Seçimler, Yeni Türkiye'nin Tarihi Başarısıdır

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, TRT Haber “Cumhurbaşkanlığı Seçimi Özel” programında seçim sonuçlarını değerlendirdi.

Cumhurbaşkanlığı seçimi ile halkın kendi geleceğini tayin ettiğini vurgulayan Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, “Seçimler, demokratik, yeniden büyük Türkiye, ileri demokrasi ve dünya mazlumlarının sözcülüğü olma adına tarihi bir başarıdır. Millet geleceğini tayin etti” dedi.

Yeni Anayasa İle Süreç Taçlandırılmalı

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın balkon konuşmasını değerlendiren Gündoğdu, “Bu balkon konuşmalarının hayata geçmesi için hangi adımların atılması gerekir sorusunda yasama-yürütme-yargı, kuvvetler ayrılığı, icracı başbakan, onay makamı cumhurbaşkanlığı gibi konular vardı. Bunların bir kısmının hayata geçmediğini gördük. Ama bu sefer istiyor ve bekliyoruz ki balkon konuşması 77 milyonun konuşmasına dönüşsün. Balkon konuşmasında Türkiyelilik olarak Erdoğan’ın önemle üzerinde durduğu o kavramlar hayata geçsin. Memur-Sen halkın seçtiği ilk Cumhurbaşkanı olan Erdoğan neleri yaparsa balkon konuşması anlamlı hale gelir sorusuna cevap olsun diye 5-6 madde hazırladık. Biz öteden beri milletin ve devletin demokratikleşmesini önemsedik. 2010 referandumuyla istikameti millet olan bir sisteme geçmiştik, dün millet kendi başkanını seçerek milletin demokratikleşmesini tamamlamış oldu. Burada milletin beklentisi yeni anayasayla bu milletin taleplerini taçlandırmak olmalıdır. Biraz daha açacak olursak; yeni anayasa, çözüm süreci, eşit yurttaşlık, ileri demokrasi ile Köşk seçimleri taçlandırılmalıdır. Seçim sonucunda eski Türkiye özlemi içinde olanlar dün bir kez daha yenilmiştir” diye konuştu.

Kazanan Millet Ve Dünya Mazlumları

Yapılan demokratik seçimin yeni Türkiye açısından bir milat olduğunu dile getiren Gündoğdu, seçimi, milletin iradesinin önünde engel kalmaması açısından bir zafer olarak nitelendirdi.

Gündoğdu, Cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesini, seçimin birinci turda bitmesi, seçim sürecinde konuşulanların millet tarafından onaylanmış olması, demokratik Türkiye adına dünya mazlumlarının sözcülüğü adına, yeniden büyük Türkiye adına gurur duyulacak, iftihar edilecek bir tablonun ortaya çıktığını söyledi. Gündoğdu, “Sayın Recep Tayyip Erdoğan’a ve milletimize hayırlı olsun. İleri demokrasinin teorik olarak cümlelerini kuruyorduk, ama iş sandığa gelince ya millete güvenmeyen ya da milletin yetkisini birilerinin istediği gibi kullanabileceği ara unsurlar oluyordu. Milletvekillerini halk seçiyordu, ama halkın seçtiği milletvekilleri cumhurbaşkanını seçerken millete rağmen icraatlar yapabiliyordu. Şimdi millet doğrudan duruma el koydu, geleceğini tayin etti. Seçimler, demokratik, yeniden büyük Türkiye, ileri demokrasi ve dünya mazlumlarının sözcülüğü olma adına tarihi bir başarıdır. Millet geleceğini tayin etti. Dünkü bu milletin zaferlerinden birisi eski Türkiye özlemi duyanların çatı aday arayışıyla millete rağmen küresel ve ulusal aktörlerin, Gezi olayları, 17 Aralık gibi Türkiye’nin altını oymak isteyenlerin dün vesayet teneffüsü bitmiştir, bu kesin bir zaferdir” dedi.

Yeni Bir Eğitim Sistemi Bekliyoruz

Gündoğdu, Batı'yı taklit etmeden yeni bir eğitim politikasına ihtiyaç olduğunun altını çizerek, şu şekilde konuştu: “Üniversitelere el atılmalı. Elbette inşacılık için bu milletin beklentisi var, bir gençlik politikası, bir gerçekten eğitim ve bir kültür politikası. Bu iktidarın da, bu ülkenin de en acil hayata geçirmesi gereken projelerin başında bu geliyor. Biz eğitim sisteminin eleyen yapısından merkezi sisteme, hayata hazırlığa dair ciddi değişiklikleri bugünlerde görüyoruz ama kastımız bu değil. Bu ülkenin bir gençlik politikası, medeniyet değerlerimiz doğrultusunda bir gelecek tasavvuru olması lazım. Dün Kemal Gürüz ve avenesinin değersizleştirdiği bilimin, kalkınmanın, patent üretiminin olmadığı, korkunun hakim olduğu bir üniversite vardı, bugün de bilimin, değerlerin, demokrasinin yeterince hakkının verilmediği, fırsatların heba edildiği bir başka üniversite tablosu var; buna Sayın Cumhurbaşkanımızın el atmasını bekliyoruz.”

Sistemin Adı Değil İşlevi Önemli

Başkanlık ve Yarı Başkanlık sistemi tartışmalarını da canlı yayında değerlendiren Gündoğdu, sistemin ne olduğundan çok, uygulanan sistemin içeriğinin önemli olduğunu ifade etti. Gündoğdu, “Zaten halk cumhurbaşkanını seçmişti. Cumhurbaşkanının yetkileri en küçük ilin il kültür müdürünü atamaktan Bakanlar Kurulunu tayine kadar yetkileri kapsar. Mesele burada devletin demokratikleşmesinde millet ne kadar yer alabilecek? Bu soruya millet yüzde 100 yer alacak diyorsak sistemin adının ne olduğu çok önemli değil. 77 milyonu kucaklayarak, ötekisi olmayan devleti hayata geçirip, dünya mazlumlarının sözcülüğünü olan lider Türkiye istiyoruz. Aksi halde sistem başkanlık, yarı başkanlık ya da parlamenter olmuş önemli değil” dedi.

Sonucun Ortadoğu’ya Etkisi

“Sadece Türkiye değil dünya mazlumları da kazandı” diyen Gündoğdu, sözlerini şu şekilde sürdürdü:  “Biz hiç kimsenin can emniyetinin zedelenmediği yeni bir dünya istiyoruz. Karizmatik ve güçlü bir liderin Türkiye cumhurbaşkanı olması dünya mazlumlarında büyük mutluluk meydana getirdi. Doğu Türkistan, Gazze, Arakan ve Osmanlının ayak bastığı bütün coğrafyalarda büyük mutluluk var. Elbette burada iç sorunlarını çözmüş, milletin birinci turda seçtiği güçlü bir Cumhurbaşkanlığı yapısı ve dominant, karizmatik bir liderin buraya gelmiş olması dünya mazlumlarının bayramına döndü. Akşamdan beri bakıyoruz, Türkiye’den daha çok  dünya mazlumlarının yaşadığı ülkelerde bayram var. Doğu Türkistan,  Gazze, Bosna Hersek, Türkmeneli, Orta Afrika, Arakan, dünyanın neresinde olursa olsun artık Osmanlı’nın mirasçısı… Osmanlı’nın mirasçısı derken neyi kastediyorum? Savaşta bile kadınlara, çocuklara, yaşlılara dokunmayan bir milletin mirasçısı yeni Türkiye elbette dünya mazlumlarının da tek ümidi olacak.”

Çözüm Süreci

Çözüm sürecinin yeni Türkiye’nin en önemli gündemlerinden birisi olduğunu anlatan Gündoğdu, "Çözüm sürecindeki hedef alınan konu neydi? Türk’ün, Kürt’ün kardeşlik bilincinin hayata geçirilmesinden rahatsızlık duyanlar var. Çözüm süreci tamamına erdirmek, eşit yurttaşlığın sağlanması önemlidir. Bilhassa Aleviler başta olmak üzere bazı kesimler hala kendini öteki görüyor, bunun yerine getirilmesi ve ileri demokrasi adımlarının fiili olarak atılması gerekiyor” dedi.

Muhalefet Ders Çıkarmalı

Ortaya çıkan sonucun muhalefetin çatısında delik meydana getirdiğini ifade eden Gündoğdu, “Yeni bir şemsiyeye ihtiyaçları var. 30 Mart’a baktığımızda iktidarın oyu yüzde 45’ti, şimdi yüzde 52’yle Cumhurbaşkanı seçildi. Sadece 2 partinin oyu yüzde 44’tü, diğer partileri sayarsak yüzde 46’yı buluyorduYüzde 38, herhalde her iki parti de yüzde 38’in yüzde 90’ı benim diye birbirini suçlayarak 2015’e kadar idare edecek, başka türlü içinden çıkmaları zor diye düşünüyorum. Muhalefet bu şekilde 2015’e kadar devam edecek başka çıkar yolları yok” şeklinde konuştu.