Türkiye’yi Kaos Ortamında Göstermeye Kimsenin Hakkı Yok
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, Taksim Gezi Parkı’nda yaşananlara ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Hatay’da barış sürecini sabote etmek isteyenler başarılı olamayınca Taksim Gezi Parkı provokasyonunu gerçekleştirdi. Herkes sağduyulu olmalı. Kimsenin Türkiye’yi bir kaos ülkesi gibi göstermeye hakkı yoktur” dedi.
Akil İnsanlar Heyeti Karadeniz Bölgesi Grubu Başkan Vekili Prof. Dr. Vedat Bilgin ile Amasya’da sivil toplum kuruluşu temsilcilerinin katılımıyla gerçekleştirilen kahvaltılı toplantıya katılan Gündoğdu, bir gazetecinin sorusu üzerine, Taksim Gezi Parkı’ndaki olaylara ilişkin değerlendirmede bulundu. Gündoğdu, şunları söyledi:
“Eğer konu ağaçları sevmekse, ağaç sevenleri ağaca zarar verilecek mi diye proje sahiplerini dinlemeye davet ediyorum. Proje sahiplerini de eğer oraya AVM yapmayacaklar ve ağaçların yerini değiştirerek daha güzelleştireceklerse projelerini daha iyi anlatmaya davet ediyorum. Ama görünen o ki, projeyle tarihi korumak isteyenle gerçekten ağaçları sevdiği için orada olanların dışında bunu provoke etmek isteyenler var. Provokatörler var. Bu provokatörlere karşı uyanık olmak lazım. Emniyetin orantısız güç kullanmaması lazım. Medyaya yansıyan görüntüler hoş değil. Tarafların birbirini dinlemeleri, birbirlerini tahrik edecek durumlardan kaçınmaları lazım. Ben buradan insanlarımızı, umurlarında ağaç olmayan, kafalarında iyiye yönelik proje olmayan, art niyetli kişilerin oyununa gelmemeye davet ediyorum.”
İyi Bir Fırsat Yakaladık
Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, çözüm sürecini Türkiye için çok önemsediğini belirterek, “Bu süreçte bütün ötekilerin beriki olacağı bir fırsatı yakaladık. Kürtler cumhurbaşkanı bile olabildiler ama Kürt olamadılar. Onlarca yıl Kürt olmaları yasaklandı. Başörtülüler de cumhurbaşkanı eşi bile olabildiler ama birey olamadılar. Eğitim hakları, çalışma hakları, siyaset hakları kılık-kıyafet yönetmeliği ile gasp edildi. Daha önce var olan ‘devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğü’ diye başlayan, merkezine kutsal devleti alan ama genellikle derin devlet, bürokratik devlet, oligarşik devlet, darbeci devlet olan, Kenan Paşa’nın darbeyi olgunlaştırmak için ‘bir soldan bir sağdan astık’ dediği vesayetçi devlet yerine, yeni metafor, milletin ülkesi ve devleti ile bölünmez bütünlüğü. Evet, esas olan millettir, insandır” şeklinde konuştu.
Milletin, vatanın bölünmez bütünlüğünden taviz verme gibi bir düşüncesinin asla olmayacağını vurgulayan, Gündoğdu, şöyle devam etti: “İstiklal Marşı, bu milletin mutabakat metnidir. Bayrağımız Türk’ün de, Kürt’ün de kanını temsil eder. Dün Çanakkale’de ölmemiz, Kurtuluş Savaşı’nda ölmemiz, bedel ödememiz gerekiyordu. Bugün yaşamamız, oyun kurucu olmamız, dünya mazlumlarının sözcülüğünü daha güçlü yapmamız gerekiyor. O zaman bu süreci, dün, devletin değişik organlarının kategorize ederek öteki ilan ettiği, hor gördüğü bütün kesimlerini hoş görme süreci olarak, devlet ve millet arasındaki mevzuatı insan merkezli ve insan onurunu esas alan bir anayasaya geçmek olarak algılamamız lazım.”
Ağrı’da yaptığı konuşmasının arkasında olduğuna dikkat çeken Gündoğdu, “Ağrı’da yaptığım konuşmada yansıtılan cümleler bana aittir. Hiç bir şey önermeyip kasıtlı olarak karşı olanların, dün bir taraftan öldürerek öldürmeyi geçim kaynağı edinenlerin, öbür taraftan da şehit cenazesi istismarını geçim kaynağı edinenlerin olduğu bir iklimden kurtulduk. Şehit cenazesi gelmiyor. Şimdi insanlar, çobanlar, hayvanlar yaylaya çıkacağı için, herkes bayram ediyor diye sürecin pozitif yönüne bir bakış vardır. Doğrudan kimseye bir hakaret söz konusu değildir” ifadelerini kullandı.
Büyük Amasya Oteli’ndeki kahvaltının söyleşi bölümüne Belediye Başkanı Cafer Özdemir ile Memur-Sen Amasya İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Şahin Gümüş de katıldı.
Gündoğdu, Amasya’nın Suluova İlçesi’nde Memur-Sen üyeleriyle bir toplantı yaparak, çözüm sürecini anlattı. Programa Belediye Başkanı Mahmut Boz da katıldı. Boz, çözüme bütün millet olarak destek verdiklerini söyledi.
Sözleşmeli Personelin Tamamı Kadroya Geçirilmelidir
Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, daha sonra Çorum’a geçerek, sivil toplum kuruluşu temsilcileriyle biraraya geldi. Hükümete çağrıda bulunarak sözleşmeli çalışanlara verilecek kadronun Haziran ayı içerisinde sonuçlandırılmasını isteyen Gündoğdu, “Sözleşmeli personel istihdamına son verilmesi, mevcut sözleşmeli personelin tamamının kadroya geçirilmesi ve kamuda sadece kadrolu personel istihdam edilmesi yönündeki talebimizi yineliyoruz” dedi.
Gündoğdu, TÜİK bünyesinde 4/C kapsamında istihdam edilen geçici personel ile diğer kurum ve kuruluşlardaki 4/C statüsündeki personelin kadroya geçirilmesine yönelik talep ve beklentilerle ilgili olarak somut hiçbir adım atılmadığını kaydetti.
