Yeni Anayasa, Öğretmene İtibar ve Kıyafet Özgürlüğü İstiyoruz
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, 2012’de bir türlü yapılamayan yeni anayasanın 2013’te mutlaka tamamlanmasını istedi. Yeni anayasanın bütün partilerin ortak vaadi olduğunu hatırlatan Gündoğdu, sorumluluktan kaçan partilerin bunun hesabını millete vermekte zorlanacağını söyledi. Gündoğdu, ayrıca, 2013 yılının bütün sözleşmelilerin kadroya alındığı bir yıl olmasını beklediklerini kaydederek, bundan sonra sözleşmeli istihdamına son verilmesini ve kamuda kıyafet özgürlüğünü istedi.
Karabük Şubemizin il divan toplantısına katılan Gündoğdu, programdan önce düzenlediği basın toplantısında, sendikal çalışmaların yanı sıra gündemdeki konuları değerlendirdi.
Yeni Anayasa Mutlaka Yapılmalı
Kamu görevlilerinin olmazsa olmaz beklentilerinin başında siyaset ve grev hakkını da kapsayacak yeni bir anayasa geldiğini ifade eden Gündoğdu, “Demokratik, sivil ve özgürlükçü yeni anayasa konusunda en çok çaba gösteren Memur-Sen ailesi, yeni anayasa taslağının 2013’te tamamlanmasını bekliyor. Bugün gelinen noktada siyasi partilerin yeni anayasa yapımı konusunda topu taca atma girişimlerini doğru bulmuyoruz. Milletimiz, devletin anayasasından milletin anayasasına geçişi sağlayacak yeni anayasa konusunda yan çizen partilerin üstünü çizecektir” şeklinde konuştu.
Gündoğdu, yeni anayasanın temel hak ve hürriyetler konusunda Türkiye’yi dünya ülkeleri seviyesinin üstüne çıkartacak, insan onuruna yakışan bir içeriğe sahip olmasını istedi.
Başörtüsü Yasağı Sona Ermeli
Başörtüsü yasağının 2013 yılında mutlaka sona erdirilmesi gerektiğini vurgulayan Ahmet Gündoğdu, başta eğitim kurumları, kamu işyerleri ve parlamento olmak üzere hayatın her alanında başörtüsünün serbest olması gerektiğini kaydetti. Kamu görevlilerine uygulanan siyaset yasağının kaldırılmasını da isteyen Gündoğdu, toplu sözleşmenin tamamlayıcı unsuru olan grev hakkının verilmesi, toplu sözleşme düzeninin ise daha demokratik hale getirilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Emekli kamu görevlilerine eş ve çocuk yardımı yapılmaması konusuna da değinen Gündoğdu, biran önce bu yanlıştan dönülmesini beklediklerini dile getirdi. Gündoğdu, kamu görevlilerinden alınan sağlıkta katkı ve katılım payı uygulamasına karşı olduklarını aktardı.
Dış Politikada Sorumluluk Alınmalı
Suriye’de yaşanan insanlık dramının sona erdirilmesi için Türkiye’nin daha aktif sorumluluk alarak, uluslararası toplumun sürece katılmasını sağlaması gerektiğini söyleyen Gündoğdu, Arakanlı Müslümanların sorunlarının dünya gündeminde tutulmaya devam edilmesi, başta yardımlar olmak üzere her türlü girişimin sürmesi çağrısında bulundu.
Kışla Düzeninin Yasakları Okullarda Devam Ediyor
Gündoğdu, okullarda serbest kıyafet uygulamasına geçilmesi, darbe döneminden kalan bu ‘ucube’ anlayışa son verilmesi için Türkiye genelinde eylem yaptıklarını bildirdi. Devletin sorumluluğu gereği çalışanların kılık kıyafetlerine karışmaması gerektiğini anlatan Gündoğdu, “Başı açık olacak, saçlar taranmış olacak, favoriler kemiğin altına geçmeyecek, bıyıklar üsten alınmayacak… Sana ne! Devletin böyle bir hakkı, yetkisi olabilir mi? Böyle bir yaklaşım kabul edilebilir mi? Hala darbe döneminden kalma ucube bir anlayış söz konusu. Bu anlayış 1982 modeldir, başka bir ifadeyle darbe modelidir. Artık bunlara son vermenin zamanı geldi de geçiyor” diye konuştu.
Eğitim-Bir-Sen’in çabaları sonucu Milli Güvenlik Dersi’nin kaldırıldığını hatırlatan Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, ancak kışla düzeninin bir şekilde okullarda devam ettirilmek istendiğine dikkat çekerek, “Artık bu yasaktan, bu ayıptan kurtulalım çağrısında bulunuyorum” dedi.
Öğretmeni, Ülkenin İnşacısı Konumuna, Maddi ve Manevi Olarak Yeniden Getirme Mecburiyeti Var
Öğrenci ve öğretmen adaylarını ilgilendiren Milli Eğitim Bakanlığı yönetmeliklerinde değişikliklerin yapıldığını vurgulayan Gündoğdu, şöyle devam etti:
“Üniversitede serbest olan başörtüsünü kadın öğretmenlerin takamaması garip bir tablo. İmam hatip liselerinde Kur’an-ı Kerim derslerinde başörtüye özgürlük geldi ama bu, bireye gelen özgürlük değil; okula ve derse özgürlük. İmam hatip lisesinde başını örtebilirsin dediğin kız öğrenci, ticaret ya da endüstri meslek lisesine geçiş yaptığında başını örtme hakkı var mı? Yok. Kur’an-ı Kerim dersinde istersen örtünebilirsin, Matematik dersinde örtünebilir misin? Hayır. Bardağın yarısı dolmuştur ama doluş biçiminde sorun var. Okula ve derse değil, bireye özgürlük olması lazım.”
“Dört dörtlük eğitim sistemine evet, sistemin yanlış uygulanışına, uygulama biçimindeki eksikliklere hayır” diyen Gündoğdu, şunları söyledi:
“Çünkü bu millet; 28 Şubat sürecinin dayatmacılarının, Milli Güvenlik Kurulu kararlarının tek tip insan modelinin hayata geçirilmesi yaklaşımından, kendi çocuklarının geleceğinin kendilerinin ve çocuklarının karar vereceği sisteme geçmiştir. Evet, din eğitimi gelmiştir. Harika bir şey ama gelmiş biçimi bile OECD ülkelerinin hala 167 saat gerisinde. Karşı koyanlar öyle bir gerekçe ile karşı koyuyorlar ki, sanki Avrupa’yı geride bıraktık. Öğretmenin değerini kavrayamayan bir bakış açısıyla Türkiye’nin mesafe alması mümkün değil. Öğretmeni, diploma dolduruyor konumundan, bu ülkenin yeniden inşacısı konumuna, maddi ve manevi olarak yeniden getirme mecburiyetinde olduğumuzu da buradan ifade etmek istiyorum.”
