımcılığı görevini muhtemelen bırakıp asli görevlerine, öğretmenliğe kısa bir süre sonra dönecekler. Netice itibarıyla ilde norm fazlası öğretmen sayısı şişmiş, ilçede öğretmen açığı çoğalmış olacak. Yapılan işin vahameti ancak o zaman daha iyi anlaşılacak.”
Kılık kıyafet eylemi konusunda alınan karar doğrultusunda sivil kıyafet eyleminin sabır ve kararlılıkla devam ettiğine işaret eden Kolukısa, “Biz mesleki bir örgütlenme, sivil bir inisiyatif olarak hak gördüğümüz her şeyi ahlak ve hukuk kuralları çerçevesinde talep etme salahiyetine sahibiz. Hiç kimse bizim hangi eylemi nasıl yapacağımıza karar veremez. Bizim isteğimiz ve irademiz sosyal meşruiyetimize zarar vermeyecek şekilde devam edecektir” diye konuştu.
İHH Yetimhaneler Koordinatörü Reşat Başer, “Her Sınıfın Bir Yetim Kardeşi Var” projesi hakkında sunum yaparak, katılımcıları bilgilendirdi.
