Haber
2011-01-27 06:22:28
Sorunlari Azaltacak Kararlar Hayata Geçirilmelidir

2010-2011 ögretim döneminin 1. yariyili, 730 bin ögretmen ve 16 milyon ögrenci için, çözüm bekleyen birçok sorunla birlikte sona ermis bulunmaktadir. So- runlarin birikmesi ve egitim- cilerin sorunlarindan arinmis bir sekilde isinin basina gideme- mesi, ülkemizin gelecegi için elzem olan egitimin gereken faydayi saglamasina engel teskil etmektedir. Türkiye’nin pek çok sorununun bu arada egitimin ve egitimcilerin sorunlarinin çözümü için bir zihniyet devrimi gerekmektedir. Zihniyet devriminin öncülü, sivillesmeye, demokratiklesmeye yönelik bir samimi gayretin toplumun tüm kesimlerince ortaya konulmasidir.

 

Türkiye’nin sivillesmesinin, demokratiklesmesinin ve bireyin hak ve özgürlüklerinin önündeki en büyük engel, mevcut darbe Anayasasidir. Darbe döneminin kalintilarini ortadan kaldiran, bireyi merkeze alan, devletin milletinden milletin devletine geçisi saglayacak sivil bir Anayasa’nin hazirlanmasi olmazsa olmazlarimizdan biridir. 12 Eylül referandumunda milletimizin egilimi de bu yönde tezahür etmistir. Milletimizin talebi dogrultusunda temel hak ve özgürlükleri, egitimde firsat esitligini, inanç ve düsünceyi ifade hürriyetinin önündeki bütün engelleri ortadan kaldiracak sivil bir Anayasa mutlaka hazirlanmalidir.

 

Basörtüsü Yasagi Ayibindan Kurtulmaliyiz

Özgürlük alanlarini genisleten yeni Anayasa ile inanci geregi basini örten kizlarimizin, hiçbir hukuki dayanagi olmayan yasaklarla egitim hakkindan yoksun birakilmasi ayibindan da kurtulmaliyiz. Keyfi olarak uygulanan basörtüsü yasagina son verilerek, basörtüsü üniversitelerde serbest olmali ve basörtüsüyle üniversiteyi bitiren kizlarimiz kamuda da çalisabilmelidir.

 

Is yükü fazlaligindan yakinan yarginin, yasamanin görev alanina girmesini engelleyecek adimlar atilmali, Yargi Açilimi için bir an önce harekete geçilmelidir. Demokratik Açilim, Alevi Açilimi, Roman Açilimi’nin yapildigi Türkiye’de basörtülü kizlarimizin hala ikinci sinif muamelesi görmesini ve en temel haklari olan egitim ve çalisma hayatinin disina yargi marifetiyle itilmesini anlamak mümkün degildir.

 

Laikligin besigi Fransa’da hiçbir engelle karsilasmadan okuyabilen, Belçika parlamentosunda ayakta alkislanan basörtülü kadinlarin, büyük çogunlugu Müslüman olan ülkemizde, ‘laiklik elden gidiyor’ bahanesiyle temel insan haklarindan yoksun birakilmalari utanç vericidir.

 

120 Bin Kadrolu Ögretmen Alinmalidir

Egitimin en önemli sorunlarindan biri olan ögretmen açiginin kapatilmasi konusunda tatmin edici adimlar atilmalidir. Aralik 2010’da 30 bin ögretmen atamasi yapilmasina ragmen açik hala 100 binin üzerindedir. Bakanlik, 30 bini Subat ayinda olmak üzere en az 120 bin ögretmen atamasi gerçeklestirmelidir.

 

Özellikle zorunlu hizmet bölgelerinde ögretmen açigi giderek artmaktadir. Kurum Idari Kurulu Ekim 2010 Mutabakat Metni’nde imza altina aldigimiz, ‘ögretmen ihtiyacinin karsilanmasi amaciyla, zorunlu hizmet bölgelerinde istihdam edilen ögretmenlere, illerin veya yerlesim yerlerinin sosyal, ekonomik, kültürel ve ulasim imkânlari dikkate alinarak, kalkinmada öncelikli hizmet tazminati verilebilmesi için ilgili mevzuatlarinda gerekli çalismalarin baslatilmasi’ karari uygulamaya geçirilmelidir.

 

Ögretmen açiginin yaninda derslik açigi da bir sorun olarak karsimizda durmaktadir. 76 bin derslik açiginin giderilmesi yönünde çaba gösterilmesi egitim çalisanlarinin beklentisidir.

 

En Az 30 Bin Hizmetli Alimi Yapilmalidir

Egitim kurumlarinda, hizmetli yetersizliginden dolayi temizlik ve hijyen yeterince saglanamamaktadir. Yillardir hizmetli alimi yapmayan Bakanlik, 2010 yilinda 50 milyon TL, 2011 yilinda ise 40 milyon TL ödenekle sadece ilkögretim okullari için temizlik hizmeti satin almaktadir. Tüm okullarla birlikte toplamda 116 milyon TL ödenek temizlik hizmeti alimi için tahsis edilmistir. Bakanlik, hizmet alimiyla okullarin temizlik ihtiyacini karsilamaya çalismakta ama bu yeterli olmamaktadir. En az 30 bin hizmetli alimi yapilmalidir.

 

Kurum Idari Kurulu Kararlari Uygulanmalidir

Kurum Idari Kurulu Ekim 2010 Mutabakat Metni’nde yer alan, “Lise ve dengi okul mezunu olarak görev yapan personelden, ön lisans ve lisans ögrenimlerini tamamlamak isteyenlere, görevlerini aksatmamak kaydiyla, görev yaptiklari idarelerce gerekli kolayligin saglanmasi; egitim çalisanlarinin müze ve diger tarihi yerlere ücretsiz olarak girebilmelerinin saglanmasi için çalisma baslatilmasi; ögretmenevi üye aidati uygulamasinin kaldirilarak, tüm egitim çalisanlarinin ögretmenevi üyesi olarak kabul edilmesi çalismalarinin baslatilmasi; Bakanlik merkez ve tasra teskilatinda görev yapan hizmetliler için Görevde Yükselme ve Unvan Degisikligi Yönetmeligi’nde belirtildigi üzere iki yilda bir sinav yapilmasinin saglanmasi; ikili egitim yapan okul yöneticilerinin ek ders ücretlerinin artirilmasina yönelik çalismalarin baslatilmasi; ögretmenlerin özür durumuna bagli atama ve yer degistirmelerinde il emri uygulamasinin yapilabilmesi için Ögretmen Atama ve Yer Degistirme Yönetmeligi’nde gerekli degisiklik çalismalarinin baslatilmasi; sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçisi ile ilgili Personel Genel Müdürlügü’nce hazirlanarak 9/3/2010 tarih ve 14004 sayili yazi ile Basbakanliga gönderilen Kanun Tasarisi Taslagi’nin bir an önce sonuçlandirilmasinin, kadroya geçisleri ile bosalan pozisyonlarin, özür durumu yer degistirme islemi yapildiktan sonra bos pozisyonlarin istege bagli il içi ve il disi yer degisikligi için kullanilmasinin saglanmasi; Il Milli Egitim Müdür yardimcilari, Ilçe Milli Egitim müdürleri, Sube müdürleri, Egitim müfettisleri, uzmanlar ve sefler ek ödeme almadiklari için, ek ders ücretlerinin artirilmasina yönelik çalismalarin sonuçlandirilmasi; hizmetlilerin egitim kurumlarinda gece bekçisi olarak görevlendirilmesi uygulamasina son verilmesi gibi, egitim çalisanlarini bir nebze rahatlatacak konularda adim atilmalidir.

 

Sura Kararlari Tozlu Raflarda Unutulmamalidir

18. Milli Egitim Sûrasi’nda alinan kararlar, geçmis yillarda oldugu gibi, tozlu raflarin arasinda unutulmamalidir. “Egitimin kademeli olarak 13 yila çikarilmasi; Milli Güvenlik dersine brans ögretmenlerinin girmesi; egitim çalisanlarina ödenmekte olan ek ders ücretlerinin 12 TL’ye çikarilmasi; ögretmenligin gelir düzeyi ve statüsünün yükseltilmesine dönük çalismalara hiz verilmesi; ögretmen istihdaminda kadrolu, sözlesmeli, ücretli, vekil ögretmenlik gibi farkli uygulamalara son verilerek tüm ögretmenlerin kadrolu ögretmen olarak istihdaminin saglanmasi; ögretmen ve yöneticilere mesleki gelisimlerini saglamak amaciyla uzaktan veya örgün egitim yoluyla lisansüstü egitim imkani saglanmasi; okul yöneticilerinin 6 saat derse girme zorunlulugunun ‘6 saate kadar derse girer’ seklinde degistirilmesi ve Egitim Ögretim Sinifi’ndan Genel Idare Hizmetleri Sinifi’na geçirilmesi basta olmak üzere Sûra’da alinan kararlarin tamami hayata geçirilmelidir.

 

Okul kantinleri ve Servislerin Denetimi Siklastirilmalidir

Ögrencilerin yüzde 73’ü ve ögretmenlerin yüzde 50’si yemek ihtiyaçlarini kantinlerden karsilamaktadir. Sehir merkezlerinde ögrencilerin yüzde 20’si okula servislerle gitmektedir. Bu da kantinlerin ve servislerin ne derecede önemli oldugunu ortaya koymaktadir. Bunun için okullarda kantinlerin ve servislerin denetimi daha sik ve belirli periyotlarda yapilmalidir.

 

Egitim Sistemi Gözden Geçirilmelidir

Uluslararasi Ögrenci Degerlendirme Programi (PISA) 2000, 2003 ve 2006 sonuçlari tüm dünyada önemli yankilar uyandirmis, egitim sistemlerinin sorgulanmasina ve önemli degisikliklere yol açmistir. Egitim sistemimizde ise; ögrenci merkezli egitim, OKS’nin yerine SBS’nin getirilmesi, Fen Bilimleri, Matematik, Türkçe ve Hayat Bilgisi müfredatlarinda yapilan degisiklikler, ögretmen egitimlerinin artirilmasi ve ögretmen atamalarindaki kriterlerin detaylandirilmasi gibi köklü degisiklikler yapilmistir.

 

Ülkelerin egitim politikalarini degerlendirmek ve egitim sistemlerini gelistirmek için yapilan arastirmada, OECD üyesi olan ülkelerin siralandigi listede Türkiye yine sonlarda yer almistir. Önceki sinav sonuçlarina nazaran basarisini artirsa da, gelinen nokta hala yeterli degildir. Egitim sistemimizin daha nitelikli ögrenciler yetistirebilmesi için PISA sonuçlari iyice irdelenerek gerekli önlemler alinmalidir. Sikça degisen sinav sistemleri basta olmak üzere egitime ayrilan bütçenin yetersizligi, kalabalik siniflar, ögretmen açigi, yeni müfredatlarin ve yapilandirmaci yaklasimin uygulamasindan kaynaklanan sikintilar, ögretmen yetistirme ve istihdam biçiminden kaynaklanan sorunlarla ögretmenler için hizmetiçi egitimin yeterli düzeyde olmayisi gibi konular üzerinde çokça durulmalidir.

 

Ögretim Üyeleri ve Ögretmenler Askerlik Hizmetini Ihtiyaç Duyulan Yerlerde Yapabilmelidir

Sayisi her geçen gün artmakta olan üniversitelerde yetismis ögretim üyesine ihtiyaç had safhadadir. Üniversitelerde kisitli imkânlarla görev yapan ögretim üyelerinin akademik çalismalarinin aksamamasi, gerek kendi çalismalarinin verimliligi gerekse verdikleri egitim-ögretimin kesintiye ugramamasi açisindan büyük önem arz etmektedir. Ancak, ögretim üyeleri, vatani hizmetleri nedeniyle görevlerinden ayrilmalari durumunda, sözü edilen olumsuzluklarla karsi karsiya kalmaktadir. Bunlarin yasanmamasi için askerlik hizmetini Milli Egitim Bakanligi emrinde asker ögretmen olarak yerine getiren ögretmenler gibi, ögretim üyelerinin de temel askerlik egitimlerinden sonra askerlik hizmetini akademisyen ihtiyaci olan üniversitelerde yerine getirmelerine imkân saglanmalidir.

 

Sözlesmeli ögretmenler de, yaz tatilinde bir aylik temel egitimden sonra askerliklerini asker ögretmen olarak görev yerlerinde yapabilmelidir. Simdiye kadar kadrolu ögretmenlerle ilgili kismi uygulama, tüm kadrolu ögretmenleri kapsayacak sekilde yapilmali, yaz tatilinde bir aylik temel egitimin sonunda, vatani hizmetini görev yerlerinde yedek subay ögretmen olarak yapabilmelerine imkan verilmelidir.

 

Herkes Istedigi Egitim Kurumuna Girebilmelidir

Egitim sistemi içerisindeki kurumlardan mezun olan herkesin istedigi fakülte, akademi ve bölümleri tercih etme ve okuma hakki olmalidir. Bu nedenle okul ayrimi yapilmadan herkes istedigi egitim kurumuna girebilmelidir. Bunun için Imam Hatip Lisesi mezunlarinin polis olmalari basta olmak üzere egitimde firsat esitliginin önündeki bütün engeller kaldirilmalidir.

 

Zayif Karne Sorun Yapilmamalidir

Her yariyil tatilinde veya sene sonunda gündeme gelen zayif karne konusu veliler tarafindan fazla büyütülmemelidir. Karnenin zayif olmasi, çocugun zekâsinin göstergesi olarak degerlendirilmemelidir. Karne, basarinin ölçütü degildir, sadece bir degerlendirme sistemidir. Karnesi zayif çocuklar ders çalismaya zorlanmamali, bunun için baski görmemelidir.

MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen