Türkiye’nin Sivil Toplum Liderligine Kosuyoruz
Memur-Sen ve Egitim-Bir-Sen Genel Baskani Ahmet Gündogdu, sendika olarak Türkiye’nin sivil toplum liderligine kostuklarini söyledi.
Egitim hizmet kolunda etkili olan Egitim-Bir-Sen’e yetkinin geçmesi durumunda egitim çalisanlarinin sorunlarinin çözümünde daha ileri bir noktaya gelinecegini ifade eden Gündogdu, “Egitim çalisanlarinda da bu yönde bir beklenti olusmustur” dedi.
Trabzon Subemizin Il Divan Toplantisi’na katilan Gündogdu, bütün kurumlarin kendi görev alanlari içinde kalarak, halkin egemenligi ilkesinin ihlal edilmemesi gerektigini bildirdi.
Türkiye’de bir demokratiklesme sorunu oldugunu belirten Gündogdu, bu engelleri asmak için de sivil anayasaya ihtiyaç duyuldugunu kaydetti. Bu anayasanin insani merkeze alan ve önceleyen, temel hak ve özgürlüklerin daha çok vurgulandigi bir anayasa olmasi gerektigine dikkat çeken Gündogdu, devlet kurumlarinin kendi görev alani içerisinde kalmasinin demokrasimizin gelecegi açisindan önemli oldugunu, ‘hâkimiyet kayitsiz sartsiz milletindir’ ilkesinin hiçbir güç tarafindan ihlal edilemeyecegini dile getirdi.
Gündogdu, bazi kurumlarin ve bürokratlarin kendilerini milletin ve milli egemenligin tecelligahi olan Meclis’in üstünde görme aliskanliginin bitmesi gerektigini vurguladi.
Sube Baskanimiz Arslan Balta ise, Egitim-Bir-Sen camiasinin hep sorumluluk bilinciyle hareket ederek örgütlülük bilincine ulastigini, istedigi anda biraraya gelme kabiliyetini kazandigini dile getirdi. Bu yil yetkinin Egitim-Bir-Sen’e geçmesi halinde egitim alanindaki sorunlarin daha kolay çözülecegine inandiklarini anlatan Balta, “Simdiye kadar yetkili olanlarin durumu ortadadir. Aslinda onlarin sorunlari çözme gibi bir derdi yoktur” seklinde konustu.
Daha sonra Memur-Sen’e bagli sendikalarin Trabzon Sube Baskan ve yöneticileriyle de bir toplanti yapan Gündogdu, akabinde Trabzon Valisi Nuri Okutan ve Il Milli Egitim Müdürü Selim Yavuz Sandikçi’yi ziyaret etti.
Hakkimiz Olani Almanin Mücadelesini Vermeye Devam Edecegiz
Ahmet Gündogdu, Memur-Sen Genel Mali Sekreteri Yusuf Yazgan ile birlikte Memur-Sen Aksaray Temsilciligini ziyaret ederek, Konfederasyon’a bagli hizmet kollarinin baskanlariyla bir görüsme yapti.
Burada bir konusma yapan Gündogdu, Mehmet Akif Inan’in dalgalandirdigi bayragi zirvede tutmanin önemine isaret ederek, bir sivil toplum örgütü olarak her geçen gün etkinligini arttiran Memur-Sen’e bagli sendikalarin Türkiye’de yetkili olmasinin gerekli oldugunu anlatti.
Türkiye’ye zarar vermek isteyen darbeci yaklasimlarin, iç ve dis tehdit unsuru mihraklarin her zaman karsisinda olduklarini ifade eden Gündogdu, Memur-Sen ailesinin çok büyük oldugunu ve dogru bildigi seylerin mücadelesini sonuna kadar verecegini kaydetti. Gündogdu, “Biz asla güdümlü hareket eden bir yaklasimin parçasi olmayacagiz. Hükümette gördügümüz yanlislari elestirecegiz, hakkimiz olani almanin savasini hep verecegiz. Memurun, kamu çalisaninin hakkini sonuna kadar savunacagiz” diye konustu.
Gündogdu, Türkiye’de yetkinin alinabilmesi için subelere çok is düstügünü ve onlardan daha fazla gayret göstermelerini bekledigini sözlerine ekledi.
28 Subat Dayatmalarina Son Verilmelidir
Aksaray’dan sonra Kütahya’da Memur-Sen’e bagli sendikalarin yöneticileriyle Ögretmenevi’nde biraraya gelen Gündogdu, 28 Subat dayatmalarina son verilmesi gerektigini ifade ederek, söyle konustu:
“28 Subat sonrasini yasamaktayiz ve Türkiye, Ergenekon Çetesi ile geriye dönük onlarca yillik çetelesmenin desifre oldugu bir süreci yasamaktadir. 28 Subat sürecinde, katsayi engeli ile Anadolu insanina, Imam Hatip Lisesi ve Meslek Lisesi ögrencilerine getirilen dayatmanin da bir darbeci tarafindan YÖK Baskani’na verilen bir talimatla gerçeklestigini kamuoyu yakindan takip etmektedir.”
“Öyleyse referansiniz bilim olmali, egitim olmali, kalkinma olmali, millet idaresi olmali” diyerek sözlerini sürdüren Gündogdu, “12 Eylüllerde, 28 Subatlarda milletin devredisi birakilarak girilen çikmaz sokaklarin artik sonuna gelindi. Biz Memur-Sen ailesi olarak Türkiye’nin bu kamburlardan, kirlerden arinmasi gerektigine inaniyoruz. Sendikacilik, siyaset, bürokratik görev ya da baska bir görev, herkes yaptigi görevlerde Türkiye’nin gelecegine dair olumlu adimlar atmali ve yaptigi görevi bu ülkenin milleti ile milletin iradesi ile bütünlesen bir yaklasimla sürdürmelidir. Içerdeki bu darbecilere karsi Memur-Sen, sivil toplumun olmazsa olmazlarindan olan ‘kesintisiz demokrasi’ talebini israrla her platformda dile getirmekte, hukukun üstünlügüne, milletin iradesine, degerlerimize ipotek koymak, kesintiye ugratmak, tahrip etmek isteyenlere karsi mücadelesini ortak akil zemininde sürdürmektedir” degerlendirmesinde bulundu.
Memur-Sen ve Egitim-Bir-Sen’in Türkiye’nin sivil toplum gücünün liderligine kostugunu vurgulayan Gündogdu, sözlerini söyle tamamladi:
“Yapmamiz gereken, insanliga isik tutacagina inandigimiz Konfederasyonumuzun ilkelerini yasayan ve kavrayan yeniden insaci bir toplulugu ortaya çikarmaktir. Bu ilkeler ve degerler sadece ülkemiz insaninin degil, dünyanin herhangi bir noktasindaki herhangi bir insanin yasadigi zulme tahammülsüzlügü ve direnmeyi gerektirir. Bu direnmedir ki, bizi eli kanli vicdan yoksunu Israil’in Gazze’de kardeslerimize yönelik zulmünü tüm dünyanin duyacagi sekilde tel’in eden mitingler düzenlemeye, Israil hakkinda BM’de suç duyurusunda bulunmaya, ülkemizin saygin yardimlasma kuruluslarini biraraya getirerek ikinci bir örnegi bulunmayan büyük çapli merhamet ve sefkat operasyonlari düzenlemeye sevk etmistir.”
