Haber
2013-01-14 06:35:33
Kara Propagandacılara Fırsat Vermemeliyiz

Genel Başkan Vekilimiz Ahmet Özer, yıllarca masaya oturup eğitim çalışanları adına kayda değer hiçbir başarı gösteremeyenlerin Eğitim-Bir-Sen’e karşı kara propagandaya başvurduklarını belirterek, “Teşkilatımız bize karşı kara propaganda yapanların geçmişini iyi bilir. Eğitim çalışanlarının gerçekleri bilme hakkını sağlamalıyız. Kara propagandanın arka planını deşifre etmeliyiz” dedi.

Özer, ücret ve özlük haklarına yönelik sendikacılığın yanında değerler sendikacılığına da önem verdiklerini söyledi.

Kayseri Şubemiz, il divan toplantısını Bünyan’da belediye sosyal tesislerinde yaptı. Toplantıda konuşan Ahmet Özer, sendikal örgütlenme konusunda geçmişte çok zor günler geçirdiklerini ifade ederek, şöyle konuştu: “2001 yılında sendika kanunu çıkarılınca biraz kımıldanma oldu. İlk sene 18 bin üye yapabildik. 28 Şubat süreci devam ettiği için üye bulmakta zorlandık. Diğer sendikalar bugün 231 bin üyeye ulaşmamızın altında başka şeyler arıyorlar. ‘Nasıl oldu da bu kadar üye buldunuz’ diye soruyor, bunu hazmedemiyorlar. Bizim 18 bin üyemiz varken, Eğitim-Sen 160 bin, Türk Eğitim-Sen ise 140 bin üye yapmıştı. Biz bugünkü rakama 10 yılda ulaşmışken, onlar bir yılda ulaşmışlardı. Asıl sorgulanması gereken budur.”

Sendikacılığımız Diğerlerinden Çok Farklıdır

Kayseri’de 7 yıl sendikacılık yaptığını söyleyen Özer, “Gitmediğimiz ilçe ve köy kalmadı. Bütün her yeri köşe bucak gezip sendikamızı tanıttık. Bizim sendikacılık anlayışımız sadece ücret ve özlük haklarına yönelik değildir. Elbette bunlar da çok önemlidir. Ancak bizim için değerler daha önemlidir. Biz değerler sendikacılığı yapıyoruz. Bu yüzden bizim sendikacılığımız diğerlerinden çok farklıdır. Biz değerlerimize yabancı kalmadık. Kur’an-ı Kerim öğrenme yaşı 15’e çıkartılınca biz bunu kendi meselemiz edindik. Başörtüsü yasaklanınca ‘bu bizim meselemizdir’ dedik. Antidemokratik uygulamalara karşı çıktık. Bu yüzden 12 Eylül referandumuna ‘evet’ dedik. Milli Güvenlik Dersi’nin kaldırılması için mücadele ettik. Bu dersin ‘Milli Fişleme’ dersi olduğunu söyledik. Çünkü bu dersle, öğretmen ve öğrencilerin fişlenerek kontrol altında tutulması amaçlanıyordu. Kuruluş felsefemiz ne ise ona bağlı kaldık. Bu ülkede demokratik atılımlar yapılıyorsa, bunda Memur-Sen’in ve Eğitim-Bir-Sen’in katkısını kimse inkâr edemez” şeklinde konuştu.

 

Yerimizi Sağlamlaştırmak Zorundayız

Sendikacılığın zorluklarına değinen Özer, şöyle devam etti: “Bu sendika hepimizindir. Bu sendikanın küçülmeden, bölünmeden, büyüyerek gelişmesi gerekiyor. Ancak bizim küçülmemizi veya bölünmemizi isteyenler vardır. Çünkü biz bölünürsek veya küçülürsek Balyozcular bayram edecektir. 28 Şubat’ın beşli çetesini 2004 ve 2005 yıllarında tekrar oluşturmak isteyenler oldu. İlginçtir ama bu iş için bir sendikanın binasını kullandılar. O yüzden biz yerimizi daha sağlamlaştırmak ve yetkimizi daha da güçlendirmek zorundayız. Zorluklarımız yok mudur? Elbette vardır. Bu, öylesine zorlu bir yoldur ki, bu yolda hastalanmak, kaza geçirmek ve ölmek vardır. Her türlü zorluğa göğüs germek, yılmadan, usanmadan yolumuza devam etmek, doğru bildiğimiz yolda ilerlemek vardır. Biz bu zorlukları bilerek işe koyulduk.”

Ortalık Hep Güllük Gülistanlık Olmaz

“Sendikacılıkta her zaman ortam müsait, ortalık hep güllük gülistanlık olmaz” diyen Ahmet Özer, “Her istediğimiz gerçekleşmez. Zaten her istediğimiz olsa, attığımız her taş yerini bulsa sendikacılığa gerek kalmazdı. Sendikacılık zor zamanlarda tahammül edebilmektir. Kimsenin yapmadığını ya da yapamadığını, hatta yapmayı bile düşünemediğini yapabilmek ve düşünebilmektir. Büyük engellerle ve sıkıntılarla karşılaşılabilir. Aslında bazı engeller ve sıkıntılar fırsata dönüştürülebilir. Bizim engel veya sıkıntı zannettiğimiz şeyler bize yeni çözümler ve yeni kapılar açabilir. Her zorluğun bir çözümü vardır. Yeter ki biz bu çözüm yollarını arayalım ve uygulayalım” ifadelerini kullandı.

 

Kazanımlarımızı Sahiplenmeye Çalışıyorlar

‘Eşit işe, eşit ücret’ talebinde başarılı olduklarını ama başta öğretmenler ve öğretim elemanları olmak üzere bazı memurların kapsam dışında bırakıldığını kaydeden Özer, “Toplu sözleşme masasında son ana kadar öğretmen ve öğretim elemanlarına yapılan haksızlığı gidermek ve ek ödeme almak için mücadele ettik. Biz var gücümüzle ek ödemeye odaklanmışken, elde ettiğimiz diğer hakları, hiçbir dahli olmadığı halde başkaları kendi kazanımları imiş gibi sahiplenmeye çalıştı. Oysa o sendikaların toplu sözleşmede hiçbir hak ve yetkileri yoktu. Teklif bile getiremiyorlardı. Geçen yıllarda eğitim alanında uzun süre yetkiyi ellerinde bulundurmalarına rağmen kayda değer hiçbir kazanım elde edememişlerdi” diye konuştu.

Öğretmen ve öğretim elemanlarının ek ödeme mağduriyeti giderilinceye kadar mücadeleye devam edeceklerini ve ek ödemeyi birinci gündemleri yapmayı sürdüreceklerini söyleyen Özer, “Tıpkı 2012 yılı toplu sözleşmesinde birinci gündemimiz olacak deyip ‘ek ödeme yoksa imza yok, iş de yok’ dediğimiz gibi. Sendika olarak ek ödemeden sebeple mutabakatsızlıkla sonuçlanan ilk toplu sözleşmede eğitim hizmet kolunda 10 yılda çözülen toplam sorundan daha fazla problemi masada çözüme kavuşturduk. Kamu Personeli Danışma Kurulu’na sevk edilen ve Mart 2013’te çözüme kavuşacaklar dahil edildiğinde 25 sorun çözülmüş olacaktır. Yıllarca masaya oturup eğitim çalışanları adına kayda değer hiçbir başarı gösteremeyenlerin Eğitim-Bir-Sen’e karşı kara propagandaya başvurduklarını görüyoruz. Teşkilatımız bize karşı kara propaganda yapanların geçmişini iyi bilir. Eğitim çalışanlarının gerçekleri bilme hakkını sağlamalıyız. Kara propagandanın arka planını deşifre etmeliyiz” ifadelerini kullandı.

Yeni eğitim sistemine de değinen Ahmet Özer, “Bu değişim sırasında norm kadro gibi bazı sıkıntılar da yaşanmıştır. Biz sendika olarak Temmuz ayı ortalarında bir çalışma yapılması gerektiği önerisinde bulunmuştuk. Bu tavsiyeler dikkate alınsaydı çok az sıkıntı çıkacaktı. Bu sıkıntılar zamanla aşılacaktır. Bugün okullarda Kur’an-ı Kerim, Siyer ve Temel Dini Bilgiler gibi dersler okutuluyorsa, bunda Eğitim-Bir-Sen’in büyük katkısı olmuştur. Bunlar da ülkemiz için çok önemli kazanımlardır” değerlendirmesinde bulundu.

Kalkan: Kuruluş İlkelerimiz Doğrultusunda Hareket Ediyoruz

Kayseri Şube Başkanımız Aydın Kalkan, Kurucu Genel Başkanımız merhum Mehmet Akif İnan tarafından sendikamız kurulduğunda bazı ilke ve prensiplerin ortaya konulduğunu ifade ederek, “Biz bu ilke ve prensipler doğrultusunda hareket ediyor ve yetkimizi bu ilkeler doğrultusunda devam ettirmeye çalışıyoruz” dedi.

 

Özbay: İnsan Eksenli Bir Sendikayız

Bünyan İlçe Temsilcimiz Kadir Özbay ise, açılışta yaptığı selamlama konuşmasında ilçede yetkili olduklarını söyleyerek, insan eksenli bir sendika olduklarını, ideolojik yaklaşımlardan uzak durduklarını vurguladı. 

MEMUR-SEN
KONFEDERASYONU
EĞİTİMCİLER BİRLİĞİ
SENDİKASI
Zübeyde Hanım Mahallesi Sebze Bahçeleri Caddesi No:86
Altındağ - Ankara / TÜRKİYE
Tel : 0.312 231 23 06 Faks : 0.312 230 65 28
ebs@ebs.org.tr
Copyright © Eğitim Bir Sen