Haber
2011-04-13 07:23:05
Sözlesmeli Ögretmenler Manipülasyona Gelmemelidir

Sözlesmeli ögretmen istihdami gündeme geldigi günden bu yana, “ögretmenlik mevsimlik isçilik degildir”, “sözlesmeli ögretmen istihdamina hayir” diye net tavir aldik. Ögretmenlik mesleginin kadrolu, sözlesmeli, ücretli, vekil seklinde çesitlendirilmesinin yanlis oldugunu her firsatta dile getirdik.

 

2006 yilindan beri “bütün ögretmenler kadrolu olmalidir” diyerek mücadelemizi sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçirilmesi yönünde yogunlastirdik. Yogun baskimiz sonucu 26 Aralik 2008 tarihinde dönemin Milli Egitim Bakani Hüseyin Çelik, belli bir plan dâhilinde sözlesmeli ögretmenleri kadroya geçireceklerini belirterek, “Türkiye’de 3 hizmet bölgesi siniflandirmasi bulunuyor. 3. hizmet bölgesinde 3 yil araliksiz çalisan, olumsuz sicil almayan, herhangi bir disiplin suçu islemeyen sözlesmeli ögretmenleri bir sinava, degerlendirmeye tabi tutmadan kadroya geçirecegiz” demistir.

 

Sendikamizin 2 Temmuz 2009 tarihinde görüstügü Milli Egitim Bakani Nimet Çubukçu, “Bundan sonra herhangi bir sekilde sözlesmeli ögretmen talebinde bulunmayacagiz. Bütün ögretmenlerimizi kadrolu olarak istihdam edecegiz” ifadelerini kullanmistir.

 

Ayrica sendika olarak sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçirilmesi için talebimizi her platforma tasidik. Basbakan basta olmak üzere, önceki ve mevcut Milli Egitim bakanlari, Maliye Bakani, TBMM Milli Egitim Komisyonu Baskani ve üyelerine yazili ve sözlü olarak talebimizi defalarca ilettik. Talebimizde israrci olduk.

 

Sendikamiz ve Milli Egitim Bakanligi arasinda imzalanan Kurum Idari Kurulu Ekim 2009 Çalisma Raporu’nda, “Sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçirilmesine iliskin çalismalarin sonuçlandirilmasi” karari alindi.

 

18. Milli Egitim Surasi’nda, “Ögretmenin Yetistirilmesi, Istihdami ve Mesleki Gelisimi” Komisyonu’nda, sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçilmesi yönünde karar alinmasi için sendikamiz gereken mücadeleyi verirken, ayni komisyonda olmasina ragmen ögretmen istihdaminin tartisildigi oturumda Türk Egitim-Sen Genel Baskani komisyon üyesi olmasina ragmen oturuma katilmamistir. Konu görüsüldükten sonra diger oturumlara katilmis, bu oturumlarda antipatik tavirlari ve attigi her adimda pesinde kameramanin dolasmasi tüm komisyon üyelerinin tepkisini çekmistir.

 

Sura Genel Kurulu’nda sözlesmeli personel istihdamina karsi verdigi hakli önerge reddedilirken, sendikamiz komisyonda ve Sura Genel Kurulu’nda ‘kontrollü gerginlik’ olusturarak çalisanlarin lehine olacak sekilde uzlasmayi da bilmistir. Yine Sura Genel Kurulu’nda çalisanlarin lehine önemli kararlar almasini saglayan sendikamiz olmus, sendikal tavrimiz sonucu sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçirilmesi için verdigimiz önerge kabul edilmistir.

 

Malum sendika, her zaman oldugu gibi, süreçten nemalanmayi seçmistir. Sergiledikleri tutum, süreci baltalamaktan baska bir sonuç getirmeyecektir. Malum sendika yöneticileri, gittikleri her yerde ‘ögretmenleri sözlesmeli yapacaklardi, biz engelledik, sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçirilmesi kararini biz aldirdik’ diyorlar. Sura tutanaklari, dogru olmayan sözlerin delili ve Sura üyeleri bunun en iyi sahitleridir.

 

Sözlesmeli istihdaminin gerçeklesmesi nedeniyle özlük ve ekonomik yetersizliklerine dikkat çekerek, kadroya geçirilinceye kadar nefes almalarinin saglanmasi, kadrolulara esdeger haklari tasimalari için Egitim-Bir-Sen olarak Kurum Idari Kurulu toplantilarinda, Memur-Sen olarak da toplu görüsme masasinda irade beyaninda bulunduk.

 

Sözlesmelilerin 30 günü asan rapordan dolayi sözlesmelerinin feshedilmemesi, Danistay’da açtigimiz dava sonucu verilen iptal karariyla saglanmistir. Bu kararla, sözlesmeliler tedirginlikten bir nebze olsun kurtulmustur. 2010 yili toplu görüsmelerinde diger konfederasyonlar imza koymadiklari halde Memur-Sen sayesinde 4/B’li çalisanlar ilk defa 130 TL aile yardimi hakki kazandi. Sözlesmelerdeki damga vergisi, israrimiz ve mücadelemiz sonucu Torba Kanun’la kaldirildi. 2011 yili için alinan damga vergisinin, yasanin yürürlük tarihinden sonraya denk gelen kisminin iadesi için açtigimiz dava ise sürüyor. Egitime Hazirlik Ödenegi’nden damga vergisi kesilmesine açtigimiz dava devam ediyor. Sürekli görev yollugu için açtigimiz davalardan idare mahkemelerinde lehimize kararlar çikmisken, konunun kökten çözümü için Danistay 2. Dairesi’nde dava açtik. Sözlesmelilerin becayis hakki için Kurum Idari Kurulu kararlarina da yansittigimiz irademizin Bakanlik tarafindan daha fazla bekletilmemesi için çalismalarimiz sürüyor.

 

Egitim-Bir-Sen olarak sunu rahatlikla söyleyebiliriz: Sözlesmeliler adina alinmis kazanimlarin arkasinda emegimiz, altinda imzamiz vardir. Sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçirilmesi ile ilgili baslangiçtan bugüne yaptigimiz girisimlerin dogal sonucu olarak 29 Mart 2011’de bazi Il Milli Egitim müdürlükleri ve Bakanlik Merkez Binasi önünde kitlesel basin açiklamasi yapma karari aldik. Kararimizi sitemizden deklare ettik. 28 Mart 2011 tarihinde gelisen telefon trafigi sonrasi Milli Egitim Bakani’nin 29 Mart 2011’de katilmak zorunda oldugu belirtilen cenaze merasimi nedeniyle Bakanlik Merkez Bina önünde yapacagimiz kitlesel açiklamayi tehir ettik.  Il Milli Egitim müdürlükleri önünde açiklama hazirligi yapmis olan illerimiz açiklamalarini tehir etmeden gerçeklestirdiler. 30 Mart saat 13.30’da Bakan Nimet Çubukçu ile iki saate yakin yapilan görüsmede, sözlesmelilerin kadroya geçirilmesi için verdigimiz mücadelede sona geldigimizi, talebimize verilecek cevabin olgunlastigini, çok kisa bir zaman içinde konuyla ilgili açiklamanin Basbakan tarafindan yapilacaginin ifade edilmesi üzerine basin araciligi ile kamuoyuna bilgi verdik.

 

Yillardir etkisiz yetkili sendika olan gürültücüler, simdiye kadarki aliskanliklarinin aynisini devam ettirerek, insanlarin zihnini çelmeye çalisarak, bilgi kirliligi olusturarak, sözlesmelilerin duygularini köpürterek, pasta keserek, çayda çira oynayarak tasimakta zorlandiklari genel yetkiyi kaybetmemek için her yolu mübah görmeye devam etmektedir.

 

Bütün kazanimlarin arkasinda emegimiz, altinda imzamiz olmasina ragmen is yapana degil, ne yazik ki, gürültü yapana kulak kabartilmasi gerçekten üzücü bir durumdur. Sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçisine yönelik umudun çok daha arttigini ve çözümün çok daha yakin oldugunu görüsmemizdeki paylasimlarda gördük. Bakan tarafindan, konuya iliskin Basbakan’la yapilan görüsmenin ana hatlari tarafimiza ifade edilmistir. Kadro talebimizin karsilanacagina iliskin olumlu kararin bizzat Basbakan tarafindan yapilacagi bilgisi paylasilmistir.

 

Illerden gelen bilgilerden, özellikle bir sendikanin 15 Mayis Sendromu ile her türlü bilgi kirliligini olusturmaktan, sözlesmeli egitimcilerin duygulariyla oynamaktan ve akla hayale gelmedik yalanlarla insanlari manipüle etmeye çalismaktan geri durmadigini biliyoruz. Toplu Sözlesme Hakki için düzenlenen çalistaydan kaçanlar; 12 Eylül’de yapilan Anayasa Degisikligi Referandumu sürecinde KESK, DISK, KAMU-SEN, CHP, MHP, BDP, YARSAV, ERGENEKON dahil “Hayir!” için ugrasanlar, simdi Memur-Sen’in gayretleri sonucu referandumla gelen Toplu Sözlesme Hakki’ni da sahipleniyorlar. Üç ayda bir verilmeye baslanan 45 TL Toplu Sözlesme Primi’nde emegi ve imzasi olmayanlar, onu da sahipleniyorlar. Sözlesmeliler için kadro mücadelemizde aldigimiz mesafe dolayisiyla ‘kadro ufukta’ diye telasa kapilanlar, yine ayni spastik hareketlerini yapmaya devam ediyorlar. Sözlesmeli ögretmenler kesinlikle manipülasyona gelmemelidir.

 

Sözlesmeli ögretmenlerin kadroya geçisi ile ilgili bizzat Basbakan tarafindan kisa süre içerisinde yapilacagi ifade edilen açiklamayi bekliyoruz. Birileri sorunlardan nemalanmaya, süreci baltalamaya ve kirli bilgi üretmeye devam ededursun; biz, sorunlari çözmenin mücadelesini vermeye devam edecegiz.

MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen